bizimkisi bir aşk hikayesi

entry29 galeri1
    29.
  1. aklıma beşiktaş gelmeyen güzel bir kayahan şarkısı. grip salgınından da bahsetmiş şarkıda.
    0 ...
  2. 28.
  3. onu bir de ankara ve istanbul belediyelerindeki yiyicilere, torpilli memurlara sormak lazım.

    şu an onlar için doğru şarkı; "çalkala hadi adamım, devrine durumuna göre çalkala" olabilir.

    aşk meşk hikaye. bu devşirme yiyicileri sen adam mı sandın?
    4 ...
  4. 27.
  5. "Hiç üzülme ağlama. *
    Sen gülümse daima."
    Dünün anlam ve önemine dair daha bir anlam kazanmıştır.
    6 ...
  6. 26.
  7. 31 mart 2019 seçimi için ak partinin kullandığı müziktir.
    0 ...
  8. 25.
  9. Keşke seçim şarkısı olanı dinlemeseydim. Olm aklımda kaldı, daha cesaret edemem play tuşunu basmaya. Hep dert.
    1 ...
  10. 24.
  11. şaka maka özellikle ud ile çalınan kısımlar çok güzel olmuş. şarkı zaten güzeldi.
    1 ...
  12. 4.
  13. 'bu güller senin için, bu gönül ikimizin' olmasın o dedirtmiştir. ne mal insanlarla uğraşıyoruz arkadaş.
    0 ...
  14. 2.
  15. 21.
  16. her dinlenildiğinde ağlanan

    ne güzeldi değil mi yaşadıklarımız
    ne güzeldi
    artık ne sen ne de ben
    bulamayız o günleri
    bazen düşünüyorum da
    bende yanlış bir şeyler vardı diyorum
    ikimizde kıymetini bilemedik bir şeylerin
    hatırlarmısın akşam olur
    mumlarımızı yakardık
    sen kokunu sürerdin
    oda sen kokardı
    olmadık şeylere güler
    durup dururken ağlardık
    güzel havalarda sokaklara çıkardık
    bir de kar yağınca kar topu oynardık seninle
    sen iskambil kağıtlarından fal bakardın
    istediğin çıkmayınca
    kağıtları bir daha karardın
    çok kızardın sigara içtiğime
    ve içkime karışırdın
    uzun uzun zararlarını anlatırdın bana
    arasıra rejim yapardın
    tartı bir doğru tartsa
    bir yanlış tartardı
    yani onunla da anlaşamazdın
    komşunun çocukları vardı
    bizim kızla oynardı
    çocuk bahcesine giderdiniz
    ben televizyonda maça bakardım
    arasıra arkadaşlar gelir
    sohbet ederdik
    şurdan burdan konuşurduk işte
    benim askerlik hatıralarım
    senin doğum hikayen bitmezdi
    ilk tanıştığımız günü hatırlar gülerdik
    sen bana üstümde ne vardı diye sorardın
    bende her seferinde hatırlamazdım
    şimdi hatırlıyorum
    kırmızı bir kazak, siyah bir etek
    siyah çoraplar,kırmızı pabuçların
    ve bir perşembe günü saat 2'yi 4 geçiyordu
    ikimizde önümüze bakmamıştık çarpıştık önce
    sen pardon dedin sonra ben
    yere düşen kitaplarını topladım
    gözgöze geldik ve başladık
    film gibi yani
    son mektubunu dün aldım
    teşekkür ederim
    ben sana yazmıştım grip salgını var demiştim
    bak yine gribe yakalanmışsın
    neyse geçmiş olsun
    buralarda da hava soğuk ama hasta falan değilim
    bu gözlüklerle başım dertte
    hayat işte yuvarlanıp gidiyoruz
    hepinizi çok özledim.....
    0 ...
  17. 20.
  18. Kayahan usta'nın her dinleyenin kendi aşkından bir şeyler bulduğu şarkısı...

    Alıp götürüyor... Sanki sohbet tadında bir şarkı veya tersi, şarkı tadında sohbet! Aşk sohbeti... Siyah beyaz Yeşilçam filmlerinin aşkları gibi... Hikayeler... Herkesin kendi hikayesi... Yaşanmışlıklardan esintileri hissettiriyor... Bir aşk hikayesi işte, şarkılarla, şiirlerle ulaşılmaya çalışılan... Kendisini unutturmayan bir aşk! Ki, şarkısını yazdırmış...
    0 ...
  19. 19.
  20. dinlerken Kayahanı da andığım güzel şarkı.
    2 ...
  21. 18.
  22. sene 2002. ünide öğrenciyim. kayahan abi şarkıların en hasını şiirle birleştirerek sunmuş önümüze. o zamanlar albüm falan alacak para nerde. boş kaset alıyorsun şarkıları belirliyorsun kasetçi abi cüzi bir para karşılığında dolduruyor. e o vakitlerde manita durumlarıda var. yaş 18 en çılgın yaşlar. 15-16 şarkı alan kasetin muhtelif yerlerine 5-6 tane bu şarkıyı atmışım. 2 şarkıda bir bunu dinliyorum. ezberlemişim şiiri. sony volkmenime pil yetiştiremiyorum. günde 23124 kez dinlediğimi bilirim. ah be kayahan abi. şimdi yine böyle güzel şeyler yazamayacaksın ya en çok ona üzülüyorum biliyor musun? nur içinde yat abicim. yolumun seninle kesişmesi kadar mutlu edemezdi hiçbir şey galiba beni.
    0 ...
  23. 17.
  24. güzel şarkıdır, en mutlu anını bile hüzün kaplatır. yaşanmışlık vardır içinde.
    2 ...
  25. 16.
  26. diğerlerinin temel fıkrası diye devam edebilir.
    0 ...
  27. 15.
  28. beşiktaşımın 85 puanla şampiyon olduğu yılı, 100. yılı, 7-3 kazandığımız göztepe maçını, stamford bridge'de aldığımız chelsea galibiyetini, pascal nouma'yı, pancu'yu, guario ronaldo'yu, carlos antonio zago'yu, mircea lucescu'yu ve daha nicelerini aklıma getiren, dinlediğimde gözlerimi dolduran, derin bir iç çektiren uzun mu uzun bir kayahan şarkısı...
    0 ...
  29. 14.
  30. Kocam bir mühendisti. Onunla sâkin tabiatını sevdiğim için evlenmiştim. Bu sâkin... adamın göğsüne başımı koymak içimi nasıl da ısıtırdı...;

    Gel gör ki iki yıl nişanlılık ve beş yıl evlilikten sonra bu sâkinlik beni yormaya başlamıştı. Eşimin -bir zamanlar çok sevdiğim- bu özelliği artık beni huzursuz ediyordu.

    iş ilişkiye gel...ince oldukça içli, hattâ aşırı hassas bir kadınım. Romantik anlara, küçük bir çocuğun şekere düşkünlüğü gibi can atıyorum. Oysa kocamın sakinliği, başka bir deyişle vurdum duymazlığı, evliliğimize romantizm katmaması beni aşktan almış, uzaklaştırmıştı.

    Sonunda kararımı ona da açıkladım: boşanmak istiyordum.

    Şaşkınlıktan gözleri açılarak 'niye?' diye sordu.

    'Gerçekten belli bir sebebi yok' dedim, 'sadece yoruldum.'

    Bütün gece ağzını bıçak açmadı. Düşünüyordu. Bu hâli ise hayal kırıklığımı daha da artırmaktan başka bir işe yaramıyordu: işte, sıkıntısını dışarı vurmaktan bile aciz bir adamla evliydim. Ondan ne bekleyebilirdim ki!

    Sonunda sordu: 'seni caydırmak için ne yapabilirim? '

    Demek ki söyledikleri doğruydu: insanların mizacı asla değiştirilemiyordu. Son inanç kırıntılarım da kaybolmuştu.

    'işte mesele tam da bu' dedim. 'Sorunun cevabını kendin bulup kalbimi ikna edebilirsen kararımdan vazgeçebilirim. '

    'Diyelim dağın tepesinde bir uçurum kenarında bir çiçek var. O çiçeği benim için koparmak, düşüp vücudunun bütün kemiklerinin kırılmasına, hattâ ölümüne mâl'olacak. Bunu benim için yapar mısın?'

    Yüzümü dikkatle inceledi ve 'Sana bunun cevabını yarın vereceğim' dedi.
    Bu cevapla son ümidim de yok olmuştu.

    Ertesi sabah uyandığımda evde yoktu. Boş bir süt şişesini mutfak masasının üzerine koymuş, alt ına da bir not bırakmıştı.

    'Sevgilim' diye başlıyordu,

    'O çiçeği senin için koparmazdım' Kalbim yine kırılmıştı. Okumaya devam ettim.

    'Çünkü her zaman yaptığın gibi bilgisayarın altını üstüne getirip çökerttikten sonra monitörün önünde ağladığında, onu tekrar düzeltebilmem için ellerime ihtiyacım var.'

    'Anahtarları her zaman evde unuttuğunu bildiğimden, senden önce eve varabilmem üzere koşmam gerektiğinden bacaklarıma ihtiyacım var.'

    'Arabayı kullanmayı çok sevdiğin halde şehirde hep yolu kaybettiğinden, yolu gösterebilmem için gözlerime ihtiyacım var.'

    '<Sâdık arkadaşın>ın her ayki ziyaretinde sebep olduğu, karnındaki krampları rahatlatabilmem için avuçlarıma ihtiyacım var.'

    'Evde oturmayı sevdiğinden, içe kapanıklığını dağıtmak, can sıkıntını hafifletmek üzere sana şakalar yapabilmem, hikâyeler anlata bilmem için ağzıma ihtiyacım var.'

    'Sabahtan akşama kadar bilgisayara bakmaktan gözlerinin bozulması kaçınılmaz olduğundan, yaşlandığımızda tırnaklarını kesebilmem, saçlarında -görülmesini istemediğin- beyaz telleri ayıklayabilmem, merdivenlerden aşağı inerken elini tutabilmem, çiçeklerin renginin - gençliğinde senin yüzünün rengi gibi olduğunu söyleyebilmem için gözlerime ihtiyacım var.'

    'Ama seni benden daha fazla seven biri varsa, evet o uçuruma gidip, o çiçeği senin için koparırım bir tanem.'

    Baktım, mektuptaki yazının mürekkepleri yer yer dağılıyordu.

    Göz yaşlarım mektuba düşüyordu.

    'Mektubu okuduysan ve kalbin ikna olduysa lüften kapıyı aç canım. Çok sevdiğin susamlı ekmek ve taze sütle kapıda bekliyorum.'

    Koşarak kapıyı açtım. Endişeli bir yüzle ve ellerinde sıkıca tuttuğu susamlı ekmek ve sütle kapının önündeydi.

    Artık çok iyi biliyordum: beni ondan daha çok kimse sevemezdi. O çiçeği uçurumun kenarında bırakmaya karar verdim.

    Bu gerçek aşktı.

    ilk yıllardaki heyecanlar içinde görmeye alıştığımız aşkın, seneler sonra o heyecanlar kaybolup gittiğinde, huzur ve durgunluk içinde de hep var olmaya devam ettiğini göremeyebiliyoruz.

    Oysa aşk hep vardır. Belki artık heyecansız, belki artık romantik değil... Belki sıkıcı, tekdüze, hatta belki yüzsüz... Ama hep oralarda bir yerdedir.

    Çiçekler ve romantik dakikalar ilişkinin başlaması için elbette gereklidir. Bir zaman sonra bunlar gitse de gerçek aşkın sütunu ebedi kalır
    0 ...
  31. 13.
  32. ihtiyar delikanlı, yavşak akdeniz şarkıcısı, alabildiğine kıvırcık kayahan üstadın da meşkeylediği gibi, bizimkisi bir aşk hikayesiydi.

    ama "bizim" kelimesi çokluktan çok hiçliğe denk düşüyordu adam için. zira küçük mahallelerin, bütün yetenekli topçularının alışkanlık edindiği gibi "uğraşsaydık bizden topçu olurdu. bizi zamanında sarıyer istemişti ki o zaman sarıyer birinci ligdeydi" benzeri cümlelerde, kendinden çoğul şahısmış gibi konuşmayı adet edinmişti.

    kayahanın hemen her şarkısındaki gibi, hızlı başladı hikaye sonra slowa bağladı, araya bi şiir patlattı kayahan ve sonra hızlanarak bitti aşkının şarkısı.

    bizimkisi bir aşk hikayesiydi; bi adam, bi kızı çok sevmişti. gelgelelim kız onu sevmemişti, çocuk da üstünde durmadı zaten, sonuçta herkes kendi aşkından mesuldü.

    sonra bir gün kız tekrar çıkıvermişti karşısına. çocuk unutamamıştı, unutamadığından da aşkla arasına "kuddusi müftüoğlu edasıyla" baraj kurdu. flipescuların baraja sızdığı dönemde galatasaraylıydı ve haginin attığı frikik golleriyle bağırmıştı mahalle kahvesinde.

    kız, çocuğu sevmedi yine. çocuk, bile bile sürdü karanlığa kalbini. duman, bir köpekten bile sadıktı ona şu ahir hayatında! uyuşmuştu ki uyuşmak heidi için büyükbabası neyse, onun için de oydu.

    çocuk sevdi kızı ama olmadı. zaten en çok "olmadı" düşmüştü onun kısmetine. olmayana bi sigara yaktı, odasının boyası kazınmış tavanına daldı.

    adam kızı çok sevdi; sahne kapandı. arsız akdenizli kayahan şiirini bitirip tekrar hızlanmıştı şarkısını söylerken..
    4 ...
  33. 12.
  34. kayahanın bu şarkısı dinledikçe, hüzünle biten aşk hikayelerini anımsamamak elde değil.
    1 ...
  35. 11.
  36. aşık olan her insanın içinde kendinden birşeyler bulduğu kayahan şarkısı.
    0 ...
  37. 10.
  38. ayın her 15 de maaş ele alındığında mırıldanan şarkıdır. imza, bordro mahkumları.
    3 ...
  39. 9.
  40. Bizimkisi bir aşk hikayesi
    Siyah beyaz film gibi biraz
    Gözyaşı umut ve ihtiras
    Bizimkisi alev gibi biraz

    Bizimkisi bir aşk hikayesi
    Siyah beyaz film gibi biraz
    Ateşle su dikenle gül gibi
    Bizimkisi roman gibi biraz

    Bu güller senin için
    Bu gönül bizim için
    Hiç üzülme ağlama
    Sen gülümse daima

    Bizimkisi bir aşk hikayesi
    Siyah beyaz film gibi biraz
    Hüzünlü sonbahar kapısından
    Çıkmak gibi aydınlığa biraz

    Ne güzeldi değil mi yaşadıklarımız
    Ne güzeldi
    Artık ne sen ne de ben
    Bulamayız o günleri
    Bazen düşünüyorum da
    Bende yanlış bir şeyler vardı diyorum
    ikimizde kıymetini bilemedik bir şeylerin
    Hatırlarmısın akşam olur
    Mumlarımızı yakardık
    Sen kokunu sürerdin
    Oda sen kokardı
    Olmadık şeylere güler
    Durup dururken ağlardık
    Güzel havalarda sokaklara çıkardık
    Bir de kar yağınca kar topu oynardık seninle
    Sen iskambil kağıtlarından fal bakardın
    isteğin çıkmayınca
    Kağıtları bir daha karardın
    Çok kızardın sigara içtiğime
    Ve içkime karışırdın
    Uzun uzun zararlarını anlatırdın bana
    Arasıra rejim yapardın
    Tartı bir doğru tartsa
    Bir yanlış tartardı
    Yani onunla da anlaşamazdın
    Komşunun çocukları vardı
    Bizim kızla oynardı
    Çocuk bahcesine giderdiniz
    Ben televizyonda maça bakardım
    Arasıra arkadaşlar gelir
    Sohbet ederdik
    Şurdan burdan konuşurduk işte
    Benim askerlik hatıralarım
    Senin doğum hikayen bitmezdi
    ilk tanıştığımız günü hatırlar gülerdik
    Sen bana üstümde ne vardı diye sorardın
    Bende her seferinde hatırlamazdım
    Şimdi hatırlıyorum
    Kırmızı bir kazak, siyah bir etek
    Siyah çoraplar,Kırmızı pabuçların
    Ve bir Perşembe günü saat 2'yi 4 geçiyordu
    ikimizde önümüze bakmamıştık çarpıştık önce
    Sen pardon dedin sonra ben
    yere düşen kitaplarını topladım
    Gözgöze geldik ve başladık
    Film gibi yani
    Son mektubunu dün aldım
    Teşekkür ederim
    Ben sana yazmıştım grip salgını var demiştim
    Bak yine gribe yakalanmışsın
    Neyse geçmiş olsun
    Buralarda da hava soğuk ama hasta falan değilim
    Bu gözlüklerle başım dertte
    Hayat işte yuvarlanıp gidiyoruz
    Hepinizi çok özledim.....
    6 ...
  41. 8.
  42. şampiyonluk maçından önce beşiktaş meydanında binlerce kişinin tek yürek söylediği kayahan parçası.

    http://www.facebook.com/v...o/video.php?v=89834361508
    1 ...
  43. 7.
  44. kayahan dan her dinlenildiğinde insanın acısı, coşkusu, sevnci, hüznü bir arada yaşadığı parça. * *
    1 ...
  45. 6.
  46. ilk başları süperdir birden alır götürür o melodi, sonlarıda çok güzeldir şöyle kayahan şarkıda konuşur eş dostu anlatır,ailenin durumunu anlatır iyice damara baglar insan,ayrıca her dinlediğimde 100.yıl gelir beşiktaşım gelir aklıma.
    1 ...
  47. 5.
  48. melankolik bir ruh içerisinde, içine kayahan kaçmış bir hikayedir.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük