aşık olan kişinin karşısındakinin hatları ve kusurları ile ilgilenmemesinden doğan bir şeydir.. insan iki güzel söz söyleyen en çirkin yaratığı bile sevebilir.
kendimi çok yanlız hissettiğim bir gün başıma geldi böyle bir olay. yeni tanışmıştık, birbirimizin hikayesini dinliyorduk. zaman kavramı yok olmuştu sürekli telefonlarla görüşmeler, hayattan beklenti hakkındaki fikir paylaşımı, dertleşme vs.vs en yakınımda hissetmeye başlamıştım o kişiyi;
bir gün tesadüfen karşılaştık, haberleşmeden, ayak üstü biraz sohbetten sonra zamanı olup olmadıgını sordum. kahve içmeyi teklif ettim peşinden.
zamanı iyi değerlendirmek adına gittiğimiz fazla iyi sayılmayacak bir mekandı. kahvemizi yudumlarken onu inceledim. güzel birisi değildi ama anlaşıyoduk, paylaşıyorduk. bir ara onu incelerken kendi kendime düşünmeye başladım. bilirsiniz dünya'da pek çok kadın vardır. bunlardan bazıları da çok güzeldir. ama karşımdaki insanın bir çizgisi, hatta bir kırışıklığı yaşamımın en güzel, en tatlı anılarını taşıyan bir yüzdü. sonsuz acılarımı, üzüntümü, sevinçlerimi, yerine konma olasılığı bulunmayan kayıplarımı bile o yüzde buldum. o ''güzel'' yüzünde okudum benliğimi, varoluşumu.
olunabilir bazı yetenekleri sizi etkileyebilir. güzel diğe yanına yaklaşamadığınız bireylerden daha çok sarsabilir sizi. şahsen yaşadığım bir durumdur. sırf karakteri ve fotoğraf yeteneği hoşuma gittiği için (fotoğrafçı kızlara karşı ayrı bi sempatim var) bağlandım ve 1 ay geçmeden aldatıldım. **
yüzü çirkin ama kendine göre yetenekleri ve sempatisi olan kişilere aşık olmaktır. bir insan bakan biri için güzel olabilir ama başka biri için çirkin olabilir. gözün görme yetisine bağlıdır.