bir sözlükte bizi şaşırtan olaylardır.
oy vermek. karmaya önem vermek mesela. eksi oy vereni seri ibnelemek filan, ne kadar saçmaca.
diyordum, yalnız
şimdi 'borderline' karmamdan 'düz adam'a bir günde düşünce böyle düşünmemeye başladım. o borderline iyiydi sanki beh, hangi ibne eksiledi gün boyunca ha?
kendisi hakkında ileri geri hiçbirşey yazmadığınız halde fikir olarak çatıştığı için size ana avrat söven bir mesajın gelmesidir mesela. yazık...böyle adamı sanal ortamda düzeltemezsin. anca düzlersin. o da kalite düşürür.
bir kadın yazarla konşurken sohbetin bir yerinde 'ya kadın kadına da sohbet gibisi yok' dediğinizde, 'ben seni erkek sanıyordum' deyip sohbeti noktalaması.
şükela butonuna basarsınız,
bi entry çıkar karşınıza,
kasıklarınıza kramp girene kadar gülersiniz.
sonra kim yazmış lan bunu diye soru işareti butonuna tıklarsınız.
"x nesil yazar. aramızda."
yazısını görürsünüz.
donuk gözlerle bakarsınız ekrana.
sonra nick altına bakarsınız yazarın, nasıl öldüğüne falan.
son yazdığı entrylere artı oy verirsiniz.
sonra ne mi olur?
yan taraftan türk kızıyla ilgili başlıklara yönelirsiniz.
''bir gün dokuzuncu nesilinde eskiyeceği gerçeği'' adlı açtığım başlığa
''belki o zaman dahi anlamında ki de' yi ayrı yazmayı öğrenirler'' diye girilen entry, sözlükteki dumurumun ilki ve muhtemelen bir daha olmayacak sertliği barındıranıdır.
