denizde boğulmak ilk anlarda korku ve panik sarar insanı daha sonra bir nefes hareketi ve bir rahatlama icinize su cekmişsinizdir anladıgınız anda bir panik daha ve bir nefes hareketi peşi sıra o andan sonra bilinc kaybı güzel bir uyku.
gazla boğulma ilk anlarda baş ağrısı mide bulantısı tatlı bir uyku ve mutlu son.
bir işkence ceşidi olan kendi bokunda boğulma yemek, yemek ve sıcmak sonucunda gelişen olay nasıl olacagını tahmin edemediğim icin yazamıyorum.
kaç kere aynı şeyi yaşarsın saatler saatleri kovlar her yasayısında sinirden öfkeden neye döndüğünü bilmeden zamanın akışını farkedemezsin bile. defalarca aynı hatayı kabullenirsin, susarsın hep. susturur senin onlara olan sevgin, kızgınlığını ama kendime hakim olacağım nasılsa diyerek bir yola daha girersin, yine anlaşılmaz karamsarlıklar seni oyalar.. susamazsın bu sefer bağırır çağırır, ani çıkışlarla her seferinde ne kadar canının yandığını anlatmaya çalışırsın sonra susarsın. bir an karşınadakinin seni anlamadığı üzerine üstelik seni kırmaya devam ettiğini sinir perdeni araladıkça farkedersin.. susmak hiç bir şeyi değiştirmez günlerce belki haftalarca ona susarsın o anlamaz.. işte kendini anlatamazsın! en çok anlatmak istediğin dilinin ucundan kelimelere dönüşse bile hala karşındaki aynı yerdedir.. sesizliğe yine özlem duyarsın ama "benim canım o." dediğin insanın her kelimesi bir el gibi sarılır boğazına her cümlesi nefessizliğin verdiği acı gibi git gide içindeki yaşamı alıp götürmesine benzer hızla mutluluğa dair de bir şey bırakmaz.. ellerinden sonra tüm vücudun üşümeye başlar her şey uzaklaşır biraz. iyice yüzeysel olduğunu hissetirir sana bu konuşma.
tanım: kendini ifade edememek su yutup da dibe batmaktan farksızdır. anlaşılamamak boğulmaktır.
ruyada gercekleştiginde kendinizi baskı altında hissettiginiz anlamına gelir. hele ki ruyada sizi opmek için zorla suyun altında tutan bir erkek arkadas yada kız arkadas goruyorsanız sorunun cevabını fazla aramanıza gerek kalmaz. **
Boğulma; Su altındayken suyu aspire ederek veya etmeksizin oluşan ölümdür. ölüm olmamışsa buna boğulayazma denir. yani ölmemişlere suda boğulmuş denmez boğulayazmış denir.
boğulayazma; Su altındayken suyu aspire ederek veya etmeksizin nefes alınamaması ve en azından geçici olarak hayatta kalınmasıdır.
her iki durumda enteresan olan şudur. suda boğulma vakalarında insanlar bazen nefessiz kalsa dahi hiç suyu ciğerlerine çekmeyebiliyor ve su olmadan nefeslerini tutarak boğuluyorlar.
Olaylar zinciri:
Ani suya dalma >> nefesin tutulması >> Apne >> panik >> hava açlığı >> nefes alma >> aspirasyon >> refleks bronkospazm >> hipoksi >> bilinçte bozulma >> Konvülziyon >> ÖLÜM
türkçeleştirirsek;
suya dalma >> nefesin tutulması >> nefes almanın durması >> hava açlığı >> istemli olarak nefes alma * >> suyu ciğerlere çekme >> refleks olarak suyu hisseden boğaz kendini kapatıyor >> vücutta oksijensizlik belirtileri >> bayılma >>ölüm
sağ kalım vücudun oksijensizliğe verdiği tepki ile ilgilidir. bu yüzden oksijensizliğe vücudun verdiği tepki ve oksijensiz kalınan süre ölümde belirleyici etken olmaktadır. mesela yeni doğan bir bebek veya bir sporcu veya hamile bir kadın vücuttaki hemoglobinlerin yapısından, sayısından dolayı oksijensiz kalmaya daha çok dayanabilir. ayrıca soğuk suda boğulmuşlar tekrar hayata dönme ihtimali yüksektir. çünkü vücut hücreleri düşük ısıda çalışmayı çok azalttıklarından oksijensizlik normalden daha az etkiler ve hücreler yaşamaya devam eder. akciğerlere çekilen suyun soğukluğu ile vücut ısısı ani düşüş yaptığından hücrelerin ölmesi uzun zaman alır. normal bir hücre 10 dakika içinde ölüyorken soğuk bir vücut içinde bu süre çok uzar. o yüzden kopan vücut parçaları veya organ naklinde organlar soğuk bir ortamda taşınır. soğuk suda boğulmuş bir kişi vücut sıcaklığı 30 dereceye gelene kadar canlandırma işlemleri(cpr) başlamış sayılmaz. kısaca anlayacağınız 30 derece altında vücut hücreleri kolayca ölmez.
akciğerlerde sıvı olması insanı direk öldürmez. yani boğulmuş hastaların akciğerlerindeki sıvıyı boşaltmak gereksiz bir ilkyardım metodudur.onunla uğraşılacak zamanda hastayı kaybedebilirsiniz. bu yüzden direk cpr(kardio pulmoner resüsitasyon) tercih edilir.
tatlı suda boğulanlarda vücutta sıvı miktarı arttığından kanda sodyum eksikliği ve kanın şekilli elemanları oran olarak azalmış görünürken tuzlu suda vücut içindeki suyu akciğerlerden kaybederek vücudun sıvı miktarı azalır. bu nedenle tedavi yöntemi farklıdır.
tatlı suda boğulma;
Hipotonik su absorbe edilir
Hemodilüsyon
Hiponatremi
Hemoliz
Hiperpotasemi
TUZLU SUDA BOĞULMA;
Alveollere pulmoner dolaşımdaki suyu çeker
Pulmoner ödem
Hemokonsantrasyon
Hipernatremi
boğulma ile ölüm sebebi uzun süre hipoksi yani oksijensiz kalmak iken,
boğulayazma ile ölüm sebebi yutulan suyun akciğerlerde sürfaktan hasarı yaparak oksijeni vücuda alamamaktır. ek olarak yukardaki tatlı ve tuzlu suda boğulma ile kan değişiklikleri de etkilidir.
tedavi; Mümkün olan en kısa zamanda ventilasyon, perfüzyon, oksijenasyon ve asit-baz dengesinin sağlanmasına yöneliktir. bunun için şunlar yapılır;
Hava yolunun açılması ve açıklığının sağlanması
Servikal vertebra stabilizasyonu
O2 (maske ile %100 O2, entübasyon)
Kardiyopulmoner resüsitasyon
Bronkodilatatör tedavi
Elektrolit dengesizliği düzeltilmeli
Hipotermik hastalar ısıtılmalı
not: soğuk suda(30 derece altındaki sular) boğulanlarda bir hastanede tamamen öldü deninceye kadar resüsitasyona devam edilmelidir.
--spoiler--
Kişi ilk anda büyük panik yaşıyor. Nefesini tutuyor. Ardından su ciğerlerine doldukça bir yanma ve yırtılma hissi duymaya başlıyor. Son olarak hissettiği şey ise sakinlik ve dinginlik oluyor. Oksijen alamadığı için bilinci kapanıyor, ardından ölüyor.
--spoiler--
allah kimseye vermesindir. kötüdür boğulmak. hele ki denizde boğulmak ya da boğulma tehlikesi geçirmek diyelim.
siz kendi çapınızda yüzmektesinizdir. daha da yeni yeni öğrendiğiniz için bir heves, kendinizi hep suyun boyunuzu geçtiği yerlerine sürüklersiniz. süpersinizdir. egolar tavandadır. biraz daha açığa biraz daha açığa diye kendi kendinizi motive de edersiniz. 8 yaş için büyük bir başarıdır. taa ki çok güzel yüzdüğünü iddia eden ve sizinle yarış yapmak isteyen koca kafalı kuzeniniz devreye girene kadar.
yarış başlar, biraz geçtikten sonra kuzen sizin yamacınıza doğru gelmeye başlar. ulan bu niye dibime giriyor ayakları sırtıma çarpıyor diye sinirlenirken size tutunduğunu fark edersiniz. ne oluyo şişşt filan demenize bile zaman kalmadan omuzlarınıza can havliyle bütün gücüyle tutunmuştur. artık siz suyun dibinde kendinizi üste çıkarabilme savaşı vermektesinizdir. omuzlarınızdaki ağır koca kafalı kuzeninizi tepiklemek de fayda etmemektedir. saniyeler geçtikçe ciğerlerinize dolan su miktarı arttıkça çabanız da azalmaktadır. şuur ise çoktan kaybolmaya başlamıştır. kimse görmüyor mu diye de içinizden geçmektedir.
oysa ki hiç bir şey sizin sandığınız gibi değildir. allahtan ki kafası büyük aklı küçük kuzeniniz size tutunurken bir yandan da imdat diye bağırmayı başarabilmektedir. bu nedenle sahilden size yardıma koşan insan sayısı da sahildeki şezlong sayısına eşittir.
Boğulmak benim hünerimdir
Yağmurlara uzak o topraklarda
De ki öldü bu adam
Halk diktatörlüğünün birinci yılında
Boğulmak benim hünerimdir
Su geçirmez şemsiyeler gibi kollarımı açıp da
Yeni geldim, kurundum, şöyle ne oldum
O mel'un yalnızlığın çorak sayfasında
Kendimi koşuya saldığım bir mevsimdir
Yağmur beni kovalar, ben yüzümü yıkarım
Kirliyim, arınmam, üç beş kadeh atarım
Üstüne de bir cigara yakardım, ben adam olsam
bana göre ölümlerin en kötü şeklidir. yanmayı falan kesinlikle sollar. ciğerlerin patladığını ve bunu insanın hissettiğini söylüyorlar. sanırım bundan olsa gerek.
korku ve panik ile çırpınırken ve etrafta kimse yoksa sizi ölüme terkedecek olan nefes alamama durumu. Oksijen yetersizliği ve basınç ile ciğerlerinizin patlayacak olması durumu. Ve hayata veda edeceğiniz en kötü ölüm çeşitlerindendir.
Nefes alıyorsunuz fakat o nefes alma ferahlığını hissedemiyorsunuz. içinizde tam böğrünüzde kocaman bir kütle var sanki. Nefesi en derine çekmeye çalışmanız nafile. O ağırlık oradan kalkmıyor.
Fiziki olarak, nefessiz kalma sonucu hayata gözlerinizi yummak.
Tanım bittiyse psikolojik olarak boğulmaya geçebilirim. Ki fiziksel boğulma anlıkken, psikolojik boğulma uzun zaman alır.
Her gün aynı şeyleri duymak, yapmak, hissetmek; aynı insanlarla aynı şeyleri paylaşmak boğulmaya sebep olabilir. Bunun yanında, hayatınızdaki birinin kendi bencilliği neticesinde sürekli sizden bir şeyler talep etmesi de boğulmanıza neden olabilir.
insan ilişkilerinde dikkat edilmesi gereken husus bu bence: kimseyi boğmamak. Kendiliğinden olan şeyler, planlanan şeylerden daha güzel, inanın. Akan sulara karşı yüzmenin bir mantığı yok. Su ile savaşmak yerine kendinizi suya bırakın. Göreceksiniz ki nefes alıyorsunuz.
Hepimizin hayatı boktan. Son nefesimize kadar da bir rutinde yaşayacağız. Ama bu süreçte ne kadar çok derin nefes alırsak o kadar iyi.
Bu entryi de boğulmadan yazılmış bir entryidir. Bir gün boğulursam anı olarak kalır.