''arda messi'den daha iyi'' diyen kişinin bir fenerbahçeli değil de galatasaray asbaşkanı olduğundan bihaber über galatasaraylı yazar. buna rağmen bilip-bilmemek meselesinde ahkam keserken, daha önce yazarlığımı sonlandırmamın tamamen moderasyonla olan tartışmamdan ibaret olduğunu da bilmez, ayışığın diyip moonlight sonata mahlaslı moderatörü kastederek beni koruduğunu düşünür ve dürüst bir adamı ayrım yapmak gibi bir terbiyesizliğe acımadan kurban etmeye kalkar, bir defa olsun kendisi gibi 'bak şimdi ana avrat söverim heee' kalitesinde yazmadığımı hatırlamaz. bu yazar ve bunun gibileriyle tanışıklığım daha önce de olmuştur, yediği ayarlardan sonra yüzünde oluşan renk tuttuğu takımın seksi formasına benzediğinde 'ama seni koruyorlar kiii' noktasına gelenlerle muhabbetimiz eskidir, dolayısıyla en azından benim için sıradandır. benim gibi 'dandik' bir yazar için bile sıradan olmak ise kendisinin en büyük başarısıdır, kutluyorum.
- kamil sen misin?
+ evet benim?
- bahar geldiğinde mi ben böyle olurum. yoksa ben böyle olduğumda mı gelir bahar? ayrıca bunun seninle ne ilgisi var. tabiiki ben böyle olduğum için bahar. çünkü sana değdiğinden beri ellerim bütün kış dallarında tomurcuklar var.
- pişt birader sen kamil misin?
+ soyadım kamil.
- hadi ya. şimdi ben seni böyle kabul etsem tam olmaz, kendimi yolumda yenilmiş gibi hissederim.
+ abi ne diyosun sen, neyi kabul ediyosun?
- siktir git lan burdan!
- lan siktir git!