Aşırı kararsız bir insanım. Bu hem diğer insanları hem de beni cidden zorluyor. Özellikle de ikili ilişkilerde bunu yaşıyorum ve hem kendimi hem karşımdakini çok yorup yıpratıyorum ve suçlu olduğumu kabul ediyorum.
Ayrıca aşırı inatçıyım. Bu durumun avantajları olduğu kadar dezavantajları da var. Ki çoğunlukla dezavantajlar daha ağır basıyor.
Zamanında çok salaga yatmak zorunda kaldıgın için artık akıllıca düşünemiyorsun. Dişlileri yağlıyor musun onbin bakımına mı sokuyorsun napıyorsan yap bi kendine gel.
elde ettikten sonra dönüp elde ettiğime bakmıyorum.
Bir kalem alıyorum mesela çok isteyerek. alınca ee tamam neydi bu kadar arzu diyorum. ya da bir resim defteri. keman. boyalar, tuvaller, kumaşlar... maddi hobilerimde oluyor bu genelde.
insanlarda yapmıyorum bunu. elde ettiğim bir kişi yok. arkadaş olarak onu yanımda istiyorum dediğim kişiler de eninde sonunda yanımda oluyor. insanlarda dediğimin tam tersi oluyor o yüzden onlara da yapmayı isterdim.
oğuz ne mal adamsın ya. Zamanında aklını kullansan o sorumsuz babaya muhtaç olmaz kendi evinde yaşardın. 22 yaşındasın daha askere gitmedin ne zaman gitmeyi düşünüyorsun? He he bedelli yaparsın paran mı var lan. Senin aklının yayını sikiyim.
Duygularım konusunda ketumum. duyguları guclu yaşayan biriyim, duygusal hafizam çok iyi. acı çekmemek için, duyguları ignore etmeye meylim var. benim için ağlamak cidden zor. şu anda da duygusalim ama içimde yaşıyorum her şeyi, ağlamayı bekliyorum aslında. o kadar çok hayal kırıklığı birleşti ki, içimde dinmeyi bekleyen bir fırtına var..
yakın ilişkilerde duygularimi daha açık ifade etmeyi diliyorum kendime..
mutluluk denen şey paylaştıkça çoğalır.kendindeki mutluluğu başkaları mutlu olsun diye dağıtırsan sana bir şey kalmaz ve mutsuz olursun.etrafındaki insanlara senin mutluluğun ile mutlu olmayı öğretmelisin.
aklıma gelen bir espriyi birkaç saniye süzgeçten geçirip komik olmadığına kanaat getirsem bile yine de patlatıyorum. tabi elimde patlıyor, o ayrı mesele.