homojen bir şekilde gerçekleşmesi zor olan durumdur. şöyle ki ya gerçekten sevdiğiniz ve hoşlandığınız biri vardır, aşk gibi bir şeydir hissedilen. ya da gerçekten sırıl sıklam aşık olduğunuz, ama vazgeçemediğiniz çok alıştığınız biri vardır.
iç organlarının yer değiştirmesi, sarışın başlayan hayallerin esmer bitmesi ile sonuçlanır attila ilhan deyimiyle.
kırmızı köşede sizi heycanlandıran, yanında olmanın sizi mutlu ettiği kişi vardır. mavi köşedeyse yanında olmanın size güven verdiği, mutlu etmenizin sizi mutlu ettiği biri vardır.
sonunda size daha çok heycan veren tarafı seçerseniz, aşk acısı çekmeyi göze almış demeksinizdir. fakat diğer tarafta gerçekten sevilen, seven biri vardır. buna rağmen acı riskini göze alıyorsanız, nietzschenin aforizmaları eşliğinde rakı içmenin vakti gelmiştir artık.
son olarak, hangisini seçerseniz seçin, diğer şıkka yönelik bir pişmanlık daima içinizde olacaktır. ve kararınızdan dönüp diğerine gitmeye kalkarsanız, carpe diem olayını da çözmüşsünüz demektir, aferin size.
bünye birini sever ona değer verir ama karşısına çıkan bir heyecan için çarpar yüreği. çaresiz kalır. kararsızdır. her anında yanında olan sevgi midir yaşanması gereken yoksa uzun zamandır ilk defa bu kadar güçlü hissettiği aşk mıdır? aşkta karar kılar, sevgi için yapamadığı her şeyi aşka vermek için. tüm benliğiyle ona odaklanmaya hazırdır artık. önüne hangi yolların, nasıl engellerin çıkacağını kestiremez tabi ama içtiği en lezzetli çayların sahibinin, seramiğe can veren ellerin peşine düşer.