bir şiir dizesi, delikanlı jargonu ya da kilim desenli heybe gençliği aktivitesidir. bir sokak çocuğu ile simit paylaşılmaz. sokak çocuğuna misal, borsa lokantasında çorba, arasıcak, ana yemek yanı az pilav, finalinde de ağdalı bir tatlı ısmarlayabiliyor musun, sen ondan haber ver abidin...
bir sokak çocuğuyla aynı dünyayı paylaşabilmektir. üstüne başına bakıp, "ıyggg, pis, kaka" diyip yanından kaçmaktansa ona elindeki simitten bir parça, alışveriş poşetinden çıkarıcağın bir gofret veya onunla yapacağın birkaç cümlelik bir konuşma da olabilir.
ya ben başka ülkede yaşıyorum ya uludağ sözlük giriş sınavlarında, "cebinizde x liranız olsa, ne kadarını sokak çocuğunu verirsiniz" sorusuna "hepsini" cevabını verenler alınıyor artık.
ulan biz değil miyiz, "abi bir ekmek parası" diyen çocuğu görmezden gelip yanındaki ile konuşmaya devam eden, kırmızı ışıkta mendilci çocuğun geldiğini görüp de camı kapatıp, torpido gözünde bir şeyler arıyormuş gibi yapan, sevgilinle gezerken, bunlardan 2-3 tane görünce "parmak atar şimdi bunlar" deyip yolu değiştiren.
çok süpersonik bir sözlükteymişiz haberimiz yokmuş.
bazı yaşıtları kuşadası' na, bodrum' a tatile giderken, babalarının aldığı bisiklete mutlulukla binerken, saatlerce sokaklarda mendil satan ya da kimseye zarar vermeden top oynayan sokak çocuğuna, insanlığın hala yaşadığını hatırlatmaktır. belki o zaman yüzü gülecektir, okuluna gidip kalemini daha bir şevkle döndürecektir defterinde, bembeyaz gömlekler giyip hastanelerde, suçsuz olduğu halde suçlananların sözünü temsil etmek için mahkemelerde olması için hala fırsatı olduğunu düşünecektir.
bursa ulu cami yakinlarinda yasanmistir; *
cocuk: abi cok acim para verirmisin biraz.
ben: yok abim
arkadasim : al abicim su parayi git karnini doyurursun.
cocuk: sagol abi allah ne muradini varsa versin . *
arkasindan ben sahsi atlar parayi cocuk alamadan alir . arkadas dumur durumundadir.
ben: abim ac misin sen
cocuk:evet abi allah rizasi icin abi 2 gundur yemek yemedim abi
cocuk alinir simitciye goturulur.bir simit verilir eline. * cocuk alir simiti uzaklasir biraz oturur bi koseye aglamaya baslar.
elindeki simiti yere birakmistir . yememektedir. cocuk uzaklasir.gidilir simit alinir . simitciye geri goturulur.durum anlatilir , simitci simiti geri alir parayi iade eder.
simdi burda kim haksizdir .diye dusunulur cocuk mu , tabi ki hayir . ben mi hic sanmiyorum, simitci o da degil ,arkadasim yok o da olabilirmi bakicaz. bence kim biliyo musunuz dilenme mantigi , bu mantigi olusturan birinci sucludur yani ailesi 2. suclu bu mantigin ise yaramasini saglayandir . yani yani benim arkadasim . cozum mu ? *
çok derinlere yolculuk yapmaktır. siz de sokakta yalnız ve gidecek bir yeriniz yoksa, veya çok efkarlıysanız, o anda en asil duyguları yaşarsınız. kemal sunal ve şener şen'in oynadığı, ismini hatırlamadığım bir filmde vardı böyle bir sahne. filmde merhum kemal sunal kazık yer ve sokakta beş parasız yalnız başına kaldıktan sonra bir simidi ortadan ikiye bölüp gözünün içine bakan sokak çocuğuna uzatıverir...