Küçükken kir, pas, bit ve pire içindeki eski eşyaların birbirine itelendigi insan denizi olarak hayal ettiğim ama aslında ne ararsan var konseptli yer.
Birkaç sene önce evimin hemen yanında kurulurdu cumartesi günleri. Mutlaka uğrardım. Eski kitaplar, plaklar, objeler.. hep ilgimi çekerdi. Teypten kaset çalan bir ihtiyar vardı. Hakkı bulut’un eski şarkılarını çalardı. Öyle bir hava katardı ki pazara, otuz sene öncesine götürürdü insanı.
Zaman zaman gitmenizi tavsiye ederim.
https://galeri.uludagsozluk.com/r/1378653/+
kim ne derse desin, beni avm den daha çok heyecanlandıran bambaşka bi yer. tüketim kültürünün tekdüzeliğinden, popüler kültürden ve tabii ki berkecan ve pelinsulardan bir nebze uzaklaşıp yepyeni, oldukça zengin bir kültürle kucaklaşmaktır bit pazarı. ayrıca izmirde olanı, dedemle antikacılık yaptığım yerdir.
Şöyle enfes Bi ganeşa'ya benzeyen bibloyu 1 tl'ye aldığım mükemmel yer.
O değilde bibloyu gören diş hekimi bi kadın nedense metroda yanıma gelip sorular sordu. Sonra kakiri kikiri. Tılsımlı bişey heralde. Yüce ganeşa.