müziği alternatif rock veya indie rock olarak tanımlanan grup. Kazu Makino, Maki Takahashi ve italyan ikiz kardeşler Simone Pace ve Amedeo Pace tarafından kurulmuştur. Grup ismini 1970 ve 80lerin New Yorklu grubu DNA`nın bir parçasından alır.
Blonde Redhead ilk olarak Sonic Youthun bateristi Steve Shelleyin ilgisini çekti ve Steve 1993`te yayımlanan grubun ismini taşıyan ilk albümlerini çıkarmasında yardımcı oldu. Kısa bir süre sonra Maki Takahashi gruptan ayrıldı ve grup yoluna 3 kişi olarak devam etti. Üçüncü albümleri Fake Can Be Just As Good kayıtlarında basçı Vern Rumsey gruba misafir olarak katıldı. Bu albümden sonra yollarına bir basçı olmadan devam ettiler. Dördüncü albümleri In an Expression of the Inexpressible sırasında Fugazi grubundan Guy Picciotto prodüktör olarak gruba katıldı, bazı şarkılara katkıda bulundu ve son iki albümleri Melody of Certain Damaged Lemons ve Misery Is a Butterfly kayıtlarında da gene prodüktör olarak çalışmaya devam etti.
Kendine has bir kitleye sahip olan grupta, en başta Sonic Youth etkileri görülse de son albümlerinde tamamen farklılaşmıştır. Blonde Redhead, vokalist Kazu Makino`nun yüksek, gizemli sesi, melodik ve melankolik müzikal altyapısıyla göze çarpmaktadır.
Melody of Certain Damaged Lemons ve Misery Is a Butterfly albümleri arasındaki süre Makino`nun geçirdiği at kazası ve bundan toparlanma sürecinden dolayı uzundur.
Dün gece beşiktaş if de güzel bir konser veren grup. 25 dakika geç çıktılar o kadar da olsundu.
Solistleri elimi tuttu en önden izleme şerefine nail oldum. Falling man elephant woman 23 çaldılar daha bisey istemem. Solistleri çok tatlı bir kadın. Hamama gitmiş terlemiş silkelemişler bunu. Nasıl kıydınız len o kadarcık ciliź kadına.
Sonuç olarak aşmış grup canlı performansları da apayrı güzeldi.