doksanlarda çocuk olan herkesin kahramanıdır.
"hemen her bölümde buna benzer bir diyalog geçirdi."
-ayla teyzem ne güzel olmuşun öyle yumuşak yumuşak (halis)
-höt dunkof (davut usta)
-nayn davut yok öyle dunkof munkof (ulrike)
anne babasının almanca sert bir tartışması anında temizlikçi kadına "bak almanca konuşuyorlar genelde gece 12 den sonra almanca konuşurlar" minvalinde bir şeyler diyerek ortamı buz gibi soğutmasını bilirdi.
Çocuk yetiştirme konusunda türk ve alman yaklaşımının farkını ortaya koyan bir göstergeydi. Bizim kültürümüzde erkek dayak yemiş ise hakaret edilerek sövülerek buyutulmusse o da kendi çocuğunu öyle yetiştiriyor.