sorumsuzluk gibi görünüyor, dahası borç aldığın adamın parasını yeniden biriktirip vermen gerekiyor, dahası eğlence dediğin şeyin havası çoktan sönmüş olduğu için geriye sadece çok acı bir pişmanlık kalıyor. tüm bunlar vicdan muhasebesini bilen insanlar için geçerli. düşünsenize, borç aldığınız insan size kıyamayıp borcunu geri isteyemiyor olabilir. belki üstelik çok sıkışık bir durumdadır, ne bileyim, o gün ekmek alacak parası yoktur belki, belki çoluğu çocuğu, eşi hastaneye gidecektir. cenazesi vardır, kendi ödemesi vardır. mühim bir ihtiyacı için nakde ihtiyacı vardır. sizde alacağı vardır ama durumunuzu düşünerek istememiştir/isteyememiştir. siz ise eğlenmeye gidip bi' güzel harcamışsınızdır borcunuzu kapatacağınız o nakdi. tamam, siz de insansınız, sizin de biraz eğlenmeye hakkınız var. belki kırk yılın başı yaptınız bunu ya da mecbur bırakıldınız. gitmek zorundaydınız vs. yine de ikilem, vicdanıyla başbaşa kalanlar için ne kadar kötü. en kötüsü borçlu olmak.
