Ne oldu biliyor musunuz? Maaşı yetmediği için akü işi filan yapan bir arkadaşım vardı. Tüp istediğinde "para almayın" derdim, darda olurdu Allah dara sokmasın, işte birtakım binler.
Yıllar geçti, yolunu tutan tuttu. Milyonlarla oynuyor, geçen denemek amaçlı 5 bin yollasana dedim. 3 gün mesajım okunmadı.
Ben, hiçbir arkadaşıma borç vermedim. Bölüştüm zamanında.
Arkadaşım dedim de, eskiden arkadaşım.
kimsenin düşmek istemeyeceği bir durum. kişi eğer borç istiyorsa bu gerçekten ihtiyacı olduğu içindir. ve alacaklı olacağın halde isteyen kişiye borç vermek dilenciye para vermekten daha güzel ve huzurludur.
90'lı yıllarda babamla el ele tutuşmuş eve giderken aramızda geçen bir diyalog.
-baba nereye gidiyoruz?
+eve oğlum.
-evimiz bu tarafta ama
+bugünlük burdan gidelim
-niye
+çünkü kadir amcanda biraz alacağım var bizi görüp utanmasın.
uzun uzun düşünmeme rağmen dediklerinden hiç bir şey anlamamıştım. şimdilerde aklıma geldiğinde gözlerim dolar. bu nasıl vefa örneği? bu nasıl bir dostluk hiç anlamam.
neyse az önce telefonum çaldı arkadaşımdı arayan ve kendisine defalarca borç verip bahsini bile etmediğim sözde arkadaş. kısa bir süre önce ortak bir arkadaşımıza bir miktar borç vermiş henüz ödemediği için de oldukça sinirli...
-alo tkk, napıyon?
+iyi kardeş sende?
-nolsun ya. ne dicem, olum bu suat parayı vermedi napcaz
+sağlam çocuktur sıkıntı olmaz
-ben anlamam aga acil para lazım
+bir kaç gün daha dur çıkışmamıştır
-yok abi bekleyemem gider evinden eşyalarını toplarım
+manyak mısın lan o nasıl konuşmak
-parayı alınca iyi amk
+tmm sonra konuşuruz kapatmam lazım
nedir bizi bu kadar para canlısı yapan?
dostluğu arkadaşlığı hep 2. 3. planda bırakan?
üzülüyor insan, geçmişi özlüyor.
yazık.
23 yıllık hayatımda daha kimseden yapmadığım ve bugün yapmak zorunda kalacağımdır.babam paramı yatırmamış.
tabi önce babamı aradım şehir dışındaymış.internet bankacılıgı olan bi arkadaşı varsa ordan yatırcakmış yoksa yatırmayacakmış.yarın elektriğin son günü ve elektriği kesecekler.bu yuzdendir ki bugun halletmem lazım para mevzunu.babam akşama kadar yatırmamış olursa maddi durumu iyi olan ve her fırsatta her anlamda bana yardımcı olabilcek arkadaşımdan isticem ama konuyu dahi nasıl açacağımı bilmiyorum.
çok zordur. jilet kesiğine limon kolonyası döküp "acımadı ki" demek gibidir. isteyen taraf olunca, kuyruğu dik tutmaya çalışmak gibi bir durum da olmaz. ezilirsin, un ufak olursun. aklından geçenleri söyleyebilsen keşke, söyleyemezsin zira laf kalabalığı yaptığının düşünülmesinden korkarsın.
hele bir de çıkış yolları kapanmışsa ezelden, söylenecek en ufak bir cümle bile akıtır gözyaşlarını. ağlayamazsın tabi karşısında. daha fazla ezilip yok olmaya ne hacet. kuyruğu yine de dik tutmak gerek. başka zaman olsa bacağına sıçsalar kırılmazsın ama mevzu borç olunca hamile göbeği gibi olur ruhun. gerilir, her an çatlayacak kadar hassaslaşır.
haline ağlarsın ve bilirsin ki, hayatın boyunca hiçbir koşulda bu kadar acımayacaksın kendine. siktir edersin sonra da, ölümden öte köy mü vardır dünyada.