Keşke aralarında olsam dedirtir. Ama ne allah kitap ne ramazan coşkum var. Dahası sıcak pide için bu saatte çıkacak kadar sevmiyorum hayatı. Amaaaa...
Şöyle çocukluğumdaki gibi, bisiklete atlayıp mahalledeki taş fırına evvelce verdiğimiz etten yapılmış kapalı pideleri teslim almaya gidiyor olsaydım bu kırk terapi gücünde olurdu işte. Yoksa yemişim susamlı hamurunu.
kısa süre sonra mahalle fırınından, pastanesinden evlerine sıcak sıcak pideler getirecek olan yazarladır...
inançlı veya inançsız olmaları önemli değildir. mühim olan o akşam yemeğinde sıcak atmosfere katkı sunmaktır....
tabi ben şuan kendisinden haber alamadığım sözlük kızını düşünüyor. ve sıcak pidemizi birlikte yiyeceğimiz günlerin hayaliyle tutuşuyorum... sevgilerimle.