bozulmak

entry7 galeri0
    7.
  1. duzgun olan bir seyin yamulmasi.

    oyle dusunmemek lazim. omo reklaminda kirlenmek guzeldir der. hayata karismak lazim, izlemek yerine.

    ama kadinlardan aldigim iki iltifat cok kiymetli benim icin:

    -7 yasindan 18 yasina kadar her yaz gittigim adalet bakanligi kampi antalya:
    bir hakime beni yolda cevirdi ve dedi ki:
    -yillardir seni izliyorum. hicbir erkekle muhattap olmuyorsun. hep cok cicisin. o kadar guzel ve akilli ve ahirbasli bir kizsin ki tebrik etmek istedim.

    -9 yasindan 18 yasina her yaz 3 ay gittigim yazlik saros:
    en ortada sahilde oturan teyze cagirdi:
    -ben bu yazlikta olan biten her seyi gorururum. sen yillardir sana gelen butun cikma tekliflerini reddediyorsun. bu yazligin en hanim hanimcik, en agirbasli guzeli sensin.

    sonra mi?
    bozulduk.
    1 ...
  2. 6.
  3. bozulabilme imkanı varsa bir şeyin, düzgünlüğü vardır demektir.
    0 ...
  4. 5.
  5. Kadınların yapamadığı şeytana, kadınlar yüzünden oyuncak olmak. Yani kadınlara oyuncak olmak. Zordur bozulmamak.
    0 ...
  6. 4.
  7. bir şeyin stabil durumundan saçma sapan verim alınamayan bir duruma gelmesi. açık ve net.

    (bkz: gelmek)
    1 ...
  8. 3.
  9. kimi zaman kırıcı olabilecek kelimedir. iki arkadaş arasında dargınlığa sebebiyet verecek bir muhabetten sonra;

    - bozuldun mu?
    - hayır ya.
    - o zaman koyayım da bozul.
    0 ...
  10. 2.
  11. birinin laf sokması
    birinin ayar vermesi
    0 ...
  12. 1.
  13. -kullanılan bir eşyanın çalışmaması, arızalanması durumu.
    -kötü duruma düşüp, hayal kırıklığına uğramak.
    -bakirelik ve bakirlik kaybı.
    -taze bir şeyin bayatlaması, çürümesi, tazeliğini yitirmesi.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük