bugün

hıncal uluç'un yıllardır süregelen beklentisidir. sürekli biri bana anlatsın der ha! biri çıkıp anlatmış mıdır orasını bilemem.
'turizm bize ne ifade ediyor' konusunu inceleyen ancak konuk olarak serdar ortaç ı kabul eden program.
(bkz: ne alaka)
an itibariyle tüm sözlük yazarlarının izlemesi gereken program. türk alfabesinin kaç harf olması gerektiğine karar vermeden önce izlenmesi önerilir.
fatih solmazın da parmağı olduğu, geneliyle çok başarılı giden bol lakırdılı program.
aralikli da olsa "türk" kavrami uzerinden espri yapilmaya calisilan program. yani bıktım artık. ozellikle beyaz;

sen demiyormusun iki show programda bir;

"sahiden bizim turkulerimiz şöyle iyidir, şuralara götürür" gibi kelimeler? "türkü kavramının her *( o da senin soyleminle) yaninda, arkasinda, izcisi olalim arkadaslar" diyip anadolu'lu kavramini bize empoze etmeye, bir de asılamaya calisan? "bekcisiyiz" vs?.

ben anlamıyorum...! zamanindaki populeriteyi kullanip ya da kullandirip(her neyse) türkü albumu cikardin. simdi o albumunle dalga geciyorsun. o zamanlar album icin basamagin olan yine ayni show'unda..! o zaman elestirilse mangalda kul birakilmazdi tabi. ustune yoktu. 9/8 = gemilerde taaaliiiim var , bahriyeeelii yaaariiiiiiiiim vaaar. sanki bu turku seninle gun isigina cikti, saklandigi yerden cikti. veya hakettigi yere geldi. tamam diyelim hadi sen ogrettin bize. ya da biz senin ogrettigine bir sekilde inandik sustuk. ama biri bana anlatsin' daki "turk" kavrami uzerine konu cevirmeler nasil oluyor ? ne bu yani? kanal ntv olunca fikir adami gibi davranislar? show'unda goklere cikardigin anadolu'lu olmayi, ya da "bizim insanimiz" kavramini, kanal, ntv oldugunda " abi sattten bizim adamlaggrr olsa o sambrel'le deniz' e girer orda. gibi sozlerle yerebiliyorsun?. nasil'i da yok aslinda, bayagi yeriyorsun. artik sen haric, biri bana anlatsin.
bazen çok önemli muhabbetlerin döndüğü bir program.
icat konseptli bu haftaki bölümünde türk icatlarından bahsederken pazarda hamsterların açık sarıya boyanarak pokemon diye satıldığını söyleyerek yarmış geçirmiş program.
programın sıkıcı olmaya başladığı haftalarda uyanık bir hamleyle futbol konusunu renkli isimlerle tartışmaya açan eğlenceli program. zaten program biterken beyaz'ın ''güzel oldu'' sözleri durumu iyi ifade etti.
bu haftaki konu ve de konuklar sebebiyle oldukça eğlenceli geçmiş olan bir programdır. kadir çöpdemir'in sürekli yılmaz vural'a yüklenmesi ise gecenin ayrı bir güzelliğiydi.* programın son bölümündeki beyaz'ın coşuşu ve de konukların anıları, kırdı geçirdi
an itibarıyle bursaspor başkanı levent kızıl ile beşiktaşlı spor yazarı kazım kanat arasında alevlenmiş hummalı bir münakaşa ile gaza getirilmiş programdır. Bir Galatasaraylı olarak bursaspor-beşiktaş kavgasıyla zerre ilgilenmediğim halde Levent Kızıl'ın bazı şeyleri önce yumurtlayıp sonra da diğer konukların mevzubahis şahsın bu iddiaları kanıtlaması ve açık konuşması gerektiğini söylediği zaman da oradan buradan olayı kıvırmaya çalışması oldukça gülünçtür. Yok efendim Ankaragücü maçında elektrik kesilmiş de Beşiktaş öyle kazanmış,geçen haftaki olaylar da onun bir sonucuymuş, Bursasporlu taraftarların burada bir günahı yokmuş, yok aslında iki yıl önce Bursaapor küme düştüğünde Bursaspor yönetiminde de suç varmış ama bu hadisede Beşiktaş'ın maçların üzerine kasten yatmasının da etkisi olmuşmuş... Burdan Levent Kızıl'a Ahmet Çakar ve ibrahim tatlıses dillerinin sentezi bir formatta tek cevabım olacak: ''Eeeeeeyyyy Levent Kızıl,yedin beni evladım yediiiiinnnnn'' *

not: Ayrıca Beyaz'ın Yılmaz Vural'a ''Bugüne kadar kaç takım değiştirdiniz hocam?'' sorusu üzerine Rıdvan Dilmen'in araya girip ''Hesap makinesi var mı hocam?'' sorusunu sorması insanı güldürmüştür *
bu hafta küresel ısınmayı konu almanın yanında pelin batu ve ediz hun gibi şahsiyetleri konuk olarak kabul etmiş program.
bu hafta küresel ısınma'yı konu alan program.

alphan manas: bütün buzullar erise, sular 7 metre yükselecek
kadir çöpdemir: az değilmiş efendim, bende boy 1.60, beni aşar..
beyaz olmasa daha harika olur diye düşündüğüm program beyaz show'da yıllardır bayan esprilerine ntv'de maruz kalmak istemiyorum açıkcası. Bir kültür birikimi de yok, konulara yorum yapabilecek hatta soru sorabilecek.

paşa paşa beyaz show yapsın bizde izlemiyelim anasını satim, ntv'de program güzel diye izlemek zorunda kalıyoruz.
yazın izlerken mideme kramp sokan program.
çöpdemir: dün brezil'ya kampındaydım. sana orjinal, daha teri kurumamış forma getirdim.
beyaz: dur bakayım bu kimin forması.
formayı kokladıktan sonra.
beyaz: tanıdım bu formayı. kaka'nın bu. kaka kokuyo bu. tanıdım kaka'nın forması bu
harika bir program. ama beyazın bazen espiri yapıcam diye konuları hiç etmesine sinir oluyorum.tam konular derinleşiyor sohbet koyulaşıyor derken beyaz araya girip iğrenç espireler yapıp lafları ağzına tıkıyor.*
çoğu zaman birbirlerini destekliyorlarmış gibi görünüp de, beyaz ile kadir çöpdemir'in özellikle program esnasında pek de anlaşamadığını gösterse de, sıcak muhabbetlerin döndüğü, dandirik dizilerin yerine seçilmesi daha doğru olacak, her perşembe ntv'de yayınlanan programdır... bir diğer negatif yanı da, çağırılan konukların konuşmaları esnasında, beyazıt öztürk'ün aklına geleni hemen ''lap''diye söyleyip, bir iki kelam söylesin diye getirdikleri konuğunun konuşmasının ta orta yerine zıçmasıdır... bundan kelli, ara sıra da, kadir çöpdemir'in girişlerine de kızdığını belli etse de, yine de ikisininde girişleri, konukların neşeli konuşmaları, sıcak tavırlarıyla kendisini izlettirebilen bir programdır...
bu hafta türkiye'de reklamcılık konusunu işleyen ve türkiye'nin en iyi reklamcılarının bir kısmını ağırlayan, teknik olmasa da işin incelikleriyle ilgili bazı şeyler öğretmiş program. Kadir çöpdemir ve beyaz bu işi beceriyor; ayrıca reklamla ilgili tespitler süperdi.
gece yayınlanan tekrar bölümü sayesinde kaçırılmayan, yaran program.
bu programda bazen çağrılan gereksiz konuklarla tartışılan konunun bayık bir hal almasına neden olunabiliyor
son programda, avrupalilasma tartisilmistir. program boyunca en dogru laflari mark petrovich ve sebnem scheffer etmistir. kadir copdemirin, avrupa'da yasayan turkler hakkinda bilgisinin zayif oldugunu gozlemedigim programdir. yok efendim avrupa'yi hep ovuyorlarmis, yasamlarindan cok memnunlarmis, turkiye ab'ye girsin diyorlarmis... ayrica beyazit ozturk avrupalilasma sevdalisi oldugu ortaya cikti. bakin cagdaslama bile degil, ki aslina bakarsaniz bu sonuc, avrupalilasmayi cagdaslasma olarak algilamasindan kaynaklaniyor.

isin ilginci en dogru tespiti sebnem scheffer'in yapmis olmasidir. valla ondan hic oyle bir sey beklemezdim. bir de mark petrovich isimli sahista turkiye ab girmemeli, turk kalin yeter diyerek, gaza getirici, slogan vari dahi olsa yine en dogru laflari etmistir.
beyaz'ın programı kadir çöpdemir ile sunmasından zaman zaman rahatsız oldugunu yüz mimiklerinde ve tavırlarında bulabileceğiniz program.
zira kadir çöpdemir tıkırında giden bir muhabbetin içine,katılımcıların sözlerini kesmek sureti ile içine etmekte,konuyu başka yerlere cekmekte,beyaz da bundan haliyle rahatsız olmaktadır,doğaldır.
beyazın klişe esprilerine devam ettiği yaratıcı tek kısmını "kadir çöpdemir"in oluşturduğu kaliteli ntv programı.
kadir çöpdemir'in olmasada olurdu dediğim tv programı.
hoş enstanteneleri, konuklarıyla ve sunucuların uyumuyla keyif alarak izlediğim program.
beyazıt öztürk'ün beyaz show'un saçmaladığının farkına geç de olsa varıp "adam akıllı bi program yapıp karizmayı kurtarayım" dediği program. yine de şimdiden dibe vurmaya başlamış program.