insan doğasında alışkanlıkların farkına varılması onu kaybettiğinde ortaya çıkar. Bu sebeple farkına varıldığında minik bir hüzün ile karşılaşılan durumdur. Pardon minik demişim. Her neyse işin komik tarafı ardından beraberinde bir çok duygu getirir. Örneğin hüzün, kıskançlık, öfke ve nefret... Bu sebeple aşk ile bağlantı kurmanız olasıdır.
Ömrümün son 7 ayını verdim hemde hiçbir şey yaşayamadan sabrettim. Olduramadığımız için bugün yol verdim. Ölüyorum sözlük ve alışmış olmak dünyadaki en kötü sonuçları doğuracak bi' eylem artık. Şimdi onu unutmak için yapılacak tonlarca midesiz eyleme geçme vakti. Alışmaktan daha kötü olan şey kendinden tiksinmektir. Alışkanlığınızı unutmanız için kendinizden tiksinecek şeyler yapmalısınız. Hadi bakalım eski sevgililer için şimdi bayram vakti.
Bence aşkın tekrara düştüğü kritik nokta burası. Bu noktadan sonra gerçekten seviyorum da ondan mı beraberiz yoksa sevmiyorum da alıştım, gitmek çok zor mantığıyla mı ilişki devam ediyor anlamak güçleşiyor.
“Gülünü bunca önemli kılan, uğrunda harcadığın zamandır.”
Küçük Prens unutmamak için tekrarladı: “Uğrunda harcadığım zamandır.”
“insanlar bu gerçeği unuttular, sen unutmamalısın. Evcilleştirdiğin şeyden her zaman sen sorumlusun. Gülünden sen sorumlusun...”
Küçük Prens unutmamak için tekrarladı: “Gülümden ben sorumluyum...”
Alışmak mı bağımlılık mı önemli olan bu farkı bilmek. Bağımlılık olduğunu hissettiğiniz an bırakın zarar görürsünüz yoksa. Bu kişi alie bireyi, sevgili, arkadaş, dost her ne ise bağımlı olmayın.