kesme deyeydim gıyma deyeydim açeydim kollerimi iki yana
beniiim yüzüümdeeeeeen
saçlarını kesmiş bu yazar insanı. gözlük de alacakmış, entelliğine entellik katacakmış. kendisini yakında dar kot, çerçevesiz gözlük ve topsakalı ile umut sarıkaya karikatürlerinde göreceğiz. yurt-kur çarşafı kokusu ile geçecek sahnelerden. naaaalet.
saçlarını mı kestirmiş oha niye kıydın niye ettin güzelim saçlara, canın sağolsun ama. boslukta suzulen bir numara. on numara. salla salla vur duvara. o bir kral. o bir reis. o bir boss. ama saçları kestirmemeli onlar çok güzeldir.
ayrıca mahallene gelicem ve bütün saçına laf atanların hepsinin o kafataslarını duvara vurup çatlatıcam. Açılan yarığın içine dinamit lokumu sokup patlatıcam. Boşlukta süzülen'i çekemeyen her mahalle sakinlerinin karınlarına kırık cam parçası saplıcam. Yoldan saptırıcam. sonra Üzerime gelen her mahalle sakini ve güvenliğini dikenli telle ikiye bölüp kendi kendine dans ettiricem.
korksunlar benden, Nefret etsinler, bende nefret ediyorum artık öyle insanlardan. seni kesen berberide, uçak benzini dolu bir küvette boğup bilincini kaybetmeden önce içinde saç kurutma makinesiyle kızartıp yanıklarını ekmek bıçağıyla delik deşik edip hava kaçırdığı her bir deliği yanan mumla tıkıycam.
berberi; diliyle araba çeken, kulağıyla kamyon iten, dişiyle ve burnunun ucuyla uçak kaldıran, penisiyle helikopter fırlatan bulgar abilerden olduğu için yanlış kesim bile olsa ''ooo çok güzel olmuş abi, süpersin sen'' demek zorunda kalan süzülen.
yarın, sonu gelmeyen teslimlere ve final haftası olmasına rağmen her şeyi bir kenara bırakıp iron maiden uğruna istiklale akacak, balkondan olayı anlamadan kaşık ve tencere kapaklarıyla tempo tutan teyzelere el sallayacak, yoldan geçip uzun uzun bakan ve mevzuyu anlamaya çalışan amcalara durumu izah edecek, kaldırımda ağlayarak oturan emolara iki tokat patlatıp grubun arasına alarak, zorla bruce dickinson diye bağırttırıp rahatlayacak yazar.
çaylak olmasına kendisi gibi çok üzüldüğümüz ve kendisi gibi neden çaylak oldu? yanıtına cevap veremediğimiz, yazmayı, çizmeyi seven insan. geri dönmezse isyanım var.
yapmayın etmeyin gözünüzü seveyim, gözüm gibi sevdiğim gözünüzü beğendiğim moderasyon. kaybetmeyin güzelim yaratıcıi tutkulu, yakışıklı yazarı. geri dönmezse isyanım var.
istediğinde çok iyi çaylak olabilen yazar. ayrıca zihuatanejo yerine zeki müren in çok sevdiği, iklimine bayıldığı honululu adasına giderek ''alkışlarla yaşıyorum'' şarksını belediye hoparlöründen tüm halka söylemiş süzülen. ***
final etkisi nedeniyle 49 saat 36 dakikadır uyumamış ve hala bu etkinin altında olan süzülen. o değilde 5 yıl önce bu kadar uykusuz kalabilsem dokun bana ya katılıp araba alırdım be hafız. ayrıca mesaj kutusunu her parıldadığında kontrol eder ama sözlerini yerine getirmediği olmuştur. *
kalemi sağlam, kişiliği sağlam bir dost yazar. aydınlanma dönemine hizmet eden dedelerin torunu olmasının ona ayrı bir gurur ve farklılık vermesi insanı kıskandıran nitelikte. ne mutlu çocuk sana, ne mutlu.
kanepelerin altında farklı oyuncaklar arayan, tesadüfen çoraplarını bulan, o veya bu sebepten midir bilmiyorum ama hayatın içine yol alan duygusal bir adam.
günlerdir bitirebilmek için götünü yırttığı, yemeden içmeden kesildiği, kafasını dağıttığı sözlükten bile uzak kaldığı yarışmanın sonucunu merakla bekleyen yazar. vallahi en kötü mansiyon vermezlerse bütün jüriyi s.kerim. posta gazetesi 3. sayfasından yazarım artık.