kendini bir halt zanneden, ayrıca türbanlı olmadığı için kendini üstün zanneden ancak aslında tam bir zavallı olan bünyenin yaklaşımı.
sen de doğdun öleceksin, o da doğdu ölecek. dünya seviyesinde hiçbir fark yok; allah katındaki durumu bilemiyorum, orada da bana laf düşmez.
-insanlar ikiye ayrılır cemil; türbanlılar ve türbansızlar.
+ya erkekler?
-aferin cemil, türbansızlar da kendi aralarında ikiye ayrılır; erkekler ve kadınlar.
+ııı... erkekler?
-onu sana sonra anlatırım.
yok aynı haklara sahip olunmuyor. senin alkol alma, kumar oynama, sex yapma, değerlere küfretme, inançları yargılama ve hatta aşağılama, dengesiz ve saçma başlıklar açıp polemik yaratma, deprosyana girip intihar etme, ve hatta başlığa bakılırsa sevmediğin düşünce tarzındaki insanların haklarını, eline fırsat geçse gaspetme hakların fazladan mevcut şeklinde altına yorum yazmak zorunda kalınacak sıçılmış bir başlık .
demokratik yaklaşımdan nasibini alamamış kişinin ironi gayretli yaklaşımıdır.insanları şekillerine göre değerlendirmek, öz ne olursa olsun, faşizmdir.bunu yapana da kısaca faşist denir.
özgürlükten, vicdandan, modernlikten bahseden guruha bak hele.
nasıl da çelişiyor kendiyle.
zaten bunların en acılası yanları da budur.
kime ne yahu, kimin ne giydiğinden, inancından.
her örtülüyü, fetocu ya da potansiyel akpartici gördükçe bu kazanda çok kaynar beyinleri de vicdanları da.
talihsiz bu yoruma söyleyecek söz yok, tecrit etmeyi önermemesine sevinmeli.
yuh diyorum.
afedersiniz ama, kimsenin nüfus cüzdanında türbanlıdır damgası yoktur, alnında türbanlı yaklaşmayınız yazısı yoktur, türbanıyla kafasını kapatan beynini kapatacak diye bir gerçek yoktur. bu yüzden türbanlıyla değil bütün insanlarla eşit haklara sahip olmaktır.
not: türbanlı değilim.
(bkz: bütün insanlarla aynı haklara sahip olmak)
dağdaki çobanla benim oyum bir mi diye soran malla aynı zihniyete sahip olmaktır.
ne demek lan türbanlı ile aynı hakka mı sahip olcam?
beynin olmadan yaşayabildiğin mucizesine kafa yorsan daha az yorulursun kanımca.
gerek anne-baba, eş-abi gerek ise dört yanını sarıp zihnine prangalar vuran inancın etkisiyle kendini kumaşa beze bürüyen, irade yoksunu edilgen bünye ile birey olmanın bilincinde, çağdaş, modern, laik, özgür kişinin, gerek ülkenin geleceğini şekillendiren seçim ve halk oylamalarında gerekse ülkenin kaynakları ve zenginliklerinden yararlanmakta eşit haklara sahip olması adaletsizliğidir.