kızları yanına, erkekleri karşısına almış üründür.
arkadaş bu biscolata' yı sadece kızlar mı yer? marketten alırken herkes bana kötü kötü baktı. nedenini eve geldikten sonra, reklam filmini izleyince anladım. elim kopsaydı da almasaydım o piskivütlerden.
evet efendim.. sebebi ziyaretimiz oglumuz carlosu kizimiz esther'e ...
sozluk bu urunun reklami cok fena aklimi basimdan aliyor yeminlen bak.. yurttaki kizlara engel olamiyoruz artik carlos'un ask mood'u cikinca hele garibim televizyonu indirip bir gun bir tanesi sevismeye baslayacak diye korkuyoruz..
carlos carlos sana gelince.. sen nasil bir mahluksun.. annen ne icti sana hamileyken.. ahh ahh seninle yagmur altinda islansam yeter.. oys icim bir hos oldu..
ülker ve eti'den sonra bir abur cubur markası daha girdi hayatımıza... şölen. nutymax adı altında tadı ve reklamı farklı bir çikolatayla hızlı bir giriş yaptı piyasaya. benim çikolatalarla pek aram olmamasına rağmen merak edip yemişliğim vardır. anlayış olarakta yeniliğe, farklılığa, çeşitliliğe açık bir insanım zaten ;) takdirle karşıladım bu girişi de. ülker ve eti gibi ciroları milyar dolar seviyesine ulaşmış iki devin bulunduğu piyasaya bu denli iddialı bir giriş yapmak her yiğidin harcı değil. öyle ki avrupa'da çok tutulmasına rağmen türkiye'de iş yapamayan onlarca çikolata markası varken.
sonra biscolata falan çıktı karşımıza. bisküvi'den önce reklamını gördük. böyle pislik insanın içini kaldıran bir reklamı var:
"tü allah belanızı versin!" dedim, "bu ne biçim reklam!"... neyse dedim olmuş bir hata, bir daha olmaz. ama adamlar işi çığırından çıkardı, yeni ürünler, yeni yakışıklı kaslı erkekler, gitar çalıp dans ediyorlar falan böyle:
"laan!" dedim. bu işe biri dur desin. rtük'e telefon açtım, onlarca mail attım. reklamları kaldırmadıkları gibi adam yerine koyup bir cevap da vermediler.
kıskandığımdan falan değil. insan fantastik kahramanların neyini kıskanır allah aşkına. süpermenin taytını mı kıskanayım, bırakın bunları. yani ben biscolata reklamları çekilmesin demiyorum, ama standartları yükseltmeyin arkadaşım. sadece erkekler için değil, kızlar için de söylüyorum. beklenti içine giriyorlar çünkü. ister istemez reklamdan etkilenip beklenti içine giriyorlar, ama öyle değil.
kızımız gidip marketten alıyor biscolata'sını, böyle yiye yiye gidiyor evine doğru. köşede mahallenin apaçileri bekliyor. kızı taciz ediyorlar yamyam gibi "beni de yeee!! beni de yeee!!"
şimdi gelin bu kızın psikolojisini düzeltin.
al işte!! ben dedim diyeceğimi al!!....
bir bayan olarak biscolata mood reklamında oynayan o adamları bütün türk bayanlarının begenmesine üzüldügümü belirtmek isterim. zaten nedense o reklamda oynayan adamlarının hepsinin gay olduguna dair bir his gelişti içimde. ayrıca türkler dururken niye eli yüzü düzgün iki gavurun oynadıgı çikolatayı alacağımıda bir türlü kestiremiyorum. reklamda yabancı oynatmaktaki amac türk erkeklerinde böyle vücut yok demek midir? yabancı özentiliği midir yoksa sevimli olduguna inanmaları mı bilmiyorum. ama son derece itici oldugunu düşünüyorum. ayrıca bir de görüntüsü köpek mamasına benzediğinden sanırım antipatik oldugu için asla alınmayacaklar listeme girdi bile.*
(bkz: senin olayın ne arkadaş?)