kanımca ekşinin en saçma özelliğidir yazar almaması.sonuç olarak her giren yazar olamaz.insanlara kesinlikle şans verilmelidir.bence uludağ sözlük yazar alımını hiç kapamamalıdır.
doğruluğu bugün üye olmamla kanıtlanan söz öbeğidir. fakat türkiyede binlerce insanın sözlük yazarı olmak için uğraştığını düşünürsek cümlede üzülünmesi gereken bir durum yoktur bence. ekşi sözlük yazarlarının bunu alay konusu yapmış olması ise kendi ayıpları olmakla birlikte uludağ sözlük'e reklam yapma niteliğindedir. zira ben orda bu başlığı gördükten sonra uludağ sözlük sayfasına girdim, inceledikten sonra kaliteli bir sözlük olduğuna karar verip yazar oldum.
bence bu kadar abartılmaması gereken bir durum. Arkadaşımız bunu iyi niyetiyle söylemiş bence. Hem bence yazar alımlarının durdurulması ve ya belli dönemlerde daha zor şekillerde alınması gerekli. Eğer bu sözlük marka bir sözlük hayalini gerçekleştirmek istiyorsa dağınık bir yazar topluluğu yerine topluluk oluşturabilecek bir topluluk olmalıdır.
7 temmuz uludag sozluk makina ya gidiyoruz zirvesi'nde okan'ın hiç yapmadığı bir şeyi yaparak iki büyük sözlükten 3'er yazarı proğramın sonlarına doğru konuk ettiği sırada uludag sözlük yazarlarından bir arkdaşımızın söylediği söz...
- nerde söylenmiş abi anlamadım?
+ makina da lan! kitlelerin izlediği bir programda...
- o çok iyi abi, oraya çıkması konuşması bile süper
+ işte biz de bunu diyoruz ama aşırı sıcaklar insanların beyin damarlarında tahribe yol açıyor... saçmalıyorlar övüneceklerine...
- sktir et abi çocuk zall'ın bile beceremediği bir reklamı yapmış canlı yayında
+ orası öyle... eşek hoşaftan ne anlar...
otoritenin uludag sozluk yonetiminde oldugu surece pekte onem kazanmayan hadise; istediği zaman istedigi yazarı şutlama yetisine sahiptir. daha fazla ve farklı düşüncelerin sözlükte ceryan etmesi dogacak yeni düşüncelere gebede kalmaktadır.
gün içinde girilen entry sayısının 4000 küsür yazarlı uludağ sözlükte 10000 küsür yazarlı ekşi sözlükten daha fazla olması, uludağ sözlüğün yazar sayısı 10000e ulaştığında ekşinin tahtını bayaa bir sallıycak gibi göstermektedir. bu hesaba göre, tabi ekşide yeni yazar almaz ise,10000 yazara ulaştığında uludağ sözlükte günde ekşiden 3 kat daha fazla entry girilcektir, tabii burada entry kalitesini göz önüne almıyorum, saçma sapan gereksiz entrylerle dolu bir sözlük az ama öz entrylerle dolu bir sözlüğe tercih edilir o ayrı.
'zaten hep sozluk yazarı olmak istemekteydim, fakat münasip bir kısmetim çıkmamıştı' şeklinde düşünen, 'sozluk yazarı kurularının' (bkz: sozluk yazarı kurusu) yüreğini hoplatan, gozlerini parıldatan, umut ve heyecanla gelecege bakmalarını saglayan, 'bi deniyim belki beni de alırlar' dedirten cümle. (bkz: fakirin ekmegi umut)
bir şeyi ifade ederken ifade için kullanılan sözcüklerin ne kadar önemli olduğunu gösteren bir somut vaka örneği. eğer uludağ sözlük reklamından sözediliyorsa elbette ki yapılması gereken şey sözlükte yazar alımının açık olduğunu vurgulamaktır. bu bakımdan sözlüğün yazar aldığını uludağ sözlük gibi bir oluşumdan bile haberi olmayan birçok kişiye bu sözü söyleyen iletmiş bulunmaktadır. en son hangi pazar akşamı burada 200 online görüldü acaba? demek ki reklam adresine de ulaşmış; fakat işte "habire" kelimesi ifadeyi öyle bir bozuyor ki sanki orda burayı (araya parantez girmem lazım; orda oturan kimse beni temsil etmez; kendi kişiliği olarak da oraya oturmuş değildir. orda bulunmasının sebebi uludağ sözlük mensubu olmasıdır ve sözlük'ü temsil eder o yüzden biz oraya eğlenmeye gittik konuşan da eğleniyordu kendi çapında şeklind ebir savunma da gülünçtür ordaki kişilerin beni temsil etmeye ne hakkı var şeklindeki bir saldırı da neyse parantezi kapayalım...) temsil eden kişi ekşi'ye özeniyor ahh sizde ne güzel yazar alımı kapalı; öyle elini sallayan giremiyor bizde ise habire alınıyor işte anlamı çıkıyor ortaya insanlar da gülüyorlar haliyle... gönül elbette orda ekşici kişiliğe evet sz yazar alımınızı kapadınız artık yeni nesil bizim bünyemizde var oluyor şeklinde kontraatağa çıkacak birinin olmasını arzu ederdi de bu olmadı diye de kimse kimseye laf edemez. oraya gitmeyenlerden biri olarka gitmeme sebeplerimden bir tanesi de kazara bir şekilde böyle bir konuşma durumunda kalmak ihtimalimdi çünkü. orda o anki psikoloji ile burda haricten gazel okuyanların bir cümle dahi kurabileceği şüphelidir niye diyen olursa hiç spot altında saatlerce bekledikten sonra kameralar size dönükken konuşmayı denediniz mi diye sorarım bunu diyene...* elbette ki katılımcılar konusunda orda konuşma sıkıntısı çekecekler gelmesin gibi bir şeyi organizatörler düşünemez; hele ki organizatörlere genelde paşalık taslamakla itham ederken "milleti engelleyin susturun mutlaka siz çıkın konuşun" demek utanmazlıktır. ordaki sorun ferdidir; çıkıp da nickini söyleyeceği zaman "ya benim sınavım vardı da girmiyordum da kem küm" diyecek insan niye ortaya atlar! aynı şekilde kendini konuşmaya hazır hissetmeyen kişi, ne söyleyeceğini kafasında netleştirmemiş kişi niye seçildiğinde buna karşı çıkmaz? asıl tartışılması gerekenler bu tip bireysel davranışlardır ve bu davranışları sergileyecek de ne yazık ki birçok insan mevcuttur. hatta belki de aramızda güzel ve dahi de yarışmacı olma adayı dişi uuselr lar bile var kimbilir onlardan biri de çıkabilirdi konuşmacı olarak buna şükredelim... her neyse son olarak şunu söylemek isterim: ey şu başlıktaki cümleyi söyleyen arkadaşım; burası habire almasaydı yazarları sen de şu anda yazar değildin bunun farkındasındır umarım...