Son derece çığır açıcak bir film. müziklerini clint mansell yapmış diğer filmlerdeki gibi üstat yine döktürmüş bir şeyi yoktan var etmek böyle bir şey olsa gerek. Film içinize alıyor sizi, nefesinizi tutuyorsunuz bazı sahnelerde geirilimi hissediyorsunuz vucudunuzda. Bale izlemem ben diyeni bile aşık edebilir kendine. içimizde yaşadığımız fırtınaları acımasız bir şekilde yüzümüze vuruyor film. Kendimize en büyük düşmanın yine kendimiz olduğunu fark ettiriyor.
öncelikle filmde natalie portman'ın oyunculuğu şapka çıkarttırıyor buna söylenecek laf yok fakat sonu sanki buruk ve anlamsız bitti. o gördüğü hayallerden bazıları doğru bazıları yalandı çok ilginç bir filmdi ve bale izlemeyenlerin bile belki içinde bir ilgi uyandırabilmiş olduğunu düşünüyorum. imdb'deki 8.7 biraz fazla olsada güzel filmdi tam bir gerilim.
görsellik olarak iyi ama filmin gereksizliğinin önüne geçememiş. hiç tat almadım. beğenmedim. izlerken sürüklese bile sonunda çok yavan bir şekilde bırakıyor film sizi.
kesinlikle bu sene Portman'ın Oscar'ı alacağı filmdir. Aronofsky ise kuğu gölü balesini alıp, yer yer gerilim dolu dakikalar yaşattığı ve mükemmel imgelemler kullanarak önümüze sürdüğü anlatısıyla bu sene çok konuşulacak bence. Darren için eskiye bir dönüş mü acaba bu?
son dönemde seyrettiğim en bir şey film. ne desem bilemedim. bir kere nina öyle gerçek hissediyor ki farkına varmadan siz de ona eşlik ediyorsunuz. bir ara resmen ruhum bunaldı lan, yok böyle bir gerçekçilik. evet hep bir ağızdan bağırıyoruz;
natalie portman ın performansı için söylenecek pek fazla bişi yok, çok başarılı ancak film öyle abartıldığı kadar müthiş, başyapıt vs. değil. requiem for a dream her alanda 10 basar bu filme, gerek anlatım gerek kamera kullanımı gerekse erotizm.
özet olarak bir aronofsky filmi için yeterli seviyede ama en üstte değil.
Darren Aronofsky'nin son filmi. The wrestlerdan sonra ne gelecek merakla bekliyoruz, REquiem for a dream'i başta olmak üzere diğer filmleri de benim için pek birşey ifade etmiyor bu amcanın. Güzel, hoş, efsane filmler ama bende bir yeri yok. Ama the wrestler da benim için çok çok ayrı bir film çekmişti, Bakalım bunda neler yapmış, the wrestlerın yanına yaklaşabilirse eğer benim için yeterli. Malesef ki 25 şubatta vizyona girecekmiş. Şimdi bu filmi DVDscreenırla harcamamak lazım, bekleyelim izleyelim.
Darren Aronofsky deyince akan sular durur diyerek izlediğim ve beni hiçte hayal kırıklığına uğratmamış film. bunu Natalie Portman a bir türlü ısınamamış biri olarak söylüyorum ki portman gerçektende iyiydi.
ayrıca kimse farketmemiş sanırım ama aronofsky bu filmde kendi kendine selam çakmış. * şöyle ki;
bu filmdeki metro sahnesindeki afedersiniz taşaklarını okşayan oyuncu, pi filmindeki yine metroda gazete okuyup sonraları şarkı söyleyen oyuncuyla aynı. abimiz korkunçluğundan hiçbir şey kaybetmemiş valla helal olsun.
2010'un en iyi filmlerinden birisi. hem konusuyla hem de oyunculuklarıyla mükemmelliğe çok yaklaşıldığını düşünüyorum. özellikle de natalie portman'ın oyunculuğu görülmeye değer.
--spoiler--
"mükemmellik baştan aşağı kontrol demek değildir. ayrıca zincirleri gevşetmektir."
--spoiler--
sonra: güzel film. merakla izlettiriyor kendini. yanlız nina'nın hırsı çok abartı olmuş sanki.
--spoiler--
natalie portman ölüme atladığı sahnede The Wrestler'daki Mickey Rourke'ye nazire yapmış. bakıldığında iki filmin sonu aynı.
--spoiler--
toplamda 25 kere falan keserek izleyebildim filmi. bunda balenin ne kadar sıkıcı bir aktivite olması da yer tutuyor tabi. öyle abartıldığı kadar iyi bir film değil. sinemada gitmeye hiç değmez. millet balerin hikayesi deyince izlemem demiştim ki aronofsky filmi diye izleyeyim dedim. hata etmişim.
tam anlamıyla bir darren aronofsky filmi.
--spoiler--
özetlemek gerekirse emekliye ayrılan bir balerin ve onun yerine geçecek balerinin seçilme süreci , ilk oyun olan
kuğu gölü'ne hazırlanışı ve oyunun sahnelenme aşamalarını izliyoruz.ancak bu süreci kırılgan ve naif nina karakteri yani natalie portman üzerinden izliyoruz. fakat bu süreç normal şeklide ilerlemiyor ,kendini olaya ölesiye adayan nina karakteri bir yandan da psikolojik inişler çıkışlar ve de sanrılarla mücadele ediyor.
--spoiler-- darren aronofsky yine muhteşem.izleyiciyi tamamiyle olaya dahil ediyor.ve gelelim natalie portman'a kesinlikle oscar'ın en güçlü adayı ve bence black swan performansı ile oscar'ı şu anda almış olan kişidir kendisi.önünde saygıyla eğiliyoruz.
tabi coen kardeşlerin yeni filmi true grit'i de unutmamak lazım .oscar da süpürge görevini true grit üstlenebilir .
natalie portman'ın kusursuz oyunculuğuyla süslediği bir darren aronofsky filmi.
özellikle filmin ikinci yarısı gerçekten kalite kokuyor. ikinci bölüme geçmeden çayınızı, kahvenizi ve bilumum yemişinizi hazır edin, ekrana kitlenip kalma şansınız oldukça yüksek. *
kesinlikle bu yıl pek çok heykelciği götürecek filmdir. özellikle natalie portman'ın en iyi kadın oyuncu ödülü alması muhtemel gibi gözüküyor. hiç bilmediği halde, bu film için 3 yıl bale eğitimi alması ve neredeyse hiç dublör kullanmaması ayakta alkışlanacak bir durum. ayrıca lezbiyenlik içeren cürretkâr sahneler de mevcut. ben çok beğendim. şubatı falan beklemeyin, bir şekilde bulup izleyin şu filmi.
an itibariyle imdb puanı 8.9 olan (5bin kişi oylamış) 250 listesinde 147. olmuş, türkiyede 25 şubat 2011'de vizyona girecek filmdir.
ayrıca çeşitli yarışmalarda ve festivallerde toplam 18 adaylığı, 4 altın küre adaylığı olan ve oskar adaylıkları beklenen 2010 filmidir. zira yönetmeni kendini daha önce fountain ve özellikle requiem for a dream filmi ile kanıtlamıştır. aronofsky ikinci bir requiem for a dream yükselişi yakalayacak mı bilinmez ama (gerçi yakalamış gibi) bu filmi ile izleyicide onun kadar etki bırakacağı kesin gibi duruyor... natalie portman'ın da eski performanslarını aratmalacağına eminim... kısaca filmden yüksek beklentilerim var umarım hayal kırıklığına uğramam..
ilk kez eylul ayinda venedik film festivalinde gosterilecektir. Basrollerinde mila kunis ve natalie portman vardir. Ikilinin opusme sahneleri filmin vizyona girmeden dikkat ceken kisimlari ancak darren aronofsky' nin yaptigi bir film de tabi ki sadece opusme sahnesi konusulmayacaktir.
aralık 2010'da vizyona girmesi beklenen içinde natalie portman'ın performansını barındıran darren aronofsky filmi. galası venedik'te yapılacakmış. aranofsky'ın diğer filmlerine baktığımda (bkz: requiem for a dream) (bkz: the fountain) (bkz: the wrestler) bu film ben denizde daha da bir merak unsuru uyandırmıştır.
çekimlerine aralıkta new york'ta başlanacak olan filmdir. natalia portman başroldedir. tartışma yaratacak lezbiyen sevişme sahneleri olduğu söylenir. ayrıca Vincent Cassel ile Winona Ryder da filmin kadrosundaymış.