"Ben s. kersem tam s. kerim" diyen Necip Fazıl Kısakürek'in bir şiirinin, kim tarafından hakaret olarak addedileceği hakkında düzenlenmiş bir yarışmadır. "Bana mı lan" diyen üstüne oturmalıdır.
arabın fesini bıraktık, avrupa tarzı şapka taktık diye ''bizansla roma ahlaksızlıkta imreniyor bize'' diye ortalıklarda provakatörlük yapan bünyenin hezeyanları.
üstadın destan adlı şiirinde çok daha sert ithamlar bulunmasına rağmen, zannederim ki bu mısraların üzerine kemalist fedai zihniyetiyle gidilmesinin altında yatan nedenin; üstadın itham ettiği bu kimselerin gerizekalı olduğu zannından mütevellit, artık şiirin sonunda o zarif kapalı üslubunu bir kenarda bırakmak durumunda kalması ve zamanının devrim fukarası zavallılarına biraz zorlayarak anlayabilecekleri bir dize bırakma isteği neticesinde doğmuş olan 1947 tarihli ve şiirin diğer mısralarına göre daha kinayesiz ama yine diğer mısralarına göre daha hafif tondan seyreden son kısmıdır.
necip fazıl kısakürek'in, destan şiirinde geçen insanüstü tanımlama/tespittir.
bazı aklıevveller, buradan hareketle atatürk'e maymun dedikleri kastını çıkarsalar da duyarlı kıçlarıyla; kastedilen "maymun, eldiven ve şapkayla insanlaşmaz" şeklindedir.
netekim görüyoruz gömlekli, pantolonlu maymunları günümüzde. adam şapkanın, eldivenin mantığını kavrayamamış ki... şu sözde dediği gibi altın semer mevzuu var işte anlayanına.
yapmayın ama nedir bu adamı aklama çabası. bazı zatlarda meşhur"perdesiz ev" sıçmasını nfk'nın söylemediğini iddaa eder. şimdi de "yok onu atatürk'e söylememişte , anlayana falan fişman..." adamın rejim düşmanı olduğu apaçık ortada neyin peşindesin!