en iyi makinelerle çekilmiş sonra üzerinde saatlerce oynanmış fotoğraflarla başlar. muhterem zatların özel ve güzel sözlerinin hiç araştırılmadan muhtelif grup sayfalarından ve forum sitelerinden kopyala yapıştır yoluyla paylaşılması esastır.
bir örnekle ;
" - amk ben bu hayatın.. " Can yücel..
daha sonra ise anlamının bile kesin olarak bilinmediği sadece popülerlik kazanmak için kullanılan siyasi görüşler ve dini inançlar.
bir örnek;
siyasi görüş : sosyalizm.
dini inanç : ateizm.
" - la mahmut bu sosyalizm nedir la. ?
+ ayıp kanka bilmiyo musun ben baya araştırdım hastasıyım amk..
- la tamam da nedir ?
+ kanka bi dede var eşitlik falan diyo işte derin mevzu.."
" - mahmut dinine ne yazıksın olum la öyle günah lan nedir o.
+ kanka ben okudum allah yokmuş..
- nası yokmuş kim diyo la..
+ kanka çok cahilsin xyz.com da yazmış adam bak oku süper maymunlar falan anlatıyo hep.. "
fake hesaplardan daha fake kişilikte ki bu orgazm gençliğinin facebook da iletişime geçtiği insanların yarısından fazlası da kendisi gibidir, kendisi de karşısındaki de bunu bilir ancak her nedense birbirlerinin üzerine boşalmayı tercih ederler. bunun gibi binbir türlü orgazm metodu ile egolar tatmin edilmiş insanlar huzur dolmuş olur. yazık.
evet facebook sonun da bir kültür olmayı başarmıştır. bilgisayardan saatlerce girdiği yetmezmiş gibi tuvalette elinde ki telefonla giriş yapıp "ne düşünüyorsun" kısmına özlü söz sıçan küçük iskender'in küçük fedaileri gülmek için birebirdir. konumuza dönersek bu kültürün en önemli yapı taşlarından biriside ilişki durumunuzu hafta da 2-3 kez güncellemenizdir.
ilişki durumu : - ilişkisi var 01.10.2400 (aşık oldum abi)
- ilişkisi yok 03.10.2400 (aşklar hep yalan abi)
- eşinden ayrı 07.10.2400 (aşkımı nasıl unutayım abi)
- karmaşık bir ilişkisi var 09.10.2400 (ne bok yiyeceğimi şaşırdım abi)
- serbest bir ilişki var (seviyeli sevişiyoruz abi)
bütün bu hayal ürünü ilişkilerin sonunda mutlak suretle birilerinin ilgisi kazanılmıştır, ancak pezevenk birde cool yapar.
" - yaa bu çocuk çok tatlı ama ilişkisi varmış..
+ kızım yok yaa ben biliyorum onu hava olsun diye yapıyoo..
- dur o zaman msj atayım ben.. ( slm tnşlm mı? )
+ ee cevap geldi mi..
- x bardaymış gel diyoo napsaamm..
+ ya deli misin koş hemen kızım.. "
ve sonunda iki gencimiz daha tatmin olmuş.. bedenleri arınmış, ruhları huzura kavuşmuş olur..
ondan sonra nerede o eski aşklar, nerede saygı, sevgi.. ulan fotoğrafına aşık olup ilişki durumuna yazıldığın bir insanın yatağına girersen 3 gün sonra video'nu paylaşırsın facebook'da. yazık.
not : bir kültürü (kültür demeye dilim varmasa da) eleştirebilmek için içine girmek zorundasınız. ancak kültürü gözlemlemekle içinde kaybolup gitmek bir tutulmamalıdır.
facebook aynı zamanda kitlelerin bir durum veya olay karşısında çok hızlı irtibata geçip çok çabuk eylem verebilmesini sağlar ancak.. saatler boyunca fotoğraf albümü oluşturan, gerekli gereksiz her boka yorum yapan, grup oluşturup orgazm yaşayan, aynı anda 5 kişiyle mesajlaşıp 7 kişiyle dürtüşen,bir yandan yoğun felsefik akımlarla diğer yandan çok derin siyasi görüşlerle saatlerce kendinden geçen yurdumun özdemir can küçük asaf yücel iskenderlerinin hangi olayı ne derece algılayıp nasıl bir tepki koyacakları merak konusudur. sonuçta bir sanal kişilik yaratılmıştır ve bu kişiliğin olaya karşı bir tepkisi mutlak suretle olmak zorundadır ancak günlük yaşantıda, sokakta aynı tepki verilmeyeceğinden çoğu zaman oportünist, orta yolcu, sosyalist, sosyal demokrat, faşist, kemalist, ülkücü, muhafazakar kısacası çevir kazı yanmasın tarzında mozaik gibi bir tepki akımı oluşur ve gerekli kurumlar tarafından ciddiye bile alınmaz. yazık.
evet fecebook tüm bu boşalma anlarından sonra kişinin anında bir sigara yakıp cinsellikten soğumasını eşinden uzaklaşmasını sağlıyor. ulan eskiden düğün davetiyesi diye bir şey vardı kapı kapı gezer hal hatır sorulurdu şimdi adam açıyor bir grup seni davet ediyor. yersen. gençler günün belirli saatlerinde toplanır eğlenirlerdi şimdi cep telefonundan heberleşip facebook'a giriş saati belirliyor orada buluşuyorlar. ulan okulu asıp okey oynardık, batak atardık şimdi alayı sanal olmuş facebook'da puan yarıştırıyor. internetin insanı globalleştirdiğine inanlar bu facebook denen vibratörlü dildonun insanları birbirinden ne kadar uzaklaştırdığının farkında değil. yazık.
bu hayvani iç güdülerin orta yerinde insanların yaratığı sahte kişiliklerin* sahte ilişkileri sonucu insanın sadece çevresinden değil kendisinden uzaklaşması da kaçınılmaz. hayal dünyasının sanal alemde ki yansımasına öyle bir kaptırıyor ki kendini sokağa çıkmaya korkar oluyor insan bir şeyler tartışmaktan çekinmeye başlıyor, sorgulamaktan, düşünmekten uzaklaşıyor ve içine kapılıp gittiği bilgisayarın bir yan parçası oluyor adeta. yazık.
giderek egonun tatmin edilebilirlik seviyesi yükseliyor, eskiden
--spoiler--
en iyi makinelerle çekilmiş sonra üzerinde saatlerce oynanmış fotoğraflarla
--spoiler--
boşalan geçler, bir süre sonra bununla da yetinemiyor. tiksindirici bir ego bulamacına döşüp;
" - slm kankaa..
+ ne var lan.
- kanka fotoğraf ekledim az önce işin yoksa beğensene..
+ ?? "
şeklinde cümleler kurmaya başlıyor. yazık.
son olarak bu illet çoluk çocuğa karışmış torun torbalak sahibi bey amcaları hanım teyzeleri de girdabına alıp götürdü. sözde çocuklarını kontrol ve vakit geçirme aracı olarak açılan 45 yaş üstü facebook hesaplarını açılış tarihinden 2 ay sonra ziyaret edin. kontrol altına alınmaya çalışılan gençlere rahmet okutur bir düzeyde gençliğinde içinde kalmış ne varsa birden bu sanal dünya içine kusmaya başlanmış. daha düzeyli olmakla birlikte genç neslinki kadar sahte arkadaşlıklar kurulmuş gerçeğinden çoook uzak kişilikler mathure mathure yaşarlar.
son dönemde irtifa kaybı başladı bu tivitır illeti benim canım feysbukumu aldı götürdü. içeriği siyasilerin, sanatçıların ülke üzerinde söz sahibi insanlarında katılmasıyla daha marjinal bir hal alsa da her an duygu durum ve pozisyon paylaşımları ve hani sözüm ona onay almadan "takip" cüretkarlığı tivitır felsefesinin daha gizli ancak daha geniş alanda çalışma olanağı sunması orgazmın süresini kısaltsada zevk çıtasını yükseltmekte.