pedallarının çevrilmesi suretiyle hareket eden araç. çok kastım tanım için. hehe.
uktedir lan içimde. küçüklüğümde, sırf adı "titanic" diye bir bisiklet aldırmıştım babama bmx. ama ne bmx... o zaman, elimi havaya kaldırdığımda ancak ulaşabiliyordum selesine, gidonuna. çok kızdılar "aldırdın da binmedin" bilmem ne diye. dört tekerlekliydi ama tekerlekleri sağlam değildi. bir kez annem bindirmişti de 3-5 pedal sallayıp yere düşmüştüm. tekerleklerin bir boka yaradığı yoktu. şehrin orta yerinde, boyumdan büyük bisikletle, tekerleri sağlam değilken bisiklet sürmeyi öğrenmem beklenemezdi ki yahu. ama onlar bekliyorlardı, çocukluğumun en büyük moral bozukluklarındandı bu olay. babam da hiç uğraşmadı tekerleği değiştirmekle, vidasıyla bilmem nesiyle. o zaman benim kafam basmıyordu. ne yapılması gerektiğini bilseydim, ben tamir eder, yardırırdım.
sonra ne oldu? paslandı gitti o bodrumda. bisiklet sürmeyi de 11 yaşında mı ne, izmit'te öğrendim. anneannemin kiracıları vardı. onun çocukları yakın arkadaşlarımdı. bir tane bisikletleri vardı, frensiz falan. en az benim bisikletim kadar sorunluydu. ve yolun sonu yokuştu, az tırsmamıştım. dayım tutuyordu, ben sadece pedal çeviriyordum. gerçekten anlamadım, sonra bir baktım, dayım bırakmış, meğer yalnız gidiyormuşum.
"heyooo" demeye kalmadan yokuşa yaklaştığımı fark ettim, ustası olmadığım gidonu seksi bir hamleyle çevirdim, hem tekerleği yamulttum hem kendim yamuldum. o günden sonra o berbat yolda az biraz bisiklet sürdüm. evime döndüğümde, parktan arkadaşlarımın bisikletlerinde turladım biraz. dönüşlerde hala iyi değilim, çok iyi beceremem. bisiklet yavaşlamayagörsün, düşerim, dengede duramam. o yüzden bianchilerini vermeye pek yanaşmazlardı, acemi olduğumu bilirlerdi. ama şükür, hiçbir arkadaşımın bisikletine zarar vermedim izmit'teki hariç. gerçi o da manyağın tekiydi, bisikletini boyardı, tekerleğini değiştirirdi... çok da sikindeydi bozmam, pehey.
bugün kardeşime almışlar, binebileceği bir dört tekerlekli. duygulandım. selesine şöyle bir şaplak attım keratanın. hiç binebileceğim bir bisikletim olmadı, asosyal olsam da onunla turlar, eğlenirdim be sözlük. bir gün avrupa'ya yerleşirsem evden, arabadan önce bisiklet alacağım anasını satayım. hem daha ucuz, hehe. bisiklet yolu falan da var zaten, mis. yardır allah yardır.
ha dönüşlerde iyi değilim falan dedim ama yarış bisikletinde ortalığın anasını bellerim hehe. az mı yarış kazandım "dayım bunu amerika'dan getirdi olm, bisikletçi benim dayım, bizim evde şimdi süriyim diye verdi dokunmayın haa" bisikletiyle düz yolda, pehey...
Mükemmel bir hava
Mükemmel bir ses
Mükemmel durumda sahibi hatasızdı
Hatasız yıprattı duygularını
Tek bir şans
Bir bisiklet taşıyordu aşkını
Nasıl bi'şey?
Uykusuz uzağa
Gözlerin mahmur
Bakıyorum ufkuna
Bas pedala bak gökyüzüne
Seni bekleyen başka bir adam var
Gözüm yollarda
Yolları sen aşarken
Bekledim ve gördüm ihtiyacım olanı
Biraz şans ve bir bisiklet
Kim tutunmuş zamana?
Pişman değilim asla.
Nasıl bi'şey?
uykusuz uzağa
gözlerin mosmor
bakıyorum ufkuna
Bas pedala bak gökyüzüne
Seni bekleyen başka bir adam var
üzücü bir olaydır ki insanlar genelde çocukken kullanır bu aleti sonra yerini motosiklet araba ve binimum motorlu çevreye zarar veren araçlara bırakır. kullanımı kesinlikle yaygınlaştırılması ve belediyelerce bisiklet yollarının yapılması lazımdır.
mor ve ötesi'nin masumiyetin ziyan olmaz albümünden sözü müziği tatlı bir şarkıdır. bisiklete biner takarsınız kulaklığı hafif yüzünüze çarpar rüzgar. şarkıya eşlik ederek güneş batarken...
Bas pedala bak gökyüzüne
Seni bekleyen başka bir adam var.
özellikle küçük şehirlerde, kasabalarda yaşıyorsanız ve yürüme mesafesiyle evinizin çarşıya uzaklığı 10-15 dakika sürüyorsa otomobil, motosiklet gibi rahat olduğu kadar insana fiziksel katkısı olmayan ve havayı kirleten araçlardan daha fazla tercih edeceğiniz, binen insanın bacaklarını çalıştırdığı için tembel işi olmayan araçtır. özellikle önünde bir sepet varsa ufak tefek alışveriş yaptığınızda işinizi fazlasıyla görür.
kışın bodruma veya bizim oralarda "odunluk" olarak tabir edilen yerlere kapatılır. bahar geldiğinde ise tozlarını siler, temizler, zincirlerini yağlar ve inmiş tekeri varsa şişirir kullanmaya başlarsınız. onla yeniden buluşmak geçen baharda sezonu bitmiş olan bir dizinin yeni sezondaki ilk bölümünü izlemek gibi olur. hava almak amacıyla veya öylesine binip dolaşmak için tercih edilebilir. tek başıma yürüyüş yapmayı sevmem ama bisikletimle tur atmaya bayılırdım.
tabi binerken dikkatli olmak gerekir. özellikle hızlı gittiğinizde gözünüze "ufak model bir sinek" girerse kontrolü kaybedebilirsiniz. *
doğa dostu tek ulaşım aracı. ülkemizde keşke daha çok sahiplenilse belediyeler daha çok bisiklet yolları yapsa. ayrıca 1. dünya savaşı öncesi alman ordusu dünyanın ilk bisikletli piyade taburunu oluşturmuştur.