kusurlu ve hileli mal satarak ticaret yapan arsızların liste olarak afişe edilmesinin ardından, hiç bir şirketin suçlamaları kabul etmeyerek ve özür dilemeyerek, tüm alıcıları zan altında bıraktıkları söylemleridir. Bu şirketlerin: "biz bunlara gerçek vitamin vermedik ki, nasıl bu kadar zeki olabilirler?" şeklinde düşünme gafletine düştüklerini de gösterir. Ayrıca gerçek ahlak; seni kontrol eden hiç bir mekanizma yokken bile doğru olanı yapabilme vicdanını gerektirir. Sırf korkudan dolayı doğru iş yaptığı tespit edilenler, para kazandığı alandan hemen ihraç edilirse, bence her şey daha hızlı çözülür. Diğer türlüsünde, bu vicdan yoksunlarının üç kağıtçılığın daha kreatif yolları deneyecekleri kesindir ve bu aslında çözümsüzlüktür.
