boraltan köprüsü olayının esası nedir bilmiyorum . ancak 1943 - 1944
yılları arasında sovyet sınırını geçerek türkiyeye sığınan ahıskalı , azerbaycanlı
türklerin sovyetlere iade edildiğini bölgede görev yapmış subay akrabalarımdan
duyardım . bu konu hakkında fazla konuşmak istemezlerdi .
sağolsun tengir budun da emek vermiş , güzel bir araştırma yapmış . teşekkürler .
bakınız türkiye ve rusya arasında yapılan bir mübadele var, ama türkiye elindeki sscb ordusundan kaçan şahısları, dilucu sınır kapısından değil, bugün gümrü'nün hemen karşısında olan akyaka sınır kapısından iade ediyor.
akyaka sınır kapısı eski adı tiknis ya da tıhmıs olarak geçen sınır kapısıdır.
sözde boraltan köprüsüne 10-15 kilometre mesafede borualan sınır kapısı adında bir başka sınır kapısı daha var, lakin burası iran'a açılan bir sınır kapısı ve şu an kapalı durumda.
yukarıdaki tutanakları incelediğinizde, tekirdağ milletvekili şevket mocan'ın 1947 senesinde türkiye'ye iltica etmiş 156 mültecinin sovyetler birliğine teslim edilip edilmediğini sorduğunu, adalet bakanının da verdiği cevapta, 2. dünya savaşı sonunda türkiye'nin almanya ve japonya'ya harp ilan etmesi sonucu müttefik devletler içinde yer aldığını, yapılan antlaşmalar gereğince de 1945 yılında türkiye'ye sığınmış olan ve hala sovyet ordusuna kayıtlı olan 195 kişinin tıhmıs sınır kapısından (yukarıda da bahsettiğim akyaka sınır kapısı) sovyetler birliğine teslim edildiğini bildirmiş.
antlaşma çerçevesinde türkiye'den sovyetler birliğine sığınan bir subay ve 2 er ise türkiye'ye teslim edilememiş olduğundan, türkiye'ye sığınmış sovyet uyruklu diğer askerler sovyetler birliğine teslim edilmemiş ve bunların tutulduğu yozgat kampı dağıtılarak arzu eden sovyet askerlerinin türkiye'de yaşamalarına müsade edildiği belirtilmiştir.
yine şevket mocan'ın soru önergesinde, teslimatın yapıldığı sınır karakolunda görevli yedek subayın sinir krizi geçirip aklını yitirdiği sorulmuş, adalet bakanı bu soruya da "böyle bir bilginin mevcut olmadığı" yanıtını vermiştir.
sonuç olarak;
1) boraltan köprüsü diye bir köprü yoktur.
2)olmayan bir köprünün diğer yakasında kurşuna dizilmiş 145, 146, 154, 170, 195, yahut da 454 kişi yoktur.
3)bu katliama şahit olup üzüntüden intihar eden bir türk subayı yoktur.
4)bu katliama şahit olup üzüntüden akli dengesini yitiren bir karakol komutanı yoktur.
milli şef karabağ ermanisi olduğundan dolayısıyla azerilere düşmandır. üstelik hukuki bir mecburilik filan yoktur vermeseydi bir silah bile atamazdı rusya. teslim eden karakol reiside 418 kardeşimizi rusların önünde katliam ettiğini görünce intihar etmiştir. azerilerde şiir yazmıştırTürk denince özü, sözü mert olur,
Dost deyince ayrılmaz bir fert olur,
Kardeş deyip dara düşsem, sığınsam,
Şimden geru bu bana bir dert olur.
Ben ne diyem bu vefasız dağlara,
Öz kardaşı dönek olan ağlara!
Türk; o Altayların dünkü eri mi?
Yolunda can koydum, verdim serimi, diye gider ne beklersin kemalist türkiye budur işte 780km toprağa razı olmuştur 1metre kare dışarısına karışmaz zira yurtta sulh cihanda sulh sloganı beyinlere hakimdir savaşırlarmı hiç.yaşasın kemalizm.
ikinci dünya savaşı esnasında olan bir olay bu. sen savaşta "tarafsız" ayakları yapıyosun. sana sığınanlar bizzat savaşan ülkelerden biri, üstelik en güçlüsü.
nazi ordusuyla taaa 1944 haziran ayına kadar tek başına savaşan adam, kızıl ordu. o ordunun ülkesi sovyetler. sana sovyet vatandaşları sığınıyo, sovyetler "onlar benim vatandaşım, bana geri ver" diyo, bu bir.
ikincisi, savaş halindeki ülkeyi o zaman terketmek, ingiliz, amerikan ordusu için de böyle bu, direkt askeri mahkeme ve kurşuna dizilme mahkumiyetiyle cezalandırılıyor. bunu yediden yetmişe bu ülkelerin bütün vatandaşları biliyo.
sovyetler- resmen işgal altında- pasaportunu taşıdığın ülkeyi terketmek, direkt olarak "vatana ihanet" suçu.
immdiiiiii....sen ismet paşasın- tarafsız bir ülkenin başısın. senin ırkına mensup olan ama direkt olarak işgalden kurtulmak için savaşan , dünyanın en büyük ordusuna sahip ülkenin vatandaşları izinsiz olarak sınırı geçip sana geliyolar. bahsi geçen ülke- o adamların sana geldiklerini biliyorum, bana vatandaşlarımı geri ver- diyo.
n´aparsın?
eğer adama vatandaşlarını geri vermezsen, sana da saldırmayacağını öngöremiyosun, savaş halindeyken senden istenen vatandaşı adama vermemek, direkt taraf olmak demek.
ya sana da saldırırsa? n´apacan, kızıl orduyla harp mı yapacan?
sana gelenler zaten biliyolar kurşuna dizileceklerini.
63.ve 64. kızılordu zaten azerbaycan´da konuşlanmış, bu iki ordu doğu anadoluya yürürse n´apacan, şaka yaptıııkkk şaka yaptııık mı, diyecen?...
bunların hepsini yapamıyosan, adama vatandaşını iade edecen, o da onun iç konusu artık, kurşuna mı dizer, çarmıha mı gerer, kebap mı ısmarlar, o ondan sonra seni ilgilendirmez.
bunu ismet paşa da böyle düşünmüş olmalı. yazık o adamları kurşuna dizmişler, ama o olmasaydı, kars´ta ağrı da van´da belki de bugün rusça konuşuluyor, olurdu.
kimse kusura bakmasın, türkiye yapması gerekeni yaptı. sovyetler'in kendi vatandaşlarını yargısız bir şekilde kurşuna dizmesi suçtur (tabi gerçekten böyle olduysa) ama bu onları ilgilendirir. ulu önder ismet inönü, 2. dünya savaşı'nda kendi ülkesinin çocuğunu babasız bırakmayan adamdır. onlar türkiye'ye sığınırken ismet paşa'ya mı sordular? paşam niye bu riski alsın?
ikinci dünya savaşında tarafsız olma durumunda olan türkiye´nin yapması gerekeni yaptığı konu.
belki- çok cesurca davranılsa- diycem ama, sovyetlerin başında stalin vardı, kızıl ordu doğu anadolu´yu bile işgal edebilirdi. azerbaycan o zaman sovyet toprağıydı, adamlar sovyet vatandaşıydı. sen onun vatandaşını ona savaş esnasında vermediğin anda...
sovyetler tutar sana da savaş ilan eder !!
o şartlarda böyle bişeyi riske edemezsin. türkiye´yi bok götürür öyle bişey yaparsan.
hele akgötler o konuda hiç konuşmasın, onlar zikindirik bi uçak yüzünden gidip putin´in götünü yaladılar, özür dilediler. gördün bak, bi uçak yüzünden turizm sektörün öldü. yamuldun, bisürü şehir- türk şehri- topu attı-şimdilik çığlıkları gökkkubeye yükselmiyo, ruslar senin o uçağı ta götüne soktu.
stalin zaten doğu anadolu´yu işgal edip arap dostlarına ulaşmak istiyodu.
146 adam mı önemlidir 30 milyon nüfüslu doğu anadolu mu önemlidir-basit soru...
ikinci dünya savaşı devam ediyo.
valla kimse kusura bakmasın. 146 kişi için doğu anadoluyu tehlikeye atmak, hele kızıl orduyla dans etmek istemek gibi bi durumu olanlarınız varmış anladığım kadarıyla-onu da bugün farkettim- öyle bişey soru konusu bile olmaz.
o adamlar sovyet vatandaşıdır- sovyetler zaten seni tehdit ediyo, sen de canını dişine takmış , cem yılmaz tarzı- "zikmeseler bari"- muhabbeti yapıyosun...
idam edileceğini bile bile geri göndermişmiş...ulan sovyetler sana savaş ilan etse daha mı iyi?...kars´ta 146 kişi yüzünden kızılorduyla mı kapışcan, ondan sonra mersin´den amerika seni hesapta korumak adına asker çıkarcak, bi yanda amerika, bi yanda kızıl ordu... n´olcak ondan sonra?...şehirlerin yıkılacak, ne 146 sı senden 2-3 milyon insan ölecek...
değer mi yani?....
siz ismet inönü´yü gerizekalı sanıyosunuz, sizin probleminiz orada.halbuki o gerizekalı diildi.
Cumhuriyet tarihine kara leke olarak geçen olay. Chp yada bir başka iktidar döneminde olmuş olması önemli değil olay bizim tarihimize utanç Olayı olarak geçmiştir. Şahsen ben derste anlatırken utanıyorum öğrencilerime açıklama yapamıyorum.
altına yazılan yorumlardan biri , demiş ki dün neydik bugün bakın rus uçağını indirir olmuşuz.
ee şimdi ne oldun dalyarak , uçakları indirene fetö subayı dedin , vatan haini dedin , dün şakşaklıyordunuz bu adamları biz şöyle büyüğüz böyle büyüğüz sınırımızı ihlal edenin amına koruz diye.
yine mi geri vites be birader , insanda az edep az haya olur amk.
Her kesimin çıkarcılık için dillendirdiği katliam.
Bırakın artık. Yeter.
Milliyetçisine ayrı, ümmetçisine ayrı, teröristine ayrı söylüyorum.
Yetti artık.
Bari bırakın da adamların ruhu aras semalarında rahatça dolaşsın.
bugün öğrendiğim, ses çıkartacağım şerefsizliktir.
24 yıl önce azerbaycan kurtuluş savaşında toplamda 300'e yakın karosen petrol yardımı yapıyor, geri ödeme istemiyor "kardeşimizsiniz" diye, ama 24 yıl sonra 146 kardeşi, kardeş, kanlı ellere teslim ediyor. sikerler abi!