insanın o günkü ruh haline en uygun olan parçayı bir günde birden daha çok dinlemesidir.
mesela hayatında elinde gitmekte olan şeyler vardır. içinde o kadar ilginç duygular vardır ki, gitmesini mi istiyorsun yoksa kalmasını mı bilemezsin. bazı şeyler dokunur aklına. ellerini titretir. sigaraya başlayasın gelir, sarhoş olasın gelir, yaşama isteğin kaçar. Bütün gün mıh gibi çakılırsın olduğun yere. odanın kapısını kilitlersin. Kulaklıklarını takar, dünyadan soyutlarsın kendini tamamen. gün içinde belki odaya girenler olur, ama gelenler seni uyuyor zannedip rahatsız etmez. halbuki o an uyku haramdır sana. kafanın içinden atamadığın düşünceler, hatıralar, nefretler birleşir. bir süre sonra çıkar yol bulamazsın. her işin ucu boklu bir yola çıkar. birdenbire kendine gelirsin ve fark edersin ki tam 9 saattir aynı parçayı dinliyorsundur.
sadece bir hafta aynı şarkı dinlenir, ardından altı ay dinlenmez. sonra birden akla geliverir ve aa özledim denilerek tekrar dinlenir. ama bu sefer insan gibi.
Yaşamış olduğum durumdur, örnek vermek gerekir ise (bkz: oğuzhan uğur), eğlenceli şarkılar yapan biridir bir kaç şarkısını severek dinledim, 3 ay boyunca hiç kesmeden her gün, şu anda geldiğim durum ne mi şudur ki; hiç dinlemek istemiyorum duyduğum zaman hemen şarkıyı değiştirmek durumunda kalıyorum.
maalesef çok yaptığım bir hatadır ama ne yapayım duramıyorum böylesi durumlarda şarkı uzun süre dinlenilmemeli sonra tekrar boku çıkarılmalıdır bu arada bokunu çıkarana kadar dinlediğim halde sıkılmadığım tek şarkı atari teenage riot- speed dir.
