pideden bir parça koparıp iskenderin sosuna banıp ağzına atacaksın ama yemeyeceksin ardından iskenderden çatal yardımıyla bir parça daha ağzına atacaksın ama yine yemeyeceksin, yoğurttan bir parça daha alacaksın sonra yavaş yavaş yiyeceksin.
yine mi iskender denilmeyecek bir lezzettir. etin kuru olmaması ve ekmeğinin bayat olmaması gerekir ki üstüne o tereyağı döküldükten sonra çıkan cıstst sesi işaret fişeğidir. ama bazı yerlerde yanında sürpriz bir şekilde közlenmiş biberde getirirler. aslında kıllanılması gereken durumdur ama insan güvenme ihtiyaçı duyan malak bi varlık olduğu için cest yapmışlardır diye düşünür. bi yandan iskenderini yerken bibere gözün ilişir sanırsınki eskiden ailece mangal yaptığında gözlenen biber gibi küllü ve tatlı bi tadı vardır.
sonra..
evet bikaç saniye sonra, etin lezzetiyle sarhoş olduktan sonra
o hatayı yaparsın, biberden alırsın bi ısırık.
sonra etraf ısınır klimayı mı açtılar dersin. hayır açmamışlardır. ağzında tat değişikliği olur allah allah dersin.
EVET O BiBER HiÇ BEKLEMEDiĞiN BiR ŞEKiLDE ACIDIR.
gözyaşları eşliğinde şuursazca yoğurda abanırken ve işletmecilerede 'bunu neden yaptınız ?' der gibi bakarken bulursun kendini. iskender qeyfi kalmamıştır.
sizin getirdiğiniz biberi sikiyim. o olaydan sonra tedbiri elden asla bırakmadım. önce yanımdakine yediriyorum biberi.
