bugün

diğer mühendislerin, üretici olan tek mühendislik ana bilim dalının konstrüksiyon olduğunu hesaba katmadıkları bariz belli. üretim araçları olmadan taşlar ve sopalarla girerler savaşa.

(bkz: konstrüksiyon)

(bkz: koyar gideriz)
savas, isli muhendislerle issiz muhendisler arasinda gecmektedir bile.
gereksiz savaştır.

ben ilkokul mezunuyum. köyde çobanlık yapardım. istanbul a göçtük babam beni meslek öğreneyim diye tornacının yanına koydu. 15 sene o piyasada çalıştım sonra, bir torna bir freze alıp yansanayici olarak iş yapmaya başladım. şimdi yanımda 45 kişi çalışıyor. 3 tane de mühendis var. *
yapacağı işler torna ve tesfiyeyle kısıtlı olmayan insanlardır, makinacılar. gaz türbinleriyle beklerim, kontrol sistemleriyle, asansörlerle, iklimlendirme cihazlarıyla, tesisatlarla... nice işletmeler çöker de makinacılık bilgisi yani mühendislik baki kalır. kimileri için de eşeklik.
Mühendis olmayanlar bu savaşın neresinde? mesleğim için önemi olan biyomedikal mühendislerini desteklerim.
(bkz: yok yok savaşmayın hepsi çok önemli)
(bkz: başımızdan eksik olmasınlar)
(bkz: amin)
sevişemeyenlerin yaptığıdır.
inşaat mühendislerinin her şart altında kazanacağı savaştır. evlerinizi başınıza yıkabiliriz mesela.
mühendis olmuş ama adam olamamış insan söylemidir. bu arada mühendislik okuyorum ama koordinasyon denilen kelimenin önemini biliyorum. bu kadar meslek çeşitliliğinin bi anlamı olmalı değil mi?
kahveden adam toplayıp uçan tekmelerle iştirak edeceğim savaştır.

edit : dur hemen atlama, kahvedekiler de mühendis; malum, ekonomik kriz...

böyle de sosyal içerikli mesaj girerim, güldürürken düşündürürüm adamı.*
kazıkları çakarız,
temelleri döşeriz,
kolonları dikeriz,
alayını *******.*
- 430 kottan sesleniyorum "vermiyorum size maden falan gidin cilalı sopa devrine. makinalarınızı, bilgisayarlarınızı, binalarınızı, kavgalarınızıda madensiz yapın" cümlesiyle sonlandırılması gereken savaştır.