fazlasiyla david lynch iceren filmdir. bizi de buna maruz birakan filmdir.
heryerden semboller cikar ve kafa patlatmak zorunda kalirsin bu ozelligiyle klasik bir lynch filmidir blue velvet ancak gorusum diger filmleri ve twin peaks`in yaninda fazlasiyla yavan kalmasi. ama sen cek biz izleyelim ustat.
çok fazla övgü aldığı için ve David lynch faktörü adına izlediğim ve vasat bulduğum filmdir. kesik kulaktan film yapabilmiş deyip göğe çıkartanların izlediği filmleri merak etmiyor değilim. bir kere konu lynch filmografisine yakışmayacak derecede vasat ve bu vasatlık karakterlere absürt takıntılar yüklenerek giderilmeye çalışılmış fakat bu filmi benim gözümde kurtarmıyor. he çok mu kötü değil ama izleyip de etkileneyim diyorsanız yanlış film olduğunu düşünüyorum. the elephant man ya da lost highway daha izlenesi filmler.
Sırf (bkz: dennis hopper) ın kahkaha atılası küfürleri için izlenilebilecek bir (bkz: david lynch) filmidir. Benim de favori lynch filmimdir. Soundtrack'leri ayrı bir güzeldir.
(bkz: in dreams)
mükemmel şarkılar dinleme fırsatı vermiş, ilk başta kafaları karıştırsa da sonradan tüm taşların yerine oturduğu bir senaryoya sahip olan güzel bir david lynch harikasıdır.
bu david lynch abimizin bulmaca çözdürmediği belki de tek filmi derken.. yine filmin sonunda bir rüya mı gördüm sanki dedirten film.
yine insan yaratık karışımı tuhaf kişilikler. sado -mazo karışımları esrarengiz atmosferler, karakterler. tam da horozun biri bir gün bir inci bulur misali..adamımız bir gün yerde bir kulak bulur.."beşinci boyut salih" misali, biraz merak ve dertlere derman olma gayesi ve olaylar yumağı...güzel oyunculuk, güzel film ve güzel müzikler.
filmdeki şarkılar, filmden daha güzel.
david lynch diye izledik, ortalama bir film çıktı.
adamımız gezinirken kesik insan kulağı bulur. bu kulağı dedektife götürür. dedektifin yardımcısı ve kızındna aldığı bilgiler ile olayı kendisi aydınlatmaya çalışır.
filmin adının mavi kadife olmasının nedeni bir sevişme sahnesinde kadının üzerine giydiği mavi kadifeden yapılan bir elbiseden öteye gidemiyor.
Lynch'in en normal sayılacak filmi. Akılda kalanlar ise rahmetli Dennis Hopper'ın performansı ve aslı Bobby Vinton'a ait olan Blue Velvet şarkısıdır. bir de benim gibi yeni gelen bir sekizinci nesil yazarmış. hayırlı uğurlu olsun.
david lynch denen kişide nasıl bir hayal dünyasının olduğunu sorgulamamızı sağlayan, kopuk bir kulağın ekseninde, nasıl bir gerilim filmi yaratılır sorusuna cevap olan filmdir.filmde dennis hopper ın performansı da ayrı bir güzellik.
ortalama bir hollywood filminden pek de fazlası olmayan, "ana rahmine dönüş" ve kasaba yaşamından tiksindirme" konularına inceden vurgu yapılan filmdir.
crime filmlerinin hastasi biri olan ben gecen gun imdbde bakalim soyle eskilerden guzel bir crime filmi bulsam da izlesen diye gezinirken blue velvet gozume carpti. baktim puani da fena degil hani, 7.8. konusuda ilgimi cekti elemanin biri sokakta kulak buluyor ve olaylar sarmalaniyor daha sonra. imdb'ye olan guvenimden dolayi iyidir lan herhalde deyip indirdim filmi.
bastan soyleyeyim izlemek isteyenlere, kesinlikle izlemeyin. 110 dakikanizi daha mantikli islere ayirin. mercimek corbasi icin, disari cikin ne bileyim ama bu filmi izlemeyin kesinlikle.
agir ingiliz aksanida adamin sinirlerini bozuyor filmde. alismisiz kardesim bir kere holywood ingilizcesine sarmiyor boyle agir aksanlar.
elemaninimiz jeffrey, babasinin hasta olmasi uzerine kasabasina geri doner. sonra yolda bir kulak bulur. sonra bir dedektife gider, polise gider lakin bir nane cikmaz.hay ben boyle sistemin demeyip kendi kendine isi cozmeye calisir kahramanimiz.
senarya falan kotu degil de film cok bayiyor. film boyunca ne zaman bitecek lan deyip zirt-pirt media playerdaki sureye baktim. ikide bir kullanilan fuck kelimesi elamanimiz jeffreyin sarkici kadini gordugu yerde becermeye kalkmasi filmi izlenmez yapan unsurlardandi. tek begendigim sahne final sahnesinde jeffreyin ikide bir fuck diyen sayko pustun kafasina siktigi sahneydi. gerisi hikaye.