izmir'imi özleme sebeplerimden sadece biri. izmirli'yseniz kahvaltıda ne yesem diye düşünmenize hiç gerek yok zira bunlardan bir kaç tane, çay ve tercihe bağlı olarak haşlanmış yumurta işinizi fazlasıyla görür.
bir kaç gün önce izmir'de sıcak sıcak yerken, şimdiyse sardığınız poşetten çıkartıp başka bir şehirde yiyorsanız boğazınızda düğümlenenen, gözlerinizi yaşartan, düpedüz izmir kokan börek..
özkanlar migros un önünden her hafta sonu 3-5 tane alıp, eve gidene kadar (bilgi dersanesine ve danacı ya yakın) tükettiğim ve ev arkadaşımın ''noldu lan boyozlara demesiyle birlikte'' aniden '' gene mi'' diye bağırdığı, şahane yiyecek.
benim gibi 9 sene izmir de kalıp sonra ankara köyü ne gelenler için artık lüks olmuştur. allah aşkına o özkanlarda oturan yazar kardeş, bu hafta sonu benim için de bitane götür. olur mu?
aslında nefret etmem gereken tadına doyulmaz izmir'e has bi çeşit böörek. gece yemesi ayrı bi hoş olur. Özkanlar migrosa saat 12de fırından taze gelen bu göbek yapıcıları, yanında boyozcu hüseyin abinin taze demlediği çay ile 5-6 adet yenir. eğer boyoz sıcak ve az yağlı ise ve dahi muhabbet edecek bir dostunuz varsa bu rakam 10-12ye çıkabilir. dikkat edilmesi gereken husus bu saatte yedikten sonra hemen yatılmaması. yoksa çok sağlam bir göbek yapıyor. unutmadan bide yanında yumurta da olmalı. ki bunu hüseyin abimiz getiriyor.
olsa da yesek be gecenin 2 sinde.. yemeyenlerin çok şey kaçırdığını düşündüğüm izmirimin en güzel şeylerinden biri.. [kızlarıyla beraber tabii] eğer yolunuz düşerse buralara, mutlaka bi tadına bakın.. vallahi canım çekti ha.. sabahlayıp fırına gitmeyi düşünüyorum.. *
üçgen peynir ve plastik bardakta çay ile çok iyi giden, insanı zevkten zevke sürükleyen izmir ürünü. inanılmaz kendine has bir tadı vardır. yemeyenlere şiddetle tavsiye edilir.
izmirli arkadaşlardan methini çok duyduğum, bu sabaha kadar tatmamış olduğum bir şey. bir şey diyorum zira tanımlamak için kelimelerim kifayetsiz kalıyor ne söylesem eksik sanki halbuki kendisi de eksik zaten, hamurdan başka bir şey yok ama çok lezzetli. dün itibariyle sipariş verdiğimiz boyoz, taş fırının sıcak bağrından kopup, varanın soğuk koltuklarında sürdürdüğü 8 saatlik yolculuktan sonra elimize daha doğrusu midemize ulaştı, çok mutluyuz, bakın sırıtıyoruz. *
500 yıllık mazisi olan bir yahudi hamurişi-si olduğunu öğrenmiştim - arkadaşlar da belitmişler zaten.
hevesle ilk ısırığı aldıktan sonra, çatır çutur dökülüşünü görünce, pek de lezzetli bulmayınca, 500 yıldır devasa depolarda saklanmış bir yiyecek mi olduğu, bundan dolayı mı bu kadar bayatımsı olduğunu sorguladım kendi içimde.
ancak izmirliler çok seviyorlar, laf ettirmiyorlar.
izmirli olan fakat izmir dışında yaşayan herkesin özlediği ve mutlaka uğruna 'buraya boyozcu açacağım ve çok para kazanacağım' cümlesini kurduğu sanat eseri.
sokaklarda haşlanmış yumurta satılmasına sebep veren, izmir e yeni gelenler için haşlanmış olduğu anlaşılmayan ve köpüklerde duran yumurtalara saf saf bakmaya sebebiyet veren hamur işi.
boyoz izmirlinin kaderidir. gece dahi olsa alınır. yanında yumurta ve çay olursa orgazmik hazlar veremese dahi şehirli kişiliğinize inat edercesine doğal olana duyduğunuz özleminizi ortaya çıkartır. boyoz izmir'in kızları gibidir. içi boş görünür. ama tadına doyum olmaz.
Temeli ispanyol yahudilerine dayanan, ispanyolca'da "bollos" yazılan ama "boyos" okunup, bohça anlamına gelen yiyecek. izmir'de tahinlisini yapan yerler de aranırsa bulunur.
musevilerin kültürümüze kattıkları güzelliklerin başında gelen lezzettir. izmir'in her köşesinde satılan ve herkes tarafından bilinen ve sevilen boyoz aslında istanbul pastanelerinde sıklıkla yapılmaktadır. Genellikle gayrimüslim pastahanelerinde bulabileceğiniz boyoz'un bir adı da börekitas'dır.