gitmesine kına yakanları bile üzecektir zamanla. o ne acıklı bir konuşmadır. bir bluevelve bir hbbia bir cool adam kolay yetişmiyor bunlar sözlüğün değerleridir. madem gitmeye niyetin vardı hiç değilse bir veliaht bırakaydın be adam.
(bkz: trollsüz sözlük sözlük değildir)
tarihle beraber okunduğunda hiçte komik olmayan vedadır. sözlüğün eskileri hbbia 'nın da benzer bir konsepteki yazıyla veda ettiğini hatırlayacaklardır. herkes o masalın sonunu biliyor tabi...
bir devrin kapanışını simgeler, umarım gerçek değildir.
eğer ki tek renk güzel birşey olsaydı, dünya rengarenk olmazdı.
tek seslilik evrensel olsaydı bach, mozart, strauss vb. gibi isimleri hiç tanımıyor olurduk.
troll olarak nitelendirilen bluevelve, morganize işler ve hbbia gibi yazarlarımızın da
sözlüğe çok seslilik, evrensellikve en nihayetinde lezzet kattığını düşünen birisi olarak
gerçekten çok üzüldüğümü burada belirtmek isterim. bu yazarlarımız savundukları fikirler uğruna
tu kaka oldular. çoğu zaman nickaltlarında ve başlıklarında bu yazar dostlarımıza ana avrat sövüldüğünü
gördüm; insanlarımızın cahil, adam gibi tartışmasını bilmeyen, yobazlıkla suçladıkları troll'lerden daha
yobaz olduğunu gördüm. bu yazarlar inandıkları fikirleri küfretmeden, hakarette bulunmadan anlatmaya çalıştı.
biz ne yaptık? adamların sülalesine avradına namusuna sövdük. çünkü cevap veremedik bu yazarlara.
birikimimiz, kelime dağarcığımız yetmedi çünkü. insan gibi tartışma platformu oluşturamadık. ece kscg diye bir arkadaş daha vardı, o da gitti mesela hemde çok kırgın üzgün gitti. sırf insanlara birşeyler anlatmaya çalıştığı için gidenlerden sonuncusu
da bluevelve oldu.
ergen başlıkları ile radikal yazarlığı birbirine karıştırmamak gerekli. fikirlerini çok benimsemediğim
bluevelve tanıdığım bir yazar değildir, hatta hiç mesajlaşmadık ta; ancak sevdiğim bir renkti, güzel bir renkti.
mavi ana renklerdendir, diğer renkleri elde etmek için lazımdır. sözlüğün ana rengi gitti ya daha ne desem...