türkiye' dir efendim. yaşınız 19 - 20 oldu mu bisiklete binemezsiniz. hemen bakışlar üzerinize çevrilir. kazık kadar olmuş hala bisiklete biniyor diye ithamlara muhatab olursunuz. lan nesi ayıp bisiklet sürmenin. avrupa da 80 yaşındaki nineler dedeler biniyorken, biz binemeyecekmiyiz..
türkiye'dir. yaşadığım için diyorum.
ve özellikle kızlar daha yadırganıyor. gördüğüm için diyorum.
oysa ki, en güzel taşıttır. keşke herkes bisiklet kullansa.
şehir içinde kullanılması gerekirken bisiklet yolu olmayan ülkedir. kaldırımlarda insan yürüyeceğine arabalar park ederse bisiklet yolu ne gezsin bu ülkede. *
batı devletlerinde bisiklet bir taşıma aracıdır. almanya´da şehir içinde , eğer şehir yokuşlu inişli değilse, hemen herkes gideceği yere bisikletle gider.
ben istanbul´da otururken, maltepe´den kadıköy´e gidip geliyordum bisikletle, bisiklet yolu olmadığı için, annem yasaklamıştı bana, hele bazen karanlık çöktükten sonra dönmem gerekiyordu ki, arabaların arasından zikzak çiziyordum.
dolmuş ya da otobüsle kadıköy maltepe arası yarım saat sürüyor. bisikletle de hiç sektirmeden 37 ila 40 dakika arasında sürüyor. trafik yok, yol tıkalıysa kaldırımdan git, çevreyi tanıyorsan ara sokaklara sap...
bütün avrupa da şehir içi ulaşımın en önemli parçalarından birisidir bisiklet yolu, ve bisiklet. sen - frankfurt da mannheim da köln de hamburg´ta gideceğin mesafe öyle 40 km falan değilse, 12-15 km arasındaysa, şehir trafiği içinde bisikletle gideceğin yere daha çabuk gidersin. çünkü metro da bile metro bekleme süresi içerisinde 1-2 km yol gidersin bisikletle.
avrupa´da biz okurken, bizim profesörlerin hemen hepsi okula bisikletle gelirlerdi. gidip görünüz- frankfurt´taki mannheim´daki üniversitelerin önünde kocaman bisiklet park yerleri vardır, ve buralarda hep yüzlerce bisiklet park edilmiş olur, hergün.
bütün büyük şehirlerde belediyeler turistlere bisiklet kiralarlar. meşhur "paris-velo" ilk aklıma geleni. frankfurt öyledir, münih öyledir, sen bi şehre trenle gelmişsen hemen tren garında çok cüzi fiyata bisikleti kiralar istediğin gibi şehri gezer sonra da herhangi bi metro istasyonuna bisikleti bağlayıp anahtarı gişeye bırakır, metroyla gideceğin yere gidersin. çok pratik bir şeydir. paris´te champ elysee´yi yürüyerek bi saatte katediyorsan, bisikletle 12-13 dakika da katedersin. dümdüzdür çünkü paris.
bi de 4yıl üniversite okuyorsan ve gidiş geliş günde 3 euro parayı tasarruf ediyorsan, 4 yılda resmen bi araba parası tasarruf edersin.