dürüst olmak gerekirse birinden hoşlandığım zaman gidip konuşan birisi değilim. çünkü hoşlandığım kişiler genelde hiç tanışmadığım, uzaktan gördüğüm kişiler oluyor. eğer birinden hoşlandıysam onu takibe alırım, uzaktan süzerim, incelerim. davranışları vs. hoşuma gitmediyse ondan vazgeçerim. tanımadığınız birinden hoşlanıyorsanız iş gerçekten zordur. belli bir zemin hazırlamanız gerekir. adım atmanız gerekir. ben çok adım atan birisi değilim. ha şartlar öyle bir oluşur ki örneğin bir konserdesinizdir ya da okuldasınızdır veya kız yanınızdaysa o anki ortam kıza konu aç diye bağırıyorsa bunu yaparım. öbür türlü pat diye karşısına dikilip tanışmam çünkü türk kızları henüz bu seviyeye gelebilmiş değil. bunu yaparsam riskli bir hamle yapmış olurum. uzun lafın kısası, adım atmam, ama şartlar oluşursa adım atarım, kız adım atarsa amenna, hiç biri olmazsa en kötü adını sanını öğrenir sosyal medyadan ekler hikayesine yanıt veririm.
Uzun zamandır birinden hoşlanmadım. Ne yaparım bilmiyorum.
Geçmişte çocuklar gibi heyecanlanır saçmalardım. Memnun etmek için birçok şeyi yapardım. Canımı yaktılar Artık böyle yapmam diye düşünüyorum.
önce uzaktan izliyorum nasıl biridir neye inanır ne sever vs. genelde tam olarak burada ilgim ve hoşlantım bitiyor çünkü salaklığa gerçekten tahammülüm yok. ama olur da herhangi bi salaklığını ve benim; "büyük günahlar" olarak atadığım günahları işlemezse dan diye meseleye giriyorum. ama kontrolümü hiç kaybetmem. sadece gelinliğimi giyip fotoğraf atarım, ay em seni yaşadırım türünde vaatlerde bulunurum. bu gibi küçük sapıklıklarım var. ben bi de herkesle çok rahat iletişim kurabilen biriyimdir çekinmem, kasılmam, komplekse kapılmam, sınıfsal olarak benden daha üstte olsa bile rahatımdır ama hoşlantı durumunda çok heyecanlanıyorum. bir dilenciden bile hoşlansam elim ayağım birbirine girer. tam bir eziğim. kalbim asla büyüyemedi. çocukken de mesela en sevdiğim oyuncağımla hiç oynamazdım. diğerlerini yerden yere vururdum atardım kırardım ama en sevdiklerime dokunmazdım bile. kimseyle paylaşmazdım.
o yüzden birini sevmek beni bi tık yoruyor. içten içe hafiften aşık olacakmışım gibi de hissediyorum. bu da geriyor.
onu izlemekten öteye gidemem herhalde. hoşlandığım kızın dikkatini üzerime toplamak için yapabileceğim tek şey, onu rahatsız edecek derecede kendisine dik dik bakmak olur.
onun radarına takılabilmek için elimdeki tek alternatif bu olsa da böyle aptalca bir yola başvurma gereği duymuyorum. her daim derim. öz güven eksikliği başa bela.