biz

entry84 galeri2 video4
    1.
  1. 2.
  2. sevgililerin bi süre sonra oldukları, kendilerini ifade ettikleri şey.
    ben, sen değil biz vardır.
    3 ...
  3. 3.
  4. 4.
  5. 5.
  6. com, net, org gibi bir internet uzantisi.
    5 ...
  7. 6.
  8. yüzeylere ve nesnelere delik açmak için kullanılan ucu sivri metal araç.
    3 ...
  9. 7.
  10. Allah'ın kendi hakkında yorum yaparken kullandığı kişilik ve yücelik takısı.
    örnek olarak:
    Ey Muhammed, biz seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik (Enbiya, 107)
    Ey Muhammed, biz seni bütün insanlara ancak müjdeci ve uyarıcı olarak göndermişizdir. Fakat insanların çoğu bunu bilmezler (Sebe', 28)
    3 ...
  11. 8.
  12. yılmaz erdoğan tadında yazılmış sözler fazlaca güzel bir soner arıca şiiridir.

    Yaşıyor ama uzaktaysam senden
    Bil ki seni hiç unutmadım
    Ölüm değilse bizi ayıran
    Yazık olmuş, hata yapmışsız
    Senden ya da benden ne farkeder
    Şeytana uymuş aşkı yakmışız

    Adımı söylemezdin bana seslenirken
    Aşk derdin, aşkım derdin
    Her aşk dediğinde
    Beni kendinde daha da aşık ederdin
    Buluştuğumuz anları hatırlıyorum
    Güller açardı gönlümde sen gelirken
    Üç-beş saat bile ayrılsak
    Yapraklarım dökülürdü sen giderken

    Yanyana duran iki yıldızdık sana göre
    En parlak, en güzel olanı bendim
    Gökyüzünde ki tek yıldızındım senin
    Fırtınalarda saklanıp korunduğun
    Liman olduğumu söylerdin
    Ömrünün sonuna kadar beni seveceğini
    Kalbini kalbime kelepçeleyip
    Anahtarını okyanusa attığını söylerdin

    Benim için kıyamet seni kaybettiğim gün demekti
    Ruhumda sakladığım en değerli hazinemdin
    Sonsuza kadarda saklayacağım
    Yokluğumda sen nasıl olursun hayal ettiğimde
    Seni mutlu, çok mutlu görüyorum
    Çünkü hep öyle ol istedim
    Her şeyin güzeli senin olmalı
    Aynı şeyi isteme benden
    Yerine kimseyi koyamam ki
    Ben kimseyi ama kimseyi seni sevdiğim gibi sevmedim ki
    Sen bana aşk dedin, bizi kirletemem ki

    Bazı şarkılar vardı birlikte sevdiğimiz
    Senin bana, benim sana söylediğim
    Onlardan biri yada benzerini duyarsan
    Beni anımsar gülümsersin
    Ben mi? ben hiç unutmayacağım ki
    Okyanusa attığın anahtarı biri bulurda
    Bizi bizden çözer diye
    Daha iyisini yaptım seni kalbime kazıdım
    Her atışında hatırlamak için

    Yaşıyor ama uzaktaysak birbirimizden
    Bil ki seni hiç unutmadım
    Ölüm değilse bizi ayıran
    Yazık olmuş hata yapmışız
    Eğer ölümse bu ayrılığın sebebi
    Ve bensem önce giden bu alemden
    Kederlenme çok
    Tıpkı benden istediğin gibi
    Kendine sahip çık
    Bensem kalan geride
    Zaten sen hep göreceksin
    Ben kimseyi ama kimseyi seni sevdiğim gibi sevmedim ki
    Sen bana aşk dedin, bizi kirletemem ki

    Küs olduk, ayrı düştük duramadık ki
    Savaşları sevemedik ki barış olduk biz
    Hüzünlendik dilden kaçan bazen iki lafla
    Sevişmeye sebep ettik ayrılıkları

    Niyet ettik, söz verdik en büyük aşka
    Başkasının sevdasına imrenmedik biz
    Neysek oyduk, öyle kaldık aynı inançla
    Kimsenin öyküsünden kopya çekmedik

    Ne acıdan, ne kayıptan
    Korkmadık ki hiç biz
    Ne kavgalar atlattık ta
    Yılmadık ki bir gün
    Üstüne gittik sevdanın
    Yenilmedik ki
    Kimsenin duygusundan
    Çalmadık biz

    Başkasının oyununu bozmadık biz
    Bu dünyanın uyumunu bozmadık biz
    3 ...
  13. 8.
  14. düşün ki sen varsın, ben varım ama biz yokuz... *
    2 ...
  15. 9.
  16. totaliter bir rejimi ve toplumun bu rejime verdiği tepkiyi anlatan yevgeni zamyatin romanı.
    1 ...
  17. 10.
  18. bir çeşit delme aracı .deri şekillendirme ve süslemede ayrıca maraş işi yapımında kullanılan.
    0 ...
  19. 11.
  20. soner arıcanın bir parçası...
    0 ...
  21. 12.
  22. sen ve benden oluşur eğer parantezi açarsak, daha da derine inersek aşk olur adı ama daha derinde nefessiz kalıp boğuluruz. sen ve ben biz olamadan ölürüz, bu dünyaya aşk fazla, aşk yok bu dünyada..
    0 ...
  23. 13.
  24. 14.
  25. Yevgeni ivanoviç Zamyatin'in başyapıtı*sayılan romanı*.

    1920 yılında kaleme alınan ancak yazarın ülkesinde hiçbir zaman yayınlanmayan romanın kurgusu, Sosyalist bir devrimin ardından 26.yüzyılda geçmektedir ve kendisini örnek alan diğer romanlar gibi distopik bir atmosfer mevcuttur. Romanda insan doğadan ve kendi benliğinden koparılmış, biz haline getirilerek toplumun sıradan bir parçası halini almıştır. Öyleki artık isimler kullanılmamakta, en üstün bilim olan matemetikten yararlanılarak her yurttaş bir sayı ile anımaktadır. Saydam cam duvarlar arasında yaşayan yurttaşların her anı sistem tarafından denetlenmekte, erkek ve dişi sayılar sadece sistemin izin verdiği ciftleşme anlarında bir perde ile dış dünyadan ayrılabilmektedirler. Toplum gelişmiş, bilim ilerlemiş, dünya dışına yolculuk yapmak bile mümkün olmuştur. roman, en gelişmiş sistemin bile daha iyi bir alternatifi olduğu iddiasını kendisine temel almıştır.

    Roman 1921 yılında Sovyetler Birliği tarafından yasaklanmış,
    ingilizce tercümesi ise 1924 yılında yayımlanmıştır. Bu eser
    ilk anti-ütopyacı(ütopya karşıtı)*romanlardandır;
    Aldous Huxley'in Cesur Yeni Dünya(Brave New World) ile
    George Orwell'ın 1984 isimli romanlarına esin kaynağı olmuştur.

    Distopik bir geleceği konu alan romanda, hikaye baş kahraman 'D-530'un ağzından bir tür günlük şeklinde anlatılır. Romandaki günlük biçimindeki anlatım, kahramanların isim yerine ürün koduna benzer kodlarla isimlendirilmesi ve genel anti-ütopyacı tutum daha sonraları birçok romanda kullanılacak ve roman birçok distopya konulu romana öncü olacaktır. Distopik bir hiciv olan romanda birçok özel ve farklı detay göze çarpar. Bunlara örnek olarak romanda evlerin saydam materyallerden yapılmasını verebiliriz. Buna göre herkes her an görülebilir.

    Biz, distopik gelecekleri konu alan, çoğunlukla totaliter ve özgür istemi kısıtlayan, yok eden iktidarları betimleyen romanların ilk örneğidir.**
    5 ...
  26. 15.
  27. bir çeşit delici. maden çağından önce kemikten yapılırdı.
    0 ...
  28. 16.
  29. 17.
  30. 0 kişidir öncesinde, kodları çağlar öncesinden iğne deliği/evren oranında işlenmiş, big bang'ini bekleyen. herhangi bir zamanda, herhangi bir mekanda, rastgele ve kendiliğinden patlamaya hazır, iradeden uzak. bazen bir okulda, boyası çıkmış sınıf kapılarının önünde karşılaşma, bazen sokakta yürürken poşet taşıyan omuzların üzerinden göz teması, internet üzerinden yazılan iki cümle, telefonda duyulan ses, bunu patlatmaya yetebilir.

    1 kişidir bazen, ki bu 'biz'in en yakıcı halidir, düşler ülkesinde gezinen bir devin adıdır. o dev o kadar büyük ve yalnızdır ki, kendi yıkar farketmeden sakarlığıyla kurduğu hayalleri. cümleleri düşük olur bu devin, düşleri gibi doğmadan ölür. umut devi ayakta tutar, her geçen gün büyütür ama kalesinde devleşen kaleci kadar yalnızlaştırır da. gözyaşlarıyla beslediği, nerde olduğunu bilmediği topraktaki tohumun ağaç olmasını bekler, hep beklenilen - hiç gelmeyenin tırmanıp yanına çıkıp, hayatında birden belirivermesi için, çok da gereği varken.

    2 kişidir çoğu zaman, ve daha da kalabalıklaşmaya gebedir. 'biz'in en güzel, en aşk halidir. kimi zaman üşüyen sevgilinin sırtına örtülen ceketli izlerini yansıtır, kimi zaman ilkokul sınıflarını cıvıl cıvıl süsleyen şarkıdaki 'ali babanın çiftliği' gibi mutlu bir cennete bırakırda geri dönemezsin. dayı ayrı yazman gerekirken üstelik. bir gece de olsa, aynı kapta duran iki diş fırçasının anısı yaşatır insanı, gelecek olan güzel günler için sabırsızlanılır uzak 'biz'ler tarafından. düşle gerçek arasında bir arafta, büyüyü bozmamak için üstüne titreye titreye yaşanılır gidilir o tarifsiz duygunun içinde. zira işimiz yaşamak değil midir zaten? ama hakkını vere vere. işte yukarıda kodlanan sayesindedir.
    6 ...
  31. 18.
  32. delici olanının adı bız ya da biz'dir.
    0 ...
  33. 19.
  34. ingilizce business'ın kısaltması olan kelime.
    0 ...
  35. 20.
  36. kuran'da allah'ın kendisinden bahsederken kullandığı zamir.
    0 ...
  37. 21.
  38. "tatlı tatlı emdiğiniz şekerin birdenbire kırılarak, içinde gizlediği peltemsi ve alabildiğine ekşi sıvının ağzınızın içinde dağılıvermesi benzer şu özne; biz.
    lav gibidir aynı zamanda. tek ve mutlak bir kaynaktan fışkırdığı halde, sanki her yerden boy vermiş ve her yere aitmişçesine, pervasızca dört bir yana yayılan, yoluna çıkan her şeyi istinasız, ayrımsız eteklerinin altına alani kendi dışında bir varlık kalmayıncaya değin tüm bir yaşam alanını kaplayan, yakıcı, kavurucu, fetih tutkunu lav gibi.
    tanrı böyle konuşur kutsal kitaplarda. tüm yaratma, yok etme, cezalandırma, mükafatlandırma eylemlerini anlatırken, "biz" diye hitap eder.
    bir de anneler böyle konuşur çocuklarıyla; "acıktık mı?" diye sorarlar mesela . "bakmayın amcası böyle yaramazlık yaptığımıza, aslında biz çok usluyuzdur," derler.
    alınan kararlar, yapılan tercih tamamen onlara ait olduğu halde, ortada iki ayrı benlik ve bellek değil de, som ve sonsuz bir bütünlük varmışçasına katarlar berikinin varlığını kendi varlıklarının hudutlarına tanrı'nın kuran'da annelerin çocuklarına hitap ederken kullandığı "biz"in formülü; (biz= ben + sen) değil,(biz= ben+ ben olmayan herşey)dir. böyle bir biz'in dışında kalmak mümkün değildir.
    *
    1 ...
  39. 22.
  40. 23.
  41. gün bizimle doğar
    bizimle batar güneş
    bizimdir dağlar çayırlar
    denizler
    bizim her taraf
    kaldırımlar, bağlar, bahçeler
    yer bizimle toprak
    gök bizimle mavi

    bebek bizimle güler
    bizimle sever genç kız
    bizimle heyecanlanır
    görünce
    dizlerinin bağı çözülür ya
    bizimle

    bizimdir fırındaki ekmek
    simit, çay ve peynir
    vapurda martıya attığın parça
    bizimdir

    ne varsa bize dair şu hayatta
    bizimdir
    biz varız diye güzel aşk
    sen varsın diye ben
    ben varım diye sen
    bizimdir anlamı sevdanın

    biziz
    hepsinin sebebi
    biz olmasaydık "sen" ve "ben"
    boş yere tüm evren
    hepten fuzuli

    *
    2 ...
  42. 24.
© 2025 uludağ sözlük