''mühür kimdeyse süleyman odur'' ünlü halk düşünürü cell im in sloganıydı bir aralar. * o değil de malumunuz kaşe basmanın insana verdiği haz başka birşey de yoktur. böle dizilirler önüne tüp kuyruğuna girmiş gibi. önüne gelene basarsın basarsın.. evraka yani kızanım.
özellikle devlet dairelerinde sırf kaşe basmak için kadro yaratılıdığını düşünüyorum. hatta bırak tek kadroyu birkaç kadro. sanırım her birimin kendine ait, özel bir kaşecisi var. devlet kurumuna adım attığın zaman mis gibi kaşe mürekkebi kokuları yükselir.kırmızısı, mavisi, siyahı, laciverti. hepsinin kendi şahsına münhasır anlamları vardır. misal kırmızıdan korkacan abicim. kırmızı hayatın her anında sana durr ulan diye bağıran bir renk. hadi bağırırken bir de yap diye azdıran bir renk. yani çok ikiyüzlü lan kırmızı. neyse alkol bazlı bir de bunlar. sen mürekkep kokularının bünyene verdiği yarı sarhoşlukla masalar arasından süzülürken veznelere yaptığın ödemeler umrunda olmuyor.. süzülmeye devam. ''hımm sizin üst katta kaşe vurdurmanız gerekiyor ama önce bodrum kata inin önce size vursunlar'' deseler o sarhoşlukla nereme vurdurayım diyeceksiniz o denli.
artık anladım devlet kurumlarında yaşanan pervasız, boş bakışlı insanların, işlerini haftalarca yapamayan kişilerin o gizemli, mayhoş sırıtışlarının sebebini..yok lan yorgunluktan değil. kaşe mürekkebi tek mesul mürekkep..
bir yetki aracı olarak kase, şeklinde okunduğu vakit, hayatımın en kabus filmini aklıma getiren başlık olmuştur. bundan seneler evvel, yaşım 6-7 okumayı yeni öğrenmişiz, annemiz bizi sinemaya indiana jones filmine götürmüş. efendim filmde bir adet sihirli midir nedir bir kase ortaya çıktı daha filmin başında. bu kase, tabak-çanak anlamında olan kase imiş fakat şahsım film boyunca kase kesilmesinin a harfindeki inceltmeyi, yumuşatmayı okumayarak kalın bir şekilde kase diye okumuş ve tüm film boyunca "ulan bu kase ne ki" demişimdir. ne filmden bişi anlamışımdır ne kaseden. filmden çıkınca "anne ya bu kase ne idi ki?" soruma karşılık gerçeği öğrendiğimde izlediğim film bir film şeridi gibi önümden geçmiştir. (bkz: bu da böyle bir anımdır)