çok saygıdeğer başbakanımızın ankara'daki su sıkıntısının abartıldığını savunurken ağzından kaçıveren cümle.
yorum: ...
silik olmamak için yorum yapmıyorum.
adam halkı telkin edeceği yerde iyice çileden çıkartıyor.
barajlar tamamen boşaldığında nasıl isyan çıkartacaksın o anı bekliyorum.
gerçi çok pardon, abd helikopterle su getirir sizin eve, siz yine sıkıntı yaşamazsınız.
(bkz: padişahım çok yaşa)
normal olan durumdur. türkiye cumhuriyeti başbakanının evi de susuz olcak değil. ancak birileri bilerek veya bilmeyerek bunu algılamak istemiyor. onların istediği gibi konuşalım. su kesintisi de başbakanın suçu. hatta kuraklık başbakan yüzünden oldu. barajları başbakan kuruttu. siz türkiye cumhuriyeti başbakanın evinde su sıkıntısı olcağını mu düşündünüz? veya öyle olmasını mı umuyorsunuz? öyle olsa bir yerlerinize rahatlama mı gelcek?
kraldan çok kralcı olmanın anlamı yok diye düşünüyorum. başbakan susuz kalmayacak vatandaş suzuluktan kırılacak. artık ekmek bulamayınca da pasta yememizi tavsiye eder sayın başbakan. sen evinde itiyaçlarını bile karşılayama, ama başbakanın evinde su bulunması senin için daha önemli olsun. nasıl bir kraldan çok kralcılıktır, nasıl bir yalakalıktır anlayamıyorum.
söyleyenin de savunanın da aynı kafadan olduğu demeç.
siz bu insanı rahat etsin, ortada bir sorun varken o zorluk çekmesin diye mi seçtiniz?
size hizmet etsin diye seçtiğiniz kişi size nispet yapar gibi "abartmayın canıııım mesela biz de şakır şakır akıyor sular diyor" siz yarabbi şükür diyorsunuz.
benim evimde çamaşırlar dağ gibi olmuş, bulaşıklar makinada 3 gündür bekliyor, duş alamıyorum, tuvalete dökecek su yok, çoluk çocuk hastalık kapacak demiyorsunuz da aman başbakanımızın suları aksın bize yeter.
sen salgın hastalıklarla boğuşurken de "bakın, artık özel hastanelere de gidebiliyorsunuz, hastalıkları abartmayın" dediğinde "allaha çok şükür, yoksa devlet hastanesi kapılarında sürünecektik" diyeceksiniz. ama sorgulamayacaksınız, ben neden bu duruma düştüm diye.
biz bu insanları neden seçtik?
sana bana hizmet etsin diye.
evinde şakır şakır suları akıtıp "hadi canım başka kapıya, benim suyum var, herkes kendi başının çaresine baksın" desin diye değil.
bir takım başbakan sevdalılarının anlamadığı şudur ki, burada sorun başbakanın evinde suların akması değildir, - ona bakarsan çankaya köşkü'nde de akmaktadır. - mesele su sıkıntısı ile ilgili bir soruya, günlerdir susuz kalan insanlarla dalga geçercesine "abartıldığını düşünüyorum!" diye cevap vermesi, nispet yaparcasına "bizde depo var sıkıntı yok!" demesidir.
olabilir sayın başbakanım, apartmanınızda depo olabilir, hatta bu depo boşaldıkça belediye tarafından doldurulabilir de... ama "ben sıkıntı çekmiyorsam abartıdır!" mantığını bana açıklayabilir misiniz bir yol?
evet, t.c başbakanının evinde depo olmasının gayet normal olması gibi; sel konusu da abartılır, susuzluk da abartılır, şehitler de abartılır... bizim millet her şeyi abartır zaten. bazen bizim evde bir hafta su akmaz, arkadaşın evinde de on gün akmaz; hatta memleketimin bir çok yerinde su da yoktur; bunlar gayet normaldir değil mi?
