ülkelerin siyasetini belirleyen olgu. bir ülkede borsa varsa ve borsadaki paranın %80i yabancılara aitse sen o ülkeden düzgün bir yönetim beklemeyeceksin. ay borsa düşer girmeyelim, ay borsa sallanır konuşmayalım laflarını duymamızı sağlamıştır. ha bir de borsadan korkmayıp, gerektiğinde anayasayı başbakana fırlatan cumhurbaşkanlarımız da oldu elbette; ama kör eleştirilere maruz kaldılar.
Tüccarların ve nihai tüketicilerin bir araya gelip emtia fiyatının oluştuğu alışverişlerin yapıldığı yer borsadır. Türkiye'de üç çeşit borsa vardır;
1- Menkul kıymet borsaları: Değerli kağıtların hisse senetleri, tahvil, altın, gümüş vb. değerli madenlerin alınıp satıldığı fiyatın alıcı ve satıcı tarafından arz talep yöntemiyle oluştuğu devlet kontrolünde olan yer.
2- Emtia borsası: Tahıl ürünlerinin arpa, buğday, darı vb. fiyatının alıcı ve satıcı tarafından arz talep yöntemiyle oluşup alınıp satıldığı yer.
3- Canlı hayvan borsası: Alıcının ve satıcının buluşup hayvan fiyatlarının oluştuğu ve ticaretinin yapıldığı mekan.
borsa genel anlamıyla kurumsallaşmış piyasa demektir. tarihi alışverişin tarihine yakındır, 1200lerdeki hatta 300lerdeki köy pazarlarının evrilmiş halidir. (doğru bir tanımlama için günümüzdeki yaygın kullanım anlamını, finansal enstürman borsalarını bir an için unutmak gerek.)
türkiyenin hali hazırda pek çok il ve ilçesinde, (atıyorum) yumurta, et ve buğday borsaları mevcuttur. yumurta üreticisi ile tüccarı-satıcısının bir araya gelmelerini ve güvenli bir şekilde ticaretlerini yapmasını sağlar. bu tarz kurumsal yapıların olmadığı bir ortamda üreticinin pazara ulaşma maliyeti artacak, ve üretim kararını etkileyecek bir belirsizlik oluşacaktır. bir un fabrikası, bahsedilen borsalara gidip bir buğday çiftçisinin 3 yıllık ürününü şimdiden satın alabilir. böyle bir işlem, hem çiftçinin hem fabrikanın belirsizlik risklerini azaltacağı için ideal piyasaya ulaşma yolunda büyük bir artı puandır.
borsalar, özel mülkiyete dayalı toplumlar için vazgeçilmez bir öneme sahiptir.
etiyopya, son on-onbeş yıl içine birkaç kez açlık ile karşılaşmış ve bu sebeple insanlarını kaybetmiş bir ülke. işin trajik yönü, açlık yaşandığı dönemlerin çoğunda ülkenin toplamında fazla yiyecek stoğu bulunması. yani pratikte kendi besin ihtiyacını üretebilen bir toplum, yemeğin tarladan sofraya ulaşmasını sağlayan mekanizmaların eksikliği sebebiyle, çocuklarını kaybedebiliyor.
Bir zamanlar köyün birine bir adam gelmiş ve tanesi 10 $'dan maymun alacağını söylemiş. Köyde çok maymun olduğu için köylüler sevinçle ormana koşup maymunları yakalamaya başlamışlar.Adam,binlerce maymunu 10'$ dan satın alınca ortalıkta maymunlar azalmış,yakalaması zorlaşmış.Köylüler tam maymun yakalamaktan vazgeçecekken adam tanesine 20 $ vereceğini söylemiş.Tekrar heveslenen köylüler tekrar maymunları yakalamaya başlamışlar.Bir süre sonra adam da fiyatı 25 $'a çıkarmış.Ancak bırak yakalamayı, maymuna rastlamak bile çok zorlaşmış.Bunun üzerine adam fiyatı 50 $'a çıkardığını,ancak kendisinin işi olduğu için şehre gitmesi gerektiğini,yardımcısının onun yerine alım yapacağını söylemiş.O yokken yardımcısı köylülere demiş ki; 'Şu büyük kafesteki maymunlar var ya ben onların tamamını size tanesi 35'$ dan satayım,siz de adam gelince ona 50 $ dan satarsınız.' Köylüler bütün birikimlerini bir araya toplayarak bütün maymunları satın almışlar, sonra ne adamı ne de yardımcısını bir daha gören olmamış.Şimdi borsanın nasıl çalıştığı hakkında biraz bilgi sahibi olmuşsunuzdur.Yabancı sermayenin borsada cirit atmasından memnun olan zavallılara hitaben...
Adamın birisi yardımcısıyla birlikte bir köye gitmiş ve köylülere maymun satın almak istediğini söylemiş. Köyde çok maymun olduğu için köylüler sevinçle ormana koşup maymunları yakalamaya başlamışlar. Adam, binlerce maymunu 10$'dan satın alınca ortalıkta maymunlar azalmış, yakalaması zorlaşmış.
Köylüler tam maymun yakalamaktan vazgeçecekken, adam tanesine 20$ vereceğini söylemiş. Tekrar heveslenen köylüler yeniden maymunları yakalamaya başlamışlar.
Bir süre sonra da fiyatı 25$ a çıkarmış. Ancak bırak yakalamayı, maymuna rastlamak bile çok zorlaşmış. Bunun üzerine adam fiyatı 50$ a çıkardığını, ancak kendisinin işi olduğu için şehre gitmesi gerektiğini, yardımcısının onun yerine alım yapacağını söylemiş.
O yokken yardımcısı köylülere 'Şu büyük kafesteki maymunlar var ya ben onların tamamını size tanesi 35$'dan satayım, siz de adam gelince ona 50$ dan satarsınız' demiş.
Köylüler tüm birikimlerini bir araya toplayarak bütün maymunları satın almışlar. Sonra ne adamı, ne de yardımcısını bir daha gören olmamış.
Şimdi borsanın nasıl çalıştığı hakkında biraz bilgi sahibi olmuşsunuzdur.
uluslararası sermayenin ülkelerin ekonomisini kontrol etmek için kullandığı aygıttır. sermayenin istediği yapılmazsa bu aygıt iktidar da düşürür, kriz de yaratır. sadece o sermayenin bir anda borsadan parasını çekmesine bakar olay. ani satışlar şirketlerin değerini düşürür, kaos ortamı yaratır, dolayısıyla rahatlıkla ağzımıza sıçar..
sermaye kontrol altına almak istediği ülkeye ilk iş olarak borsa'yı dayatır. (bkz: çin) (bkz: türkiye) istediği iktidar başta olduğu sürece içeri para girişi yapar. bunu da sevabına yapmaz. içerdeki parasıyla büyük kar eder. daha sonra tehdit mekanizması işlemeye başlar. dayattıkları yasa çıkmadığı zaman (akp'ye dava açılması) satış yaparlar -ve ilk satanlar olacaklarından en karlı satışı yaparlar- ve küçük çapta bir kriz üretirler. istedikleri hareket olduğu sürece (akp'nin kapatılmaması) alım yapılır -ve yine ilk alımı yapacaklarından en ucuza çıkmaktadırlar- değer yükseltirler.
örneğin istedikleri iktidar gittiği zaman -ki nadiren olur bu- cezalandırma mekanizmasını başlatır, enflasyonu hoplatır, kriz üretir ve o iktidarı derhal rezil ederler.
kapitalizm krizlere gebe değildir de nedir be güzel kardeşim?
köylü ahmet ağa, eşeğini satmaya karar vermiş.
kıymeti taş çatlasa 50 milyon lira etmeyen eşek için pazarlık payı da ekleyerek 100 milyon lira fiyat koymuş.
komşu köyden acilen eşşeğe ihtiyacı olan mehmet ağa 100 milyon ödeyip eşşeği pazarlıksız satın almış.
köylü ahmet eşşeğini satmış ama akşam da gözüne bir türlü uyku girmemiş...
gece boyunca düşünüp, durmuş.
'mehmet ağa 50 milyon liralık eşeğe niye 100 milyon lira verdi ?'!!!!!... diye.
içi rahat etmeyince ertesi gün eş eğini geri almay a karar vermiş.
pazara gitmiş mehmet ağayı bulmaya ama, bir de ne görsün eşşek 200 milyon liradan satışa çikarilmis...
iyice sıkıntı basmış ve kesin karar vermiş, geri alacak eşeğini...
200 milyon lira pazarlıksız ödeyip geri almış (.).
aynı olay bu defa mehmet ağa'nın başina gelmiş, o da uyuyamamış.
'allah allah... ahmet niye 100 milyona sattığı eşşeği 200 milyona geri aldı???var bu işin içinde bir iş...' diye gece boyunca düşünüp, durmuş.
o da ertesi gün eşşeği geri almaya karar vermiş ahmet ağa ile anlaşip 400 milyon lira vererek geri almış eşeği...
bu alışveriş her gün fiyat arta arta devam etmiş...
bir kaç gün sonra pazara bir başka köyden hüseyin gelmiş.
hüseyin pazardaki kalabalığın arasına dalı nca bir de ne görsün ;
'al, al, al, sat, sat, sat' bağrışmaları arasında bir yaşlı eşek
ve 1.000.000.000 tl satış fiyatı!!!...
yanındakine sormuş, 'hemşerim, nedir bu iş???? bu yaşlı eşek 1 milyar lira eder mi yahu??!!'
adam hemen yanıtlamış;
'valla grafikler ortada, bu eşeğin fiyatı bir haftada 50 milyon
liradan başladı, 950 milyon liraya geldi.
şöyle bir teknik analizine bakarsan görürsün.
eşşeğin fiyatı 1 milyardaki direncini bi kırarsa, 1.5 milyara kadar yolu var..
değişik bir alım satım işidir. oynadığın kağıt yükseldiğinde daha da yükseleceğine inanmıyorsan satarsın ve ''kesin bu yükselir'' dediğin başka bir kağıt üzerine oynarsın. derken derken paran çoğalır.
fakat bu borsa oynama işi insan hayatını tamamen değiştiren bir olaydır.
hiç unutmuyorum annemin emekli maaşıyla babamgil borsa oynamıştı. bütün hayatımız değişti. daha el kadar bebeydikte televizyonun txt menüsünden borsayı takip ederdik.
hiç unutmuyorum bir keresinde ''babaaaaaaaaaaaa alkoy yükseldi ama bizim kağıtlar düştü'' gibi bir cümle eşliğinde babamı aramıştım.
bok gibi para kazanmıştık o zamanlar. sonra amcama verdik sermaye yapsın diye parayı, batırdı şerefsiz.
borsa işte böyle bir şey...
Bir zamanlar köyün birine bir adam gelmiş ve tanesi 10$ dan maymun alacağını söylemiş.
Köyde çok maymun olduğu için köylüler sevinçle ormana koşup maymunları yakalamaya başlamışlar. Adam, binlerce maymunu 10$ dan satın alınca ortalıkta maymunlar azalmış, yakalaması zorlaşmış. Köylüler tam maymun yakalamaktan vazgeçecekken adam tanesine 20$ vereceğini söylemiş.Tekrar heveslenen köylüler tekrar maymunları yakalamaya başlamışlar.
Bir süre sonra da fiyatı 25$a çıkarmış. Ancak bırak yakalamayı, maymuna rastlamak bile çok zorlaşmış. Bunun üzerine adam fiyatı 50$ a çıkardığını, ancak kendisinin işi olduğu için şehre gitmesi gerektiğini, yardımcısının onun yerine alım yapacağını söylemiş.
O yokken yardımcısı köylülere demiş ki; şu büyük kafesteki maymunlar var ya ben onların tamamını size tanesi 35$ dan satayım, siz de adam gelince ona 50$ dan satarsınız.
Köylüler bütün birikimlerini bir araya toplayarak bütün maymunları satın almışlar.
Sonra ne adamı ne de yardımcısını bir daha gören olmamış.
borsa acemilerin battığı işi bilen bazılarının kopek balıklarının yanında gezerek onlardan kalanlarla kendini tatmin ettiği yer.oynamak isteyenlere yardımcı olunur.
(buradaki tavsiyeler sadece tavsiye niteliğinde olup sorumluluk yoktur ;) )
biraz da akıllılık isteyen kazanç kaynağı. söylemek istediklerimi şöyle açıklayayım. bayram yaklaşıyor, bu demektir ki şeker ve et üzerine olan ilgi artacak. bu reklamını iyi yapan şeker firmaları için kazanç demektir. eger yamulmuyorsam her bayram zamanı bu tür şirketler kar açıklıyor.
60.000 endeksi bulması beklenmekte.Son bir ayda yatırımcıya iyi para kazandırdı.Ama risk almayı sevenlere forex piyasalarıda onerebilirim,zira orda piyasa yeni yeni kendini bulmakta.