lana del rey'in hem başarılı albümü hem de albüme adını veren başarılı şarkısı.
"o başparmağı o boyuna nasıl sürüyorsun öyle ey lana ? öyle etkileyici ölüm çağrısı mı olur ?" diye malum sahneyi geri sarıp sarıp izleten klibi de var.
"choose your last words, this is the last time.
cause you and i, we were born to die "
şarkıyı kaç bin defa dinledim bilmiyorum ama klibini ilk defa dikkatli izledim.
etkileyici bir klip olduğu kesin, adım adım ölüme giden bir aşk anlatılıyor. klibin başında lana aydınlık bir klisedeyken (aşkın başlarının umut ve ışık dolu tabi) sonlara doğru klise kararıyor ve lana'yı bu kez bedeni paramparça bir şekilde sevgilisinin kollarında buluyoruz. klibin ortasında lana'nın sevgilisiyle yattığı yatak muhtemelen lana'nın tabutunu simgeliyor. ölümünün sevgilisinin elinden olduğunu anlatmak için çocuk ilk sahnede onu okşayıp severken ikinci sahnede kolunu kızın boynuna doluyor. klise kararınca (aşk bitince) lana ışığa yürüyor, * devamında da işte arkada ateşler yanıyor falan. * klibin başında bindikleri araba aşklarının ta kendisini simgeliyor, sonra o arabaya binip üzgün bir suratla yola devam etmeleri gitmeleri de bu aşkın onları yavaş yavaş ölüme götürdüğünü simgeliyor.
bunlar benim yorumlamam tabi, eminim arada bir sürü detay vardır. o değil de bu nasıl bir şarkı, bu nasıl klip üstünde tez yazıcak kıvama geldim.
hadi hep beraber söyleyelim::
come and take a walk on the wild side
let me kiss you hard in the pouring rain
you like your girls insane
don't make me sad, don't make me cry
sometimes love is not enough and the road gets tough
i don't know why.
o kadın o dudaklar ile hangi şarkıyı söylese bana 'seni istiyorum bebeğimm' diye fısıldıyormuş gibi geliyor.
ayrıca http://fizy.com/#s/3wndr7 şarkısı da on numaradır.
saçma sapan $arkıdır. dinleyen ibnedir; sadece $arkının isminin ağırlığını tatmak için dinlenir. o ağırlık için önerilecek $arkı: (bkz: death to birth)
aylardır dinlemeden duramadığım şarkı, hep yaptığım gibi bıkana kadar dinleyip sonra peşini bırakırım sanıyordum ama bırakın dinlemeyi bırakmayı, dışarda yürürken bile söylüyorum devamlı olarak. sadece müzikal olarak değili aynı zaman da sözleriyle ve lana'nın söyleyiş tarzıyla da kendisine kitliyor insanı bu şarkı. özellikle
"can you make it feel like home, if i tell you you're mine"
kısmı o kadar sade duyguların kelimelere dökülmüş hali ki duygulandırıyor insanı ve tabi lana'nın güzel yorumuyla ve klibindeki, gözleri dolmuşta gözlerini sizden kaçırıyormuşçasına takındığı tavırla aklımdan gitmeyen bir
"sometimes love is not enough and the road gets tough
i don't know why"
kısmı var tabi. unutmadan
"lost but now i am found,
i can see but once i was blind.
i was so confused as a little child,
tried to take what i could get
scared that i couldn't find.
all the answers, honey."
kısmıyla ise felsefe de yaparız demişler lana ve justin parker.
"come and take a walk on the wild side
let me kiss you hard in the pouring rain
you like your girls insane
choose your last words
this is the last time
cause you and i, we were born to die"
kısmıyla da son noktayı koyuyorlar zaten. Gerçekten sözü, müziği, derlemesi ve lana'nın sesi ve tarzıyla birleştirince olmuş denen bir şarkı. Albümde fena olmayan başka şarkıları da var. genel olarak bir born to die değiller tabi ama gayet hoş bir albüm.
lana del rey 'in inanılmaz güzel şarkısıdır. albümü de adını verdiğinden açılışta bu şarkı nasıl bir albüme giriş yaptığınızı size fazlasıyla hatırlatır.
o nasıl bir sestir. tarzı düşüncelere yol açan şarkı, kaç gündür bıkmadan dinliyorum art arda. kadının sesi kadar fiziği de güzel, ama o ses inanılmaz bir rahatlama veriyor insana. içim geçiyor dinledikçe.
--spoiler--
don't make me sad, don't make me cry
sometimes love is not enough and the road gets tough
i don't know why
keep making me laugh,
let's go get high
the road is long, we carry on
try to have fun in the meantime
--spoiler--
kısmı şahane olan çok güzel bir lana del rey şarkısı.
bi video games ya da born to die'dan ibaret olmayan albüm. bütün şarkıları nefistir, arka arkaya dinlemeliktir. lana del rey'in muhteşem sesiyle olduğundan daha anlamlı hale gelir şarkılar. özellikle off to the races i tavsiye ederim sırf nakaratı için bile tekrar tekrar dinlersiniz.