birikmiş yalnızlığın kayboluşları

entry2 galeri0
    1.
  1. içime haykırdım sebepsizliğimi, düşlerimi, düşüncelerimi ve yalnızlığımın girdaplarındaki acıları artık yok etme zamanı. Şimdi şimdi susma değil, konuşmanın ama herşeyi bir kenara bıkarak konuşmanın vakti. Gecelerin karanlık düşlerindeki aydınlığa doğru açılan penceresinden, dışarı baktığımda, terk ettiğim bir benlik gözüme çarpıyor. Buna karşılık, mutluluk şarkıları peydahlanmaya başlıyor ağzımda. yavaş yavaş kendime gelirken, ufukta bir masumluk çarpıyor göz bebeklerimin içine. Gecenin aşık olduğu gündüz, kendini göstermeye başlıyor.
    Herşeyi geride bırakarak, perçemli huzurun gölgesinde, insanların kendilerine ait kıldıkları yerlere yol alıyorum. Saat zamansızlığın son demlerinde kavrulurken ben, sadece tepemde masumca salınan gökyüzüyle yolları arşınlıyordum.
    Geçmişimde ne varsa herşeyi son bir kere hatırlamak, içimde biriken yalnızlığımı sonsuzluğa göndermek için.

    umudun bahçesine ekilen tohumları, büyüttüğüm yerlerde kendime ait hissettiğim herşeyi görebiliyordum. insanların arasında kaybolurken, aklıma gelen tek şey, bir hikayenin kesin cümleleriyle dışa vurmak mı? Yoksa sergilenen yaşam tiyatrosunda, kurgulanmış oyunları oynamak mı?
    Zevkin, kusurun, düşüncenin hepsi birer yalnızlık kayboluşu oluyordu içimde. hayata hazırladığım düşlerimin gerçekliğinde, dünyaya yeniden gelmek gibi oluyor her bakışım.
    artık demenin vakti çoktan geçmiş, sadece aldığım nefesin, dayanılmaz hafifliğini hissediyorum.
    2 ...
  2. 2.
  3. ve asıl hikaye burada başlıyordu. sessizliğine dem vurmuş, gözbebekleri usul usul kapanırken, her şey orda başlıyordu..
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük