birini çok sevmek, ondan bir türlü vazgeçememektir. birini çok sevdiğinizde o artık sizi istemese bile onunla olmayı dilersiniz. birini çok sevdiğinizde, başkasıyla birlikte olsanız bile aklınızın bir köşesinde onun adnı sayıklarsınız. sizi kovsada bacadan girersiniz. ama birini çok sevdiğinizde o üzülmesin diye herşeyi her olayı göze alabilirsiniz. ondan vazgeçmeyi bile.
birini çok sevmek, sevilen kişiyi şımartabilir. sizi değersiz yapabilir.
birini çok sevmek kalp işidir, sevgi işidir.
birini çok seven kişi sevginin aşkın herşeyi yenebileceğine, herşeye yetebileceğine inanır. yanılır.
ve ezel'den gelsin;
--spoiler--
Birini çok sevdiginizde, o sizi cok üzse de, O'nun yanında ağlamak istersiniz...O size korkunç bir şey yapsa da, O'nun kollarinda teselli bulmak istersiniz... Birini cok sevdiğinizde, size bin kere de yalan söylese, yine de herkesten çok Ona inanmak istersiniz...
--spoiler--
başta güzel olan, sonradan insanın amına koyan olaydır. başta seversiniz çünkü her şey lehinize gözükür yada olayları öyle anlamak istersiniz. fakat karşıdaki kişi sizi sevmediğinde yada birlktelik içeren bir ilişki olduğunda gereken değeri vermediğinde içinizi yakar bu durum. eğer gerçekten seviyorsanız hapsetmeyin onu, özgür bırakın. psikolojiniz o an onu elde etmeye meyillidir ama ona yakından nezaret yaparsanız yani biraz da serbest bırakmazsanız kazığa oturmanıza neden olabilir bu durum. bırakın gitsin. çünkü ummadığınız anda tekrar geri gelecektir. o gittiğinde, anlayamazsınız neden tekrar geldiğini, geri döndüğünü... gelmiştir işte. o gittiğinde "yine sert olacağım artık yeter, zaten çok çektirmişti." nidaları kendini yumuşaklığa bırakır, buna siz bile inanamazsınız.
birebir yaşıyorum olayı sözlük. içimi döktüm sana. en azından beni dinleyebilecek bir nesnenin olduğuna sevindim.
anlayamadığım şekilde herkesin sevgiliyi çok sevme gözüyle baktığı olaydır.
anneyi çok sevin, yaradanı çok sevin, hayvanınızı çok sevin, çiçek sulayan halinizi çok sevin. yahut zaten kökü (sev)-mek olan, sevgiliyi çok sevin.
lakin illa ki çok sevecek bir şeyleri olmalı insanın.
ve tabi ki her zaman sevdiğin derece de sevilmeyi beklemek, sonunu hüzün ve yahut yenilgi olarak düşünmek saçmasapan bir beklenti ve önyargıdır. yeri geldiğinde her şeyi göz ardı edip ne büyük sevdim deyip, kendiyle gurur duyabilmeli insan. bu gururu yaşamayan insanın zaten sevebilme yetisini sağlayacak yüreğinin olduğu şüphelidir.
gunesi onun icin dogurmaktır, geceyi ayla onun icin aydınlatmaktır, saniyeleri onun icin kovalamaktır ve en onemlisi herseyi onun icin bir kenara atabilmektir.*
çok sevmek elbette güzel ama sonu çok acı biter eğer biterse.. çünkü herkes sevmenin, çok sevmenin değerini bilemiyor. köpek gibi acı çekmek var ucunda. cesaret işi..
çok sevmek kendinden çok ödün vermek demektir. genelde sona gelindiğinde çok seven çok üzülen kişi olacaktır. aslında çok sevmek çok üzülmek demektir. (bkz: ben)
Herkesin değil bir tek senin yerin var
Geçmisimdeki iyi kötü anlarda yanımdaydın ya ne isterdim daha
Amaa...
Evet her güzel seyin de bir sonu var
E tabi haklısın sen boğulmamak için gemiyi terketmen en dogru seçim ...
Görünür de nefes alıyor gibiyim
Görünür de gülüyor oladabilirim
Görünür de yaşıyor gibi dursamda içten ölünürdee...
Herkesin degil en çok senin payın var
bu hayattan kopup ölü balık halimde
Son bir iyilik yap at beni denize
Görünür de nefes aliyor gibiyim
Görünür de gülüyor oladabilirim
Görünür de yasıyor gibi dursamda içten ölünürde...
Ölünür de farkına varamaz insan
Ölünür de kopamaz bu dünyadan
Ölünür de yasayan sıradan biri gibi görünürde...
Birini çok sevmek; ona kıyamamaktır, kesinlikle delice kıskanmaktır, onun iyiliğini sonsuz düşünmektir ve bazen katı olmaktır lakin aşk sevmeye benzemez aşkta kıskanmazsın sıkılmasın diye onun iyiliğini düşünmezsin istediğini yaparak mutlu olsun diye bir çiçeği seversin ama aşık olamazsın çiçekte eksik olan ruhtur öyleyse bu aşk ruhanidir.
herkes çok sevdiğini sanıyo da buranın ortalamasının 17 olduğu düşünülürse , bi 6-7 sene sonra görücez hanginiz o şimdi çok sevdiğinizle evlendiniz..
ehehe hayat maalesef böyle.. belli dönemlerde insan kendini mevlana sanıyo amk öyle bi sevgi.. sonra bi gün taksimde bi barda hoş biriyle kesişiliyo bi heyecan bi olur mu acaba ya hissi çörekleniyo..
inkar etsek de hiç birimiz belli yaş aralığında , başkalarını görmeyecek kadar olgun sevemiyoruz.. sadece ekfarlanasımız geldi mi bi iki karalıyoruz..
hayatı öğrenmenin çeşitli yollarından biridir. ve yine o yollardan birinde yitirilir.
ve öğrenilir, ders bir; sev ama giderken durmasını bil. aynen ölürken yaşamasını bildiğin gibi. kimseyi sevemeyecek olsan bile o bir keresinde kül eden ateşte yanmasını bil. küllerinden doğmasını bildiğin gibi.
birini çok sevmek çok şey öğretir insana, sevebilen bir kalbin olduğu için bunun kıymetini bil de sızlanma. bundan sonra sevsen de artık eskisi gibi olmayacak bir kere bunu iyi bil. o ateşte yandığında ve yeniden doğduğunda eski sen değilsindir artık. birini yeniden çok sevebilmek için kurtulmak gerekir eskinin ölü toprağından bu yüzden yanmak iyidir.
yok böyle bişey. karşılıklı aşk yoktur aga. ben bunu bildim, bunu duydum.
kim seviyorum dediğinde karşılığını içtenlikle alır ki, aldığında zaten aşk biter. sevgi başlar...
bazen hüzün verir insana bazen bulutların üzerinde gibi hissettirir. Ne kadar kırılsanda ne kadar yüreğin acısa bile gülümsersın ona. Gün olur ağlatır seni geceler boyu. Gün olur kimsenin güldürmediği kadar güldürür seni.. Değişiktir o her şeyden, herkesten farklıdır. Uğruna yapılmayacak yoktur.. Sevdirir kendini hem de deli gibi..
birini çok sevmek vazgeçememektir yanınızda değildir ve belkide uzun bir süre yanınızda olamıyacaktır bunu bilirsiniz ama yinede vazgeçemezsiniz günde 1 saatde olsa sesini duymak ayda 1 kerede olsa yüzünü görmek istersiniz.. Birini çok sevmek o bunları her size hatırlatışında onu ikna ederken gözlerinden yaş gelmesidir.. birini çok sevmek uzun gecelerde uyuyamayarak belkide şairliğe ilk adımı atmaktır bitmeyen gecelerde. Ve en kötüsüde ona böylesine aşıkken ayrılığı kabul etmektir sırf onun aklında soru işaretleri kalmasın diye hüzne gömülmektir...
Birini çok sevmek onunla aynı ay a bakabildiğine bile şükretmektir...
