- mahmut aga'nla evlenacahsan iste o kaddar!
+ ama baba ben daha 15 ya...
- hhööött! zengin kocaya gidacahsan iste daha ne istiyirsen gızım.
+ ben menmet'i seviyorum baba...
- o allaan cobanına kız mız vermem ben. mahmut aganla anlasmısak. en yakhın zamanda dini nikahı kıyacaak. daha da hır cıkarmayasın!
+ ...
- konu kapanmıstır. iste o kadder!
bu bir yasak aşk öyküsü çokta açıklı
birazdan evleniyor yarim ondan bu acı
birde başımda dönüyorken bizim bu şarkı
mutluluk hediyem şarkımda senin olsun
ey tanrım dayanabilirmiyim buna ben
yardım et çıkart onu al aklımdan lütfen
taşıyamıyabilirim düşerim birden
ne de güzel olmuşsundur beyazlar içinde sen
sensizliği paylaşırım yalnız evimde
yokmuş böyle bir acı ne yerde ne gökte
attın imzanı kıydın ikimizede
çektim kendimi sen mutlu ol dünya evinde
şarkımızı söylüyorum sakın ağlama
kıyamamki sana benim olamasanda
hani sana o ilk canım değişim varya
çınlasın kulağımda her bu şarkı çaldığımda
bunlar, sevilen kişiyi bir başka yüzde, bir başka seste, bir başka tende yaşatır.
kendi yaşamıyorken..
beraber gezmeyi planladıkları yerlere giderler, kalbin en derininde saklanan sevgiden bihaber 'eş' ile birlikte. çocukların isimleri ya unutulamayana aittir ya da çok eskiden kurulmuş ve yalan olmuş hayallerde, binbir umutla belirlenmiş isimlerdir..
evlenir tabi ya ..evlenmez mi insan? der filmin birinde tepeden tırnağa masum, kadere boyun eğmiş ve yitip gitmiş Birgül..
fakat nikahta keramet yoktur..
çivi çiviyi sökmez..
sevilen kızın odun olması, bin tane zorluk çıkarması ve krediyi tüketmesi sonucu seven kızın istenmeyerek tercih edilip başa bela edilmesi ve başka da alternatif olmaması sonucu yaşanan dram. kadında alternatif çok olduğu için genelde erkekler yaşar bunu.
gören bakan herkesin deli gibi aşk evliliği yaptığını düşündüren olaydır.
Hem sevdiğini düşündüğün kişiyle bir ömür geçirebileceğine senin inandıran nedir ki? birini sevmek başkadır, birini herşeyiyle hayat içinde sevmeyi öğrenmek, hayat içerisinde giderek sevmek başkadır.
Ben bu kızı seviyorum...
He nah seviyorsun ulan daha 2 yıl önce ağlayan sen değil miydin bu kızı seviyorum seviyorum deyip de sonra sevecek başka birini bulabilen
sonra yine bir başkası, yine bir başkası.
E şimdi bu sevdiğini düşündüğün kişinin de böyle olmadığını nereden bileceksin?
Ben inanmıyorum kimsenin birbirini gerçekten severek evlendiğini (uzun soluklu birbiriyle yaşanmışlığı olan ilişkiler dışında).
evlilikte mesele hayatın her koşulunda birlikte uyum içerisinde olabilmek ve zamanla o ortak sevgiyi filizlendirmektir. Yoksa seviyorum dediğimiz hatunların çoğu o hayat içerisinde bize ters gelecek milyonlarca hareketle kendinden soğutacaktır. Bizi onlara bağlayan genelde bir mimik belki bir tonlama vs vsdir.
bazen kimseyi sevmediğin kadar çok seversin birisini. sevgilinde seviyordur vazgeçemiyordur ama anlaşamıyorsunuz. sevdiğin insanla asla ortak dilde konuşamıyorsun. başka aşıklar farklı milletlerden farklı dillerde bile anlaşırken sen sanki en sevdiğin insana yabancısın. kalbin sadece onun için atıyor ama olmuyor. sonunda ayrılık acısıyla buluşma zamanı geliyor. severek kopuyorsunuz. birbirinizin sesinizi duyduğunuzda içiniz eriyor hala kıskanıyor özlüyorsunuz ama aşk yetmiyor. unutmak için ilk limana sığınmak istiyorsun. yeterince zaman geçmediyse için el vermiyor bu sığınmaya ve son anda vazgeçiyorsun. ama aşkın küllenince o zaman sanırım başkasına eşim diyor insanlar. düşünmesi bile zor yaşaması nasıl kimbilir.
köpüksüz, ılımıs biradır. kapağı actıgındaki tat kalmamıstır. kokusu bile yavan gelir yudumlarken. ama masadakiler laf sokmasın diye yudumlarsın zorla, istemezcesine. sanki yarım kalan bardağı bitirmek boynunun borcu olmustur senin. fondip yapmak istersin ama için cekmez. canın istemez. yine de zorla, ağır ağır içersin. su bardak bitsede uyusam artık dersin.
belki saçmalık, belki hata ama bazende insanlar geleceği için sevdiği insanı değil ona iyi bakabilecek insanı seçerler. bu tarz insanlar varlık içinde yokluk çekerler ve mutsuz olurlar. kendi hayatlarını mahvettikleri gibi evlendiği insanı ve sevdiği insanı mutsuz ederler.