daha iki gün içinde yakın bir arkadaşımın bu yöntemi uyguladığını öğrendim.
hiçbir işe yarayacağını düşünmüyorum. hayatın dışında kalarak, kendini hayattan soyutlayarak keşfedemezsin anlamını. hayat içine kafa göz dalmalısın. sıkılmalı, bunalmalı, sevinmeli, üzülmeli, ağlamalı, gülmelisin.
hayatın anlamını ancak iliklerine kadar hayatı hissedersen bulabilirsin.
ha, bir de, tüm gün bu işi yapan kişinin, evvela bir işe girmesi gerekir. sömürü, geçinme sıkıntısı, maaşını zamanında alamama gibi sıkıntılar yaşarsa hayatın anlamını daha rahat kavrayacaktır.
bu yazdıklarımı aynen tavsiyer ettim arkadaşıma.
tavsiye ettiğimi yazarım, yazdığımı tavsiye ederim. işte böyle biriyim.
bir odanın içinde tüm gün düşünmek, geride bırakılmaya çalışılan olumsuz yaşanmışlıkların yansımasıdır. şayet odanın bomboş olduğu söyleniyorsa mübalağanın ağa babası vardır.
kesinlikle rahatlatacak bir aktivitedir. düşünmek olumlu olumsuz, hayatımızda olup bitenleri düşünmek vicdan muhasebesi yapmak için mühim bir aktivitedir.
filozofluğa atılan ilk adımdır ama önce birbirine zıt kitapları teker teker okuyup bu fikirleri birbilerleriyle karşılaştırıp doğru olanı bulmak lazım bunun içinde dünya dışına çıkmak yani insanlardan uzak durup düşünmek lazım ama bizim ülkemizde kitap ya hiç okunmaz ya da okuyanlar da tek taraflı okur.
çok sikici bir mantık hatası barındırır bu bomboş oda.
içine girildiğinde artık hiç bir şey boş değildir.
yani, bomboş bir odada oturulmaz aga.oturulunca az biraz dolar yane.
az düşünün la,bir odada oturup bütün gün, bomboş düşünmeyin.
ya neyse, ne bok yerseniz yeyin.
zaten bana ne.
bugunlerde sıklıkla yaptigin sey. hersey okadar fazla geliyorki cunku. simdi bir de bayrammis. kime bayram. zorla insanlara gulumse bayramlas giyin vs. oyle cok iş ki bana. sessiz odam ilacim benim.
yalnız kalmık öğrencilik halidir ya da bir şeyler üretmek isteyen insanın yaptıklarıdır. şahsen ben çok yaparım bu işi. niye hep "ben" diyorum ki? neyse; kafanı rahatlatmak için çok güzel bir eylemdir.