günlerce, sayfalarca yazabileceğim başlık. şöyle ki;
sabah uyandığında aklına ilk onun gelmesine şaşırırsın. sonra düşününce uyumadan önce de onu düşündüğünü fark edersin. sonuç ne olabilir ki?
gün içinde sürekli aklındadır. yeni bir yemek öğrenip yaptığında ve güzel olduğunda acaba denese sever miydi diye düşünürsün. ve sevse her gün pişireceğinden emin olman bir kere daha azına zıçar.
ara ara adını yüksek sesle söylersin. sonra kimse duydu mu acaba diye etrafına bakarsın. şarkı söylüyormuş gibi yaparsın.
eski fotoğraflara bakıp gözünde bir pırıltı görmek istersin. şu an karşına çıksa o pırıltıyla sana bakacak diye hayaller kurarsın ama gerçeğin öyle olmadığını çok iyi bilirsin.
eski konuşmalarınızı satır satır harf harf her gün okursun. bir daha kimseyle böyle güzel muhabbet edemeyeceğini düşünürsün. böyle düşündüğün için de edemezsin zaten.
bir gün bir yerde tesadüfen karşılaşma hayalleri kurarsın (buluşma ihtimaliniz olmadığını adın gibi bilirsin). oturup sohbet ettiğinizi gülüşüp eğlendiğinizi hayal edersin. ara sıra böyle rüyalar görürsün ertesi günün bok gibi geçer.
stalkerlığın kitabını bile yazarsın. onun arkadaşının küçük kardeşinin çocukluk maceralarını bile öğrenebilirsin ve bunu öğrenmiş olmak sanki ona daha da yaklaşmak gibi hissettirir. yalan olduğunu bile bile gülümsersin.
geleceğe dair ne kadar uçuk kaçık hayal varsa kurarsın. kafanda tiyatro oyunu gibi muhabbetler yazarsın ikinize. yalandır yine gülümsersin.
başkasıyla olma ihtimali bile beynini matkapla deliyorlarmış gibi acı vermeye yeter. allahım nolur ben onu unutmadan başkasıyla görmiyim diye dua edersin. ama ilk duan onun geri dönmesi olur.
her mutlu fotoğrafını gördüğünde mutlu olmasına sevinirken sensiz mutlu olmasına öfkelenirsin.
arkadaşlarının yanında hala ondan bahsetmeye çekinirsin. hala unutamamış olmaktan utanırsın. aslında arkadaşların anlayışla karşılar ama bilirsin zayıfsın.
sonra gece olur. telefon rehberindeki adına iyi geceler dersin yatarsın.
