'ben birini özlemek istedim, seni seçtim.' diyen insandır. bu acıyla yazılar şiirler yazıyor, resimler yapıyor, filmler çekiyorsa yani bi derdi varsa, üretiyorsa tadından yenmez. lakin geviş getirmek insana özgü değildir, bu ayrıntı da unutulmamalıdır *
biten bir ilişkinin yıllarca yasını tutmayı istemek yani acı çekmeyi bile isteye seçmek ayrı, yasını tutup acı çekmek farklıdır.
ama neticede her iki durum da bok. **
yapmayın nolur ya. sonra çok pişman oluyorsunuz. hele ki yıllarca sevdiğiniz insanın size az da olsa saygısının kalmadığını görüp duyunca yaşayacağınız pişmanlığın boyutu oldukça büyük oluyo. benden söylemesi.
belki de "o"nun yerini tutacak birini bulamamaktan kaynaklanır. belki de bulunanları tanıma cesareti gösterememeye bağlıdır. sebebi ne olursa olsun ilişkiye veya gidene bağlı değil de kalanla alakalıdır sanki. kalanın güçsüzlüğü, acizliği gibi sebepleri vardır. sevgi değildir ama sebep. sevgi hastalıklı olamaz çünkü ve yıllarca acı veren şey hastalıklıdır. kendine olan sevgini siliyorsa başka bir sevgi ya da sevgi sandığın şey, işte onda bir sorun var demektir.
anlamsızdır. zira ilişki bittiyse taraflardan biri artık 'bir şey hissetmiyor' demektir. bir şey hissedilmiyorsa, verilen sözler, edilen yeminler, vaadler savrulan yapraklar gibi tarihin tozlu yaprakları arasında yer aldıysa biten bir ilişkinin yasını tutmak geçip giden ömrü ziyan etmekten başka bir şey değildir.
olacak olan olmuştur . eğer hala durumun ciddiyetinin farkına varamayıp gönlünün hükmüne engel olamıyorsan, bil ki; aklın başına gelsin diye daha kütü/büyük bir belaya davetlisin.