birkaç söz

entry13 galeri0
    1.
  1. söylemeliyim size. ey güçperestler
    unuttuğunuz şu.
    tanrılarınız da ölümlüler
    0 ...
  2. 2.
  3. hıçkırıklara boğulmuş çocuğun uyuması gibi duran sessizlik
    yaşlı ve yorgun yüzlere değen zayıf, üşengeç, loş bir ışık
    köşede yanmayan sakat ve kırık bir soba
    hava salyalı it dişleri gibi keskin ve soğuk,
    herkesim varmış diyorlar yanımda. Peh!
    Oysa hepsi yalancı ve oruspu kalabalık
    gerçekte koynuma aldığım çırılçıplak yalnızlık
    hoş geldin cinnet
    zaten sen hep burdaydın yoksulluk
    1 ...
  4. 3.
  5. eğer
    eğer, bütün etrafındakiler panik içine düştüğü
    ve bunun sebebini senden bildikleri zaman
    sen başını dik tutabilir ve sağduyunu kaybetmezsen;
    eğer sana kimse güvenmezken sen kendine güvenir
    ve onların güvenmemesini de haklı görebilirsen;

    eğer beklemesini bilir ve beklemekten de yorulmazsan
    veya hakkında yalan söylenir de sen yalanla iş görmezsen,
    ya da senden nefret edilir de kendini nefrete kaptırmazsan,
    bütün bunlarla beraber ne çok iyi ne de çok akıllı görünmezsen;
    eğer hayal edebilir de hayallerine esir olmazsan,
    eğer düşünebilip de düşüncelerini amaç edinebilirsen,
    eğer zafer ve yenilgi ile karşılaşır
    ve bu iki hokkabaza aynı şekilde davranabilirsen;
    eğer ağzından çıkan bir gerçeğin bazı alçaklar tarafından
    ahmaklara tuzak kurmak için eğilip bükülmesine katlanabilirsen,
    ya da ömrünü verdiğin şeylerin bir gün başına yıkıldığını görür
    ve eğilip yıpranmış aletlerle onları yeniden yapabilirsen;
    eğer bütün kazancını bir yığın yapabilir
    ve yazı-tura oyununda hepsini tehlikeye atabilirsen;
    ve kaybedip yeniden başlayabilir
    ve kaybın hakkında bir kerecik olsun bir şey söylemezsen;
    eğer kalp, sinir ve kasların eskidikten çok sonra bile
    işine yaramaya zorlayabilirsen
    ve kendinde ‘dayan’ diyen bir iradeden
    başka bir güç kalmadığı zaman dayanabilirsen;
    eğer kalabalıklarda konuşup onurunu koruyabilirsen,
    ya da krallarla gezip karakterini kaybetmezsen;
    eğer ne düşmanların ne de sevgili dostların seni incitmezse;
    eğer aşırıya kaçmadan tüm insanları sevebilirsen;
    eğer bir daha dönmeyecek olan dakikayı,
    altmış saniyede koşarak doldurabilirsen;
    yeryüzü ve üstündekiler senindir
    ve dahası
    sen bir insan olursun oğlum…
    rudyard kipling
    0 ...
  6. 4.
  7. dağ tepesinde bir çam olmasan

    dağ tepesinde bir çam olamazsan

    vadide bir çalı ol.

    fakat, oradaki en iyi küçük çalı sen olmalısın.

    çalı olamazsan bir ot parçası ol,

    bir yola neşe ver.

    bir misk çiçeği olamazsan bir saz ol…

    fakat, gölün içindeki en canlı saz sen olmalısın.

    hepimiz kaptan olamayız, tayfa olmaya mecburuz

    dünyada hepimiz için bir şey var.

    yapacağımız iş, size en yakın olan iştir.

    cadde olamazsan patika ol.

    güneş olamazsan yıldız ol.

    kazanmak, yahut kaybetmek ölçü değildir

    sen her neysen, onun en iyisi olmalısın…

    dauglas malloch
    1 ...
  8. 5.
  9. "Can konağını aramadaysan, cansın; bir lokma ekmek arıyorsan ekmeksin, bir damla su arıyorsan susun. Zulmün peşindeysen zalimsin, aşkı arıyorsan âşıksın, Gönlün neye kapılmışsa O’sun sen. Şu nükteyi biliyorsan, işi biliyorsun demektir. "
    1 ...
  10. 6.
  11. Sıcak bir temmuz ayında,
    öğle vakti, tam yukarıda
    dünyayı dolduran güneş
    tüm haşmeti ve şeffaf şalıyla
    bir ananın çocuklarına baktığı gibi bakarken
    yeryüzüne saran müşfik bakışlarıyla;
    göz görebildiği kadar düz ve
    ekin sarısı bir ovanın tam ortasında
    bütün insanlara küsmüş gibi tek başına duran,
    koca bir ceviz ağacının koyu gölgesine
    açtığı buruşuk mendilin üstünde
    acı soğan ve ekmeği
    katık yapıp suyunu yudumlayan çobanın
    derdi kadar derdin olsun sadece…
    2 ...
  12. 7.
  13. Taşıdığın unvanlar, sıfatlar var. Bazılarını yıllarca uğraşıp almışsın. Avukat, patron, profesör gibi...
    Bazılarını ise almak için çok uğraşmamışsın. Güzel, hazırcevap, zengin gibi...
    Sonra bir "silgi" geliyor. isminin önündeki yukarıda saydığım o sıfatların bazısını belki de hepsini siliveriyor.
    Aaa o da ne? Bir anda etrafında insanlar kalmıyor. Nereye gittiler? Nereye olacak başka insanlardaki başka sıfatları başka unvanları sevmeye gittiler.
    Ya gitmeyen hala etrafınızda duranlar varsa... işte onlar unvanları değil de sadece sizi seven ama hakiki sevenlerdir....
    1 ...
  14. 8.
  15. adın yolcuysa
    ve çıktığın
    bilinmezlikle döşeli bir yolsa
    ne ala eğer
    yolun aydınlık
    ve baharı müjdeleyen çiçekler varsa
    dört bir yanında
    şen ıslıkların elbet dudağında
    ne ala ciğerim ne ala!
    fakat şunu unutma
    şikayete hakkımız yok çıkarsa fırtına
    ne de yol kesen eşkıya.
    burası yol çünkü
    bilinmez ki nereye çıkar ufuklar
    bilinmez ki tepeni ardında neler var

    sadece yolcuyuz ciğerim
    sahibi olmadığımız yolda
    olabilirse ak olsun alnımız
    geldiğinde yolun sonuna.
    1 ...
  16. 9.
  17. Meğer düşeli çok olmuş
    yüzümden gülümsemem
    hatırlayamadım
    Yetti göz yaşlarıyla yıkandığım
    yetti hüsran duvarlarına çarptığım
    Bıktım güçlü görünmekten
    benden buraya kadar bittim
    koşmakmış! Durmaya yok mecalim
    Evet sınandım! Evet kaybettim!
    1 ...
  18. 10.
  19. Aslında dertli insanlar, ya da ne bileyim işte büyük problemleri olduğunu düşünen insanlar farkında... Acınmak istemiyorlar. Senden dertlerini çözmeni de istemiyorlar. Farkındalar demiştim. Eğer gerçekten sıkıntıları büyükse onu bir insanın çözemeyeceğini biliyorlar. Fakat bir şey istiyorlar. Yanında olduğunu görmeni, problemle uğraşırken tek başına olmadıklarını, küçücük bir desteği görmek istiyorlar. Senin herkül olmadığını biliyorlar. Fakat dost olduğunu görmek istiyorlar... Yapamaz mısın?
    2 ...
  20. 11.
  21. Avam diye bahsedeceğimiz halkın büyük kısmı omuzlarının üzerinde taşıdığı şey her ne kadar başmış gibi görünse de aslında dikdörtgen bir tv. Maalesef düşünüyorum zannettiği de kafasına empoze edilen ,kısıtlı,maksatlı,ve bilinçli propaganda... Ancak zavallı kelimesi tam karşılıyor bunları... Ya da hamal. Kullanmadığını neden taşıyorsun be zavallı?
    0 ...
  22. 12.
  23. Büyük bir felakete uğramışlardı. Çektikleri sıkıntı o kadar büyüktü ki...
    Şöyle söyleyeyim yaşadıklarını bırakın başkalarının anlamasını bizzat kendileri bile her an soludukları acının farkında değillerdi.
    0 ...
  24. 13.
  25. Sayfaları sararmış kitaplarım
    Yarım kalmış demli çayım
    Annem, seccadem, dostlarım
    Hayallerim, planlarım,umutlarım
    Altısında ulan daha cancağızım
    Acısını saklayamaz ki karım
    ahh ulan ahh
    baharda içeri mi girilir?
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük