kömür ve erzak dağıtımının bolluğu. ihtiyaç sahibi var ve bu yüzden bu bolluk yaşanır. ihtiyaç sahibi olmazsa böyle birşeye ihtiyaç duyulmaz. şimdi bunu gören devlet yetkilileri gaza gelip yaptığı yardımıda keser olan garibana olur.
% 80 faiz ve % 80 enflasyon olmasından. 100 yıldır daha bir piyade tüfeğini bile uretememiş olmasından. IMF den üç kuruş borç almak için bir memuru kırmızı halıyla karşılayıp bakan yapmasından. Bir gecede tüm bankaları hortumlattırıp fona devredılmesınden. Yamalı asvaltlardan. Yamalı giyen vatandaşlardan. Köy okulunun açılışına bakan gelmesinden.
Ssk ile devlet hastanesinin birbirinin hastalarını kabul etmeyip yolda oldurmesinden. Kırk yaşı üzeri yazarlar varsa sanırım konuyu çok iyi anlamıştır.
En kısa yolu o ülkedeki Üniversitelerin eğitim yöntemlerinin, günümüz koşullarını ve gerekliliklerini karşılayıp karşılamadığını incelemektir.
Geri kalmış ülkelerin eğitim yöntemleri genellikle teorik, unutmaya dayalı ve taraflıdır. Öğrencinin kendi kapasitesinin sınırlarını bilmeden yetiştiği, kişisel gelişimini tamamlayanadığı ve iş hayatına da aslında hiçbir şey bilmeden atıldığı, örneğin türkiye gibi ülkeler, geri kalmışlığı her alanda yaşar ve yaşatır. Temelde geri kalmışlık zincirleme olarak bireyden topluma doğru yayıldığından önce bireyleri doğru eğitmek, bunun için de eğiticileri, esasen ilk eğitici olan aileleri eğitmek gerek.
Cumhurbaşkani ya da Başbakanı kendi ülkesinde olanlara rağmen ya da almanya da katledilen türk kızına rağmen başka ülkenin, başka ırkın kızlarına(esma vs.) ağlıyorsa o ülke geri kalmıştır.