onu artık kimseye anlatmamak. ilk zamanlarda coşkuyla, heycanla çevrene bahsettiğin, fotoğraflarını gösterdiğin, eşe dosta selamını söylediğin bu insanla artık muhabbetin, samimiyetin eskisi gibi değildir. iletişimin hemen hemen hiç yoktur. sana sırtını dönmüştür. ona kızgın, kırgınsındır. eskisi gibi onu anlatma, onu düşünme heycanın yoktur. kimse de sormaz. içine atarsın artık. acını, ızdırabını, hayalini, her şeyi içine atarsın. bazen yumruğunu sıkarsın ama konuşmazsın. hep içine akar. orada iyi kötü ete kemiğe bürünür, gerçeği kadar üzmeden, mahçup etmeden durur. gözden ırak olsa da gönülden ırak değildir. içimdeki yaşayanı; dışardakinden çok daha gerçek, merhametli, duygusal, sadık, anlayışlı, dürüst, rasyonel..