çaya bisküvi banmak, o sırada bisküvinin yumuşayıp bardağın içine düşmesi, o düşen parçanın kaşıkla almaya çalışılması sonucu oluşan bebe maması gibi kaışım.
öyle söylenildiği gibi eti falan gelmez.
bisküvi denince akla, ''bisküvi denince akla hemen onun adı gelir, eti eti eti'' şarkı sözü gelir. insanlar hemen eti eti eti diyor. bu etinin geldiğini göstermez ki. bu şarkının geldiğini gösterir. işin boktan tarafı giderek sıçıyorum çünkü, ''bisküvi denince akla hemen onun adı gelir eti eti eti'' şarkı sözü aslından bisküvi denince akla gelmez. ''bisküvi denince akla'' dendiğinde gelir.
bisküvi dendiğinde aklıma hemen eti ruby gelir. böyle ortası jöleli, kremalı bisküvi. artık bulması neredeyse imkansız oldu ya da en azından benim çevremde hiç yok ama bana hep çocukluğumu, önce kenarını kemirip jöleyi sona sakladığım zamanları hatırlatır...